Annelik Kutsaldır
Tek ayak üzerinde ne kadar uzun süre dengede kalınır sorusunun çeşitli yanıtları olur. 10 dakika, yarım saat ya da 5 saat; sonunda o denge bozulur, kimse sonsuza kadar tek ayağıyla dengede duramaz. Diğer ayağımıza ihtiyaç duyarız, çünkü iki ayak üzerinde durabilecek şekilde yaratılmış insanoğlu. Fiziksel olarak ayakta durabilmek için nasıl iki taşıyıcı güç gerekliyse, hayattaki dengeyi sağlayabilmek için de annelerin desteği bir o kadar önemlidir, o da yaratılışımızda vardır.
Anne ile çocukları arasındaki bağ öyle kutsaldır ki, sadece insanlar değil tüm hayvanlarda annelik içgüdüsü ileri derecede gelişmiştir. Doğanın her köşesinde, yavrusunu hayata hazırlayan bir anne figürü görülmektedir. Özeldir çünkü anne olmak. Hani derler ya ‘Anne olmadan bilemezsin’, gerçekten de anneliğin verdiği hisler eşsizdir. Başka kimsenin anlayamayacağı bir ilişkileri vardır çocuklarıyla.
Anne olunca mutluluğun büyük şeylerde değil, minik anlarda gizli olduğunu anlamaya başlarsınız. Hiçbir şeyi bebeğinizin bir gülüşüne değişmezsiniz. O gülüş, sizi dünyadaki en mutlu insan yapmaya yeter, tüm endişelerinizi alıp götürür.
Uykusuz geçen onca geceden sonra bile gün içinde bebeğinizin tüm ihtiyaçlarını karşılamak için enerji bulabildiğinizi fark edersiniz. Uykusuz kalmak size artık bir fedakârlık gibi gelmez, günlük rutininizin bir parçası haline gelir. Bazen kendinize vakit ayıramamak ve yeterince dinlenememekten yakınırsınız; ama yine de anneliği dünyadaki hiçbir şeye değişmezsiniz. Dünyayı bebeğiniz için daha iyi bir yer haline getirmek istersiniz. Onu tüm kötülüklere karşı korumak için savaşacak kadar güçlü hissedersiniz.
İnsan hep en değer verdiği varlığa yakın olmak ister. Anneler de öyledir; çocukları olmadan hep eksik hisseder, evlatlarının boşluğunu başka bir şeyle asla dolduramazlar. Birlikte geçirilecek olan her anın heyecanını daha günler öncesinden yaşamaya başlarlar. İster bir Pazar kahvaltısında, geçen haftanın yorgunluğundan arınıyor, ister sıkıcı geçen misafirlikte ‘hadi kalkalım’ bakışı atıyor olun… Emin olunabilecek tek bir şey var, o da bu anların her biri çok değerlidir.
Evlatlar olarak, annelere dünyanın en iyi imkanlarını sunmak isteriz, onlar bizden bir şey beklemese bile. Bir tatlı öpücük yeter halbuki annelerin yüzünü gülümsetmeye. Onlar iyi olduğumuzu, huzurlu bir hayata sahip olduğumuzu bildiğinde ulaşırlar mutluluğun en saf haline. Belki dünyaları veremeyiz, en iyi imkanları sunamayız ama güzel bir kahvaltıda sevgimizi sunduğumuzda zaten içi erir onların.
Anneliğin beraberinde getirdiği fedakarlıkları, gözü karalığı ve kaygıları kendi içinizde hissedebilirsiniz. Öte yandan, annenizin annelik serüvenine yeni bir bakış açısıyla bakabilir ve ona daha çok saygı duymaya başlarsınız. Son olarak, artık siz de çocuğunuza “Anne olunca anlarsın!” demeye kendinizi hazırlayabilirsiniz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.