Göknur Çekinmez

Göknur Çekinmez

Koronafobi ile mücadele

Koronafobi ile mücadele

2019 yılından bu yana kadar kendisine hayat bulan yeni nesil hastalık olarak tanıdığımız koronavirüs, beraberinde koronafobi gibi tabiri de kelime haznemize katmış oldu. Televizyonda sıkça adını duyup anlamının ne olduğunu bilmediğimiz pek çok tabir gibi koronafobi de anlamını bilmediğimiz tabirler arasında. Peki, bu koronafobi nedir?

Biliyoruz ki fobinin anlamı korkudan gelmekte. Koronafobi de Korona 'ya karşı korku, kaygı demektir. 

Korona hayatımıza girdiği günden beri koronafobi her üç kişiden ikisinde mevcut. Söz konusu hastalık olunca korkuya kapılmamak elde değil. Koronafobi sadece insanda korku yaratmamış beraberinde psikolojiyi de etkilemiş.

Bozulan Psikolojiler, korkuyla gelen hastalıklar, virüse yakalanacağım kaygısı gibi seçeneklerde kendine yer bulmuş. 
Koronafobi hafife alınacak ölçüde olmayan, psikolojiyi oldukça etkileyen, sağlığı tehdit eden seviyeye gelmesi bir uzmana başvurmamıza yol açabilir. İleri seviyeye gelmiş Psikolojiler de, korkuyla birlikte günlük hayatını olumsuz etkileyen davranışlar saptanabilir. Bu denli davranışlar görmüyor da değiliz. Hastalık bulaşma korkusundan insan sağlığını tehdit eden maddelerle iç içe bulan zihniyetler yok değil. Çamaşır suyu ile içli dışlı olup artık psikolojik açıdan çöküntü yaşayanlar da oldukça fazla. Korona adı geçince kendini kötü hissetmeler, haber bültenlerinden köşe bucak kaçmalar, düşünmekten uykusu kaçanlar, iştah kayıpları yaşamalar, işlevlerini yerine getiremeyenler gibi bu tarz belirtiler yaşayanlar koronafobi den söz edebilir. Aslında aşılamayacak mesele değil! Bilinçli bir insan Sağlık Bakanlığı'nın Korona virüs hakkındaki tedbirlerine madde madde uyarsa koronafobi gibi tabirle uğraşmaz. Ama bilgi kirliliği sebebiyle kuşaktan duyma haberlerle yola çıkarsa aksi iddia edilemez. Sorunları aşmak konusunda en büyük adım bilinçli olmak ve doğru bilgili olmaktan geliyor. Çünkü bilinçli ve bilgili bir birey sorun karşısında nasıl ve ne şekilde davranacağını bilir. Bilemezse eğer araştırır ve de öğrenir. Ama bilinçsiz bir birey kulaktan dolma bilgilerle hareket eder kendisine faydası olacağını sanırken pek çok zararı üzerine çeker. Yanlış bilgi psikolojiyi de sağlığı da etkiler. Öncelik amacımız bu hastalığa karşı Sağlık Bakanlığımızın verdiği tedbirlere uymak ve farkında olmak olmalıdır. Farkındalık bazen sorunu kendinden çözmeye yeter.

Korona virüse karşı duyduğumuz kaygı bizi etkilemekle kalmayıp evdeki ailemizi de etkilemekte. Çocuk varsa çocuğu, anne baba, eş gibi herkeste etki bırakmakta. İnsanlar artık etrafında kim hapşırsa, öksürse korkar oldukları için korkmayan insan dahi tedirginlik duymakta. Evin içinde birisi korku, kaygı içine girse diğerlerini de peşinde sürüklemekte. Bunun için yapılması gereken bu hastalığı öncelikle kabullenmektir. Bunun bir salgın hastalık olduğunun bilincinde olmaktır. Bu virüsün herkese bulaşmadığını, bulaştığı kişilerde ölüm oranlarının az olduğu ve tedavi edilebilen hasta sayısının ölüm oranlarından yüksek olduğunu kabul etmek gerekir. Korkuyu aşmak için bir diğer yöntem de kabullenmek. Kabullenmek korkuyu azaltmakla kalmaz zamanla tamamen yok edebilir. Kendi korkumuzu yenmek evin içindeki bireyleri de olumlu etkilememize katkı sağlar. Çünkü bu sorun aşılamayacak seviyede değil. Kaygı aslında kötü bir şey değil. Aksine iyi bir şey. Ancak bazı alanlarda korkuyu kontrol altına alamayınca beraberinde kötü senaryolar da yaşanabiliyor. Bunu aşamıyor isek bir uzmandan yardım almak şart.

Unutmayalım bu bir salgın hastalık ve bulaşması muhtemel. Korku ile kaygıya düşmek yerine tedbirlere uymalı ve de farkında olmalıyız. İnanıyoruz ki az bir süre sonra bugünleri anı olarak hatırlayacağız. İleride çocuklarımıza anlatacağımız bir anı. Benim zamanımda covid diye bir hastalık vardı diyerek. Gelecek nesillerin yaşayacağı değil bizim anı olarak anlattığımız şekilde kalırsın umarım Covid. Sağlıkla kalın...

Önceki ve Sonraki Yazılar
SON YAZILAR