Bahanelerin ardına sığınmak
Son dönemde kiminle konuşursam bir şeyler yapmak istediğinden ama bazı sebeplerden (zaman, çocuk, kariyer, mesafe, trafik, para, sağlık…) ötürü bunları yapamadığından şikayetçi. Peki gerçekten bunlar haklı sebepler mi yoksa sadece mazeret mi? Haklı sebeplerse ve eğer ulaşmayı istediğin hedefi gerçekten istiyorsan, çeşitli hamlelerle ki büyük veya küçük fark etmez, o hedefe doğru ilerlersin; ama sürekli kaynağı sen olmayan şeylerden dolayı bazı başarısızlıklar, mutsuzluklar yaşıyorsan acaba mazeretlerinin kurbanı mı oluyorsun? Bu arada sürekli mazeretlere sığınmak zamanla seni hayal ve hedeflerinden uzaklaştıran ciddi bir alışkanlığa dönüşebilir.
Mazeret üretmeyi bir düşünce hastalığı olarak kabul edebilirsin. Her bir yeni mazeret üretimi zihinsel bir engel gibi zamanla düşünce sistemini ele geçirir. Peki nasıl kurtulacağım bu mazeret üretme alışkanlığımdan?
Gülümse. Pek televizyon seyrettiğim söylenemez ama bu ara bir dondurma reklam dönüyor ki bayıldım. Diyor ki ‘Bir gülümseme dünyanızı değiştirebilir, mesela Mert’in içten bir gülümsemesi Ali Bey’in ruh halini değiştirebilir, bir an için bile olsa Mehmet’e günün gerginliğini unutturabilir ve o gün Ayşe’nin şanslı günü olabilir’ evet gerçekten olabilir.
Hedef belirle. Gözlerini kapat ve düşün… Ne yapmak istiyorsun? Hayal et ve bir hedef koy. Bu hedef 5 yıl sonrası için bir yatırım olabileceği gibi, bir hafta sonu şehir dışı kaçamağı da olabilir. Şimdi bu hayal veya hedef için ne yapman gerekiyor belirle. Gününü veya haftanı organize etmek mi, bilet almak mı, birikim yapmak mı, spor salonunu aramak mı, diyetisyenden randevu almak mı, dışarı çıkmak mı.. her ne yapman gerekiyorsa hayal et ve hedefin için bir şeyler yap.
Başaracağına inan. Hayat senin hayatın, senden tecrübeli, başarılı, bir aile büyüğü olan birilerinin senin için uygun gördüğü veya takdir ettiği değil de kendi hayal ve ideallerinden gelen, senin mantık süzgecinden geçmiş bir hayalin ve hedefin olursa ancak ona inanabilirsin. Hatta inanmakla kalma, bunu bir tutkuya dönüştür. Emek ver, unutma bir başkasının başarısı için şans dediğin şey eminim o kişiyi uyurken değil, çalışırken bulmuştur. Kendine inan, tutkuna, gücüne, sezgine…
Başarısızlık için bütün koşulları kendiniz oluşturursunuz. Sonuç beklediğiniz gibi olmadığında kendinizce oluşturduğunuz bahanelerle günü kurtarmaya çalışırsınız. Ama eğer gerçekten çaba gösterip de sonucu elde edemediyseniz bahane aramazsınız kendinize. En başından en sonuna kadar bütün her şeyi tekrar gözden geçirir bir çıkarımda bulunursunuz. Hayatta böyledir işte. Bahane üretirseniz, bulunduğunuz yerden öteye bir adım atamazsınız. Unutmayın kazananlar bahane üretmez, çözüm üretir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.