Barış, Kardeşlik ve Hoşgörü Şehri
Yıllardır sadece künefe ile özdeşleştirirdik Hatay’ı, meğerse bağrında ne çok zenginliği barındırıyormuş medeniyetlerin beşiği olan bu kadim şehir.
Hatay için ilklerin şehri demek yanlış olmaz; çünkü dünyanın ilk kilisesi burada, Anadolu’nun ilk camisi burada, ilk aydınlatılan sokak burada, dünyanın en büyük mozaikleri burada, dünyanın en fazla yemeklerinin sahip olduğu şehirlerden birisi, daha bunun gibi nice güzellikleri var.
Kültür ve Turizm Bakanlığının destekleriyle Kültür Sanat Muhabirleri Derneğince düzenlenen Medya, Kültür, Sanat ve Turizm Buluşmaları kapsamında Hatay’da idik. Hatay Büyükşehir Belediyesi(HBB) ve ilçe belediyelerin ev sahipliğinde Hatay Vakfı’nca hazırlanan programda Ankara ve 13 farklı ilden yaklaşık 40 gazeteci, binlerce yıllık tarihiyle pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Hatay’da buluştuk.
Hatay’ın tarihi zenginliği, kültürel zenginliği, doğal yapısı, milyonlarca zeytin ağacına ev sahipliği yapması, muhteşem lezzetleri, ilklerin kenti olması beni kendisine hayran bıraktı.
Türkiye’de 50’ye yakın ilimize gitmiş biri olarak söylemeliyim ki şimdiye kadar gidip gördüğüm en güzel yerlerin ilk sıralarında gelmekte.
Hatay'ın barış, hoşgörü ve kardeşlik şehri olduğunu gördüm. Şehir neden mi barış şehri? Şehirde Türkler, Kürtler, Araplar, Yahudiler, Ezidiler, Ermeniler ve her dinden insan tam bir saygı ve hoşgörü ile yaşıyor. Burada karşılıklı bir saygı var.
Gördüğümüz yerleri kısaca size anlatmak istiyorum.
Habibi Neccar Cami: Anadolu'da yapılan ilk cami olduğu düşünülen ibadethane birçok din tarafından kutsal sayılan Habibi Neccar adına yapılmış. Bu cami Hz. İsa'nın peygamberliği döneminde halkı putperest olan Antakya'nın tevhid dinini tebliğ için vazifelendirilen elçileri Yahya, Yunus ve Şem-un Sefa'nın kabirleri bulunduğu için de Hristiyanlar tarafından önemseniyor. Farklı dinlerin, dillerin, ırkların, mezheplerin kardeş olduğu bu şehirde Habib-i Neccar Camii adeta bir merkez.
Musa ağacı: Hz. Hızır ile Hz. Musa ağacın bulunduğu yerde buluştuklarında bir su molası verir. Hz. Musa suyunu içerken asasını yere saplar. Su içtikten sonra dönünce asanın yeşerdiğini görür. Bu olay üzerine yeşeren ağacı yerinden sökmek istemez. Rivayete göre bu ağaç o ağaçtır. Ağaç Samandağ'ın Hıdırbey köyünde bulunur. Hz. Musa ile Hz. Hızır’ın ilk buluştuğu yeri ve orada yapılan tavafı da atlamayalım.
St. Pierre Kilisesi: Tarihin ilk kaya kilisesi. İsa'nın 12 havarisinden biri olan St. Pierre; Antakya'ya M.S. 29-40 tarihleri arasında gelmiş ve Hıristiyanlığı yaymaya çalışmıştır. İlk dini toplantının yapıldığı bu kilisede cemaat ilk kez Hıristiyan adını almış. Bu yüzden St. Pierre Kilisesi Hıristiyanlığın ilk kilisesi olarak bilinir.
Hatay Mozaik Müzesi: Bu müzede Hatay'dan çıkarılan en muhteşem eserlerle dolu. Devasa bir alanda kurulan müzede dünyanın en büyük mozaik müzeleri sergileniyor. Gezmesi 2 saat gibi bir süre alıyor. Zaman uzun demeyin inanın gezi sırasında zaman su gibi akıp gidiyor.
Titus Tüneli: Titus tüneli, bölgede Romalılar yaşarken yapılmış. Doğal bir oluşum değil. Tünelin yapılış amacı bölgede bastıran şiddetli yağışlar sonucunda sahilin başladığı yerde bulunan limana su basması. İnsanüstü bir çaba ile çalışarak, yapımını 12 senede bitirmişler. Tünele siz de çok bayılacaksınız.
Beşikli Mağarası: Beşikli Mağara Titus Tüneli'nin hemen yakınında bulunuyor. Müthiş bir kaya mezarı örneği olan mağara tünel gibi elle oyularak yapılmış. Kayaya verilen harika motifler ve ilginç mezar düzeni ise insanı hayretlere düşünüyor.
Eski bir Ermeni köyü olan Vakıflı köyü, kendine özgü mimarisini hala sürdürmekte. Hala kullanılan önemli bir kiliseleri de mevcut.
Hatay’daki Samandağ sahili dünyanın en uzun 2. Sahili olarak biliniyor.
Harbiye Şelaleleri: Merkeze yakın olan Harbiye Şelaleleri, sizi dinlendirmeye yetiyor.
Defne Belediyesi’nin işlettiği ipek böceği üreticiliği ve dokuma tesisinde o büyük emeğe şahit oluyorsunuz.
Yayladağ ilçesindeki devasa çilek tarlalarını gezerken çileğin o bölgeye özgü aromasında ağzınız tatlanıyor.
7 milyon zeytin ağacına ev sahipliği yapan ve şehrin önemli bir turizm merkezi haline gelen Altınözü ilçesinin temiz havası ciğerlerinizi yakıyor.
Hatay’ın sahil ilçesi olan Arsuz’da yeşil ve mavinin ahengi sizi kendisine hayran bırakıyor.
Payas ilçesindeki Sokullu Mehmet Paşa Külliyesi, yıllara direnen mimari yapısıyla karşımıza çıkıyor.
Yüzlerce yemek, meze ve tatlı çeşitlerine sahip gastronomi şehri Hatay’da EXPO 2021 için büyük bir hazırlık var. Uluslararası boyutta Aralık ayında yapılacak fuarda, dikey ve organik tarım yapılan alanlar olacak. Hatay’da yaşamış 13 medeniyeti temsil eden bir mozaik yer alacak. Bunun dışında bütün şehirlerden gelen belediyelerin hem bahçeleri hem de satış reyonları olacak. Burada Hatay mutfağına ait yemekler yer alırken, İskenderun bölgesindeki EXPO alanın ise
UNESCO tarafından tescillenmiş gastronomi kentlerinin yemekleri sıralanacak.
Hatay Birlik Vakfı Başkanı İhsan Aydeğer binlerce yıllık tarihiyle pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Hatay’da 5 bin metre ile dünyanın en uzun sofrasını kurarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek istediklerini belirtti.
Anlayacağınız Hatay, önümüzdeki günlerde adından sıkça söz ettirecek.
Osman Akdoğan
[email protected]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.