3 Aralık Dünya Engelliler Günü
Önümüzdeki Pazar, Dünya Engelliler Günü…
Bir gün değil, her gün hatırlamalı onları.
Günün maksadı da asla kısıtlanmamalı.
Ben şimdiden bir örnekle, söz konusu maksadı anlatabildiğim kadar anlatayım.
İsim isim, hikâye hikâye… Dibine kadar gerçek.
***
Osman Çakmak: Hayali futbolcu olmaktı. Şırnak’ta vatani görevini yaparken mayına bastı, sol bacağını dizinin altından kaybetti. Yine de hayalinden vazgeçmedi, futbolcu oldu. Tek ideali vatanına hizmet etmekti. Şimdi o, Avrupa Şampiyonu bir takımın kaptanı.
Feyyaz Gözaçık: Doğuştan tek bacağı olmamasına rağmen hayata sporla tutundu. Yüzme antrenörlüğü de yapıyor. Kayak ve basketbolda da çok başarılı.
Barış Telli: 4 yaşında sokakta futbol oynarken otomobilin altında kaldı. Bacağını kaybetti. Türkiye Ampute Futbol Süper Ligi'nin gol kralı oldu, milli takıma yükseldi. Sadece futbolda değil atletizmde de başarılar yakaladı. 100 metre, uzun atlama ve yüksek atlamada Türkiye şampiyonlukları elde etti.
Alican Kuruyamaç: Trafik kazası sonucu sağ ayağını kaybetti. Sıkı bir orta saha oyuncusu. Tam bir futbol tutkunu. O da ay yıldızlı formayı terletiyor.
Muhammet Yeğen: Bir bacağı kısa doğdu. TSK Engelliler Spor Kulübü’nün oyuncusu. O da bir şampiyon.
Rahmi Özcan: Sağ bacağı doğuştan engelli. Dile kolay, tam 12 kez ameliyat olmuş. En sonunda dizinden aşağısını kesmişler. Oda yeşil sahaların yıldızı.
Serkan Dereli: Doğuştan bir bacağı yok, ama golleri çok.
Fatih Şentürk: Motosiklet kazasında sol bacağını kaybetti. Şahinbey Belediyespor’un kazandırdığı yeteneklerden biri de o. Zımba gibi.
Fatih Karakuş: Çocukken yüksek gerilim hattına dokunmuş. Sol kolunu yitirmiş. Ampute Milli Futbol Takımının başarılı kalecisi.
Selim Karadağ: Bebekken yanlış bir iğne sonucu sol kolu gelişmemiş. Malatyalı, başarılı bir file bekçisi.
Kemal Güleş: 11 yaşındayken mahallede arkadaşlarıyla oynuyordu, bir inşaatta yıkım çalışması vardı. Kepçe aniden yuvasından fırladı, üstüne düştü. Sol bacağını dizüstünden kaybetti. O da TSK Engelliler Spor Kulübü’nün oyuncusu.
Ömer Güleryüz: Bebekken havale geçirdi, sol bacağı gelişmedi. Ama o da vazgeçmedi, pes etmedi.
Mehmet Yunsur: Çocukken tarlada ayağını saman makinesine kaptırdı. O da pes etmeyengillerden. Ömer ve diğerleri gibi o da bir şampiyon.
Uğur Özcan: Vatani görevini yapıyordu. Cudi’de mayına bastı. Sol bacağını dizinin altından kaybetti. Ay yıldızlılarımızın baş antrenörü.
***
Kiminin belası terör olmuş, kiminin iş kazası, kimi doğuştan…
Ama vazgeçmemişler.
Eve kapanmamışlar.
Tutkuyla hayata bağlanmışlar.
Herkes için umut olmuşlar.
Dört defa dünya üçüncülüğü, bir defa Avrupa ikinciliği, nihayetinde de Avrupa Şampiyonluğu.
Dahası da olacak inşallah.
Ama çoktan başardılar.
‘Artık benden bir şey olmaz’ diyen engelliler adına dediler ki, ‘Bizden şampiyon olur’
Biz potansiyel engellilere dediler ki, ‘Biz buradayız. Her zaman ve her yerde. Arkada kaldığımızı sanmayın. Yanınızdayız’
Ders verdiler. Umut verdiler.
Ben de bir potansiyel engelli olarak diyorum ki; biz de buradayız, yanınızdayız, destekçiniziz ve azminize hayranız.
3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü hep birlikte idrak edebilmek dileğiyle.
Haftaya görüşmek üzere.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.