Bozkırda bir vaha
Gelecek tarımda…
Her geçen gün tarımın, gıdanın önemini biraz daha iyi anlıyoruz.
Ve geleneksel tarım yerini yeni nesil tarıma bırakıyor.
Özellikle dikey ve topraksız tarımda gelişmiş ülkeler epey yol aldı.
Peki ya biz; biz ne durumdayız?
Seracılıkta iyiyiz belki ama topraksız tarımda geç mi kalıyoruz ne?
Bu noktada devlete büyük görevler düştüğü kanaatindeyim.
Devlet sadece yasal mevzuat ve maddi destek sağlamakla yetinmemeli; ilgili tüm kurumları ile yol açısı olmalıdır.
Üniversiteler Ar-Ge çalışmalarına ağırlık vermeli.. Belediyeler üniversitelerle işbirliği içinde bunları projelendirip, hayata geçirebilmeli.
Ankara’da Büyükşehir’in kurduğu ve Türkiye’nin en büyük tarım kampüsü olarak gösterilen BAKAP bünyesinde küçük de olsa “Dikey Topraksız Tarım Bitki Büyütme Ünitesi”nin de olması çok önemli mesela.
Ünite sayesinde çiftçi, üretici ve yatırımcıların değişen iklimsel parametrelere bağlı kalmadan daha az su ve kimyasal bitki besleyici kullanımı ile daha çevreci ve son teknolojiye bağlı yetiştiricilik yapabilmesi amaçlanıyor.
Yine Kırşehir’de bu alanda önemli adımlar atılmış durumda.
Ve bu adımlar meyvelerini vermeye başladı.
2022’de Mucur’un Medetsiz Köyü yakınlarında büyük bir alan üzerinde temeli atılan “Jeotermal Sera Yatırımı”ndan güzel haberler geliyor.
Serabiz Tarım AŞ tarafından kurulan dev serada üretimler rayına girdi.
300 dekar arazi üzerine kurulan işletme, 50 dekarlık cam serasıyla belki de Türkiye’de bir ilk. Daha önce de Çiçekdağı ilçesindeki Mahmutlu bölgesinde ve merkeze bağlı Karakurt köyünde benzeri işletmeler açılmıştı.
Medetsiz’deki işletme devasa büyüklükte ve teknoloji olarak öncekilerden çok daha ileri seviyede.
Tam anlamıyla bozkırın ortasında bir vaha…
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kasım Karahocagil ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Güneş, geçenlerde Medetsiz’deki dev serayı ziyaret edip, bilgi aldı.
Rektör Karahocagil yapılan bu yatırımın Kırşehir’i tarımda daha ileri noktalara taşıyacağına inandığını ifade ederek, jeotermal su kaynaklarının faydalı bir şekilde kullanılması amacı ile bu tarz projelerin hayata geçirilmesinin önemli olduğunu söyledi.
Karahocagil, bu manada Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nin de Ar-Ge çalışmalarının olduğunu hatırlattı ve iş birliği içerisinde hareket edebileceklerini kaydetti. Rektör “Üniversitemizde seracılık faaliyetleri çerçevesinde birçok proje yürütülüyor. Bu projelerin amacı da yeni teknolojilerle seracılığı buluşturmak, ihracatı özendirmek, bölge halkını bilinçlendirmek ve kalkındırmak” diye de ekledi.
KAEÜ Rektörü Karahocagil, x hesabından yaptığı açıklamada da “Serabiz şirketi genel müdürü Halil Kitapçı’ya bir yıl içinde kurdukları muhteşem sera işletmelerini ziyaret fırsatı verdikleri için çok teşekkür ederim. Birlikte ARGE odaklı projeler yürütmek için biz hazırız. Bu arada son mahsül domateslerin kokusu tadı bambaşkaydı. Tebrikler…” dedi.
Ve ziyarete ilişkin fotoğraflar paylaşıldı.
Böylelikle 50 dekarlık cam seradan gurur verici fotoğraflar kamuoyuna yansımış oldu.
Bu fotoğraflar ortaya koyuyor ki, Kırşehir “Jeotermal Seracılık”ta örnek olma yolunda hızla ilerliyor.
Kırşehir jeotermal suya dayalı seracılık anlamında bir kümelenme yaşıyor. Zamanla bu işin önemli illerinden biri haline gelecek inşallah.
Haliyle olumlu yansımaları olacak başka pek çok alana. Bir de bakmışsınız bir pazar oluşmuş. Kırşehir’in geleceği, Türkiye’nin geleceği adına ümit verici gelişmeler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.