Bildiğiniz gibi, Hasan Sabbah, Selçuklulardan kaçarak müstahkem Alamut Kalesi’ni karargâh yaptı ve 1090 yılında Nizari İsmaili Devletini kurdu. 
Hasan Sabbah burada fedailerden oluşan, tarihin gelmiş geçmiş en acımasız, en zalim, en gaddar suikast çetesini kurdu. Bu fedailere esrar vererek dünyada cenneti vaat ederek, dini ve siyasi söylemlerle kendine bağladı. Bu öyle bir bağlılık ki fedailer gözlerini kırpmadan Hasan Sabbah ve emirleri için rahatlıkla cinayet işliyorlar ve gerektiğinde de kendilerini yok ediyorlardı. 

Gelelim günümüz ABD ye! ABD yirmi yıl evvel Afganistan’ı niye işgal etti? Güya El Kaide’den 11 Eylül saldırısının intikamını almak için! “Güya” diyoruz çünkü 11 Eylül saldırısını her ne kadar El kaide üstlenmiş ise de buna kimse inanmamış, ABD nin bu saldırıyı kendi düzenlediği konusunda kamuoyu hem fikir olmuştur. Bu eli kanlı örgütün, bir maşa, bir taşeron olduğunun, bu örgütü ABD nin kurdurduğu, örgütün liderlerini CIA nin yetiştirdiği gerçeği dünya kamuoyunu bu sonuca ulaştırmıştır. ABD bir şekilde Orta Asya ‘da bulunması gerekiyordu bunun içinde bir gerekçe lazımdı. Onu da 11 Eylül saldırısı ile gerçekleştirdi. 

Tek tek soralım! ABD neden yirmi yıl Afganistan ‘da kaldı? Bu süre içerisinde Afganistan’da ve Orta Asya’da neler yaptı? Şimdi neden çekildi?
Olayın ekonomik, siyasi ve stratejik yönlerinin olduğunu bu konuda kafa yoran herkes bilir. 
Ekonomik boyutunun başında uyuşturucu trafiği yatar. ABD yıllarca bu trafiği idare etti ve trilyonlarca dolar kazandı. Uyuşturucu trafiğinden elde edilen paradan, El Kaide, Taliban, Işıd’ın yanında PKK da nasibini aldı. Peki, bu nasıl oldu? Afganistan Rusya’ya karşı mücadele etmek için mücahit gruplar kurdu. Bunlar Ruslara karşı çok büyük başarılar kazandılar. ABD nin desteği ile de Ruslar çekilmek zorunda kaldı. ABD bu mücahit gruplarından terör örgütleri oluşturdu. Bunların başında El Kaide gelir. Ondan da Taliban’ı ve Işıd’i kurdu. Yani ABD bir nevi Afganistan’dan dünyaya, “Terörizm” ihraç etti.(Zaman içerisinde ABD Başkanları bu durumu itiraf eder niteliğinde demeçler verdiler) Bu terör örgütlerinin ortak özelliği; İslam dünyasında terör estirmeleri oldu. Ve tabi PKK yı da unutmamak gerekir. PKK dâhil bu terör örgütlerinin en büyük gelir kaynağı elbette uyuşturucu ticareti oldu. Tabi ki bunu da ABD organize etti. Buraya bir nokta koyalım. 

Diğer taraftan ABD nin yıllarca kalmasının en önemli nedenlerinden birisi de; ABD nin ağzını sulandıran, Afganistan’ın trilyonlarca doları bulan paha biçilmez madenleriydi. ABD yanına Hindistan, BAE, Kanada, İngiltere ve Polonya’dan şirketler alarak bu soygunu kamufle etmeye çalıştı. 
Diğer bir neden; ABD siyaseti. ABD nin en büyük siyasi yalanı “Demokrasi ihracı”! (Bizim siyasilerimizden de bunu ABD den talep edenler olmadı mı?) Refah, demokrasi, modernleşme. ABD bu üç sihirli kelimeyle ülkeleri işgal ediyor, o ülkenin bütün gelir kaynaklarını kuruttuktan sonra geride yüz binlerce ölü bırakarak orayı terk ediyor. Irak örneğinde olduğu gibi.

Diğer bir neden stratejik unsur; Afganistan’ın çevresinde hangi ülkeler var? Doğu ve güneyde Pakistan, batıda İran, Kuzeyde Türkmenistan, Özbekistan ve Tacikistan, Kuzeydoğuda ise Çin… Afganistan ABD için Orta Asya’da varlığını sürdüre bileceği en önemli ülke…
Olayı daha sade ve anlaşılır bir şekilde ortaya koyalım; Hasan Sabbah yani ABD, Afganistan’da uyuşturucu trafiğinden elde edilen gelirlerle kendine bağlı terör örgütleri kurdu. Bunlarla uydurma bahanelerle özellikle Orta Asya ve Orta Doğuyu kan gölüne çevirdiler.(Işıd örneği) Bu da yetmedi ABD, Afganistan’ın bütün zenginlikleri soydu soğana çevirdi. Şimdi de kendine bağlı terör örgütüne Afganistan’ı teslim etti. Yani dedi ki; “Maşa var iken neden elimi yakayım?” Çünkü ABD askerleri de uyuşturucuya alışmışlar ve binlerce ABD askeri ya uyuşturucudan ya da girdikleri bunalımdan ölmüşlerdi. ABD kamuoyu savaşta değil, barışta ölen askerlerinin hesabını soruyordu. Resmi rakamlara göre ABD nin işgal ettiği ülkelerde otuz yıl içerisinde bu ve benzer nedenlerden dolayı elli bine yakın askerinin öldüğü ifade edilmektedir.  
ABD 2020 nin Ocak ayında Katar’ın başkenti Doha’da Taliban ile bir anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya göre ABD askerleri 1 Mayıs 2021 e kadar Afganistan’ı terk edecekti. Ve ABD üç ay gecikme ile Afganistan’ı Taliban’a bıraktı. Bu anlaşmanın muhtevası hakkında gerçekte ABD ve Taliban dışında kim gerçek bilgiye sahip? Hiç kimse!
ABD ne yenildi, ne kaybetti, ne de bilmediği bir şey oldu. Kimse kimseyi kardırmasın. Kimse bir yere gitmedi! ABD nin bütün hareketleri anlaşmaya uygun planlı bir şekilde yürümektedir. Bundan sonra Afganistan’da ABD nin çıkarlarını Taliban koruyacak!

Peki, Türkiye ne yapmalı?

Kesinlikle Türkiye, Afganistan’da kalmalı, ayrılmamalı. Birçok nedenin içinde iki neden öne çıkmakta. Birinci neden, ABD nin karıştırıp istikrarsız bir ortam yarattığı Orta Asya ülkelerinin Türkiye’ye ihtiyacı var. Bölgenin istikrarsızlığına Türkiye bana ne diyemez. Çünkü Türkiye bölgenin en önemli ülkelerinden biridir. Bu coğrafyanın istikrarsızlığı Türkiye’nin istikrarsızlığı demektir.

İkinci neden, mülteci göçü. Türkiye sorunu kaynağında çözmek istiyorsa, Afgan göçünü Afganistan’da engellemeli. Aksi halde domino etkisi ile bu göç dalgası diğer ülkelere de sirayet edecek. Ve Türkiye kavimler göçüne benzer bir göç dalgası ile karşılaşabilir. Evet, söylediğimiz nedenlerden dolayı, Türkiye Taliban ile görüşmeli hatta anlaşmalı. Çünkü şu an Afganistan’ın yönetimi Taliban’ın elindedir. Diğer taraftan Afganistan’da yaklaşık altı milyon Türk bulunmaktadır. Afganistan ile tarihi ve kültürel bağlarımız malum. Hatta birçoğumuzun bilmediği Afganistan da “Güney Türkistan” bölgesinin bulunduğu da bir gerçek. 

En kısa zamanda Afganistan ve Afgan halkının huzura, barışa ve istikrara kavuşması selam ve duasıyla, selam olsun kadim medeniyetlerin merkezi Afganistan’a…
İsmet Taş – İç Anadolu Birliği Genel Başkanı
Dünya Muhabirler Birliği Türkiye Başkanı