Uzman Doktor Savan Günay: Hastalık doğrudan temas ile bulaşıyor
El, ayak ve ağız hastalığı salgını, çocukları ve yetişkinleri etkilemeye devam ederken, Uzman Doktor Savan Günay ”Hastalığın, virüsün doğrudan temas veya hasta çocuğun salyası, dışkısı, idrarı gibi salgılarıyla temas sonucu bulaşır” dedi.
El, ayak ve ağız hastalığı, enterovirüslerin neden olduğu bir viral enfeksiyondur ve bulaşma, enfekte kişinin solunum yolu salgıları, dışkı veya enfekte olmuş yüzeylerle temas yoluyla gerçekleşir. Bu nedenle, Uzman Doktor Savan Günay enfeksiyonun yayılmasını önlemek için dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.
NEDENİ KONTROLSÜZ GÖÇ OLABİLİR
El ayak ve Ağız hastalığı, ülkemizin yıllar önce unuttuğu hastalıklarından olduğunu belirten Günay 2015 yılında Vietnam'da patlak veren kreşlerin ve okulların kapanmasına neden olan bu hastalığın kontrolsüz göç nedeniyle ülkemizde de görülmeye başlandığını söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
“Ben 4 senelik ihtisas dönemi boyunca 1 vaka görmüşken, muayenehanemde bir hafta içinde 20 vaka görünce, Sağlık bakanlığı'nı uyarmış ve lütfen Çok dikkatli olun demiştim. Daha önceki dünya literatürlerinde el ayak ağız hastalığının erişkinlere geçmesine dair bir bulgu olmamasına rağmen, ülkemizde erişkinlerde de çok ağır vakalar görülmüştür.“
EL, AYAK VE AĞIZ HASTALIĞI SALGININDA SPESİFİK BİR TEDAVİ YOK
El, ayak ve ağız hastalığı kızamık hastalığıyla karıştırılan bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor. Son günlerde artış gösteren bu hastalıkla önemli açıklamalarda bulunan Uzman Doktor Savan Günay, hastalığın belirtilerini ve alınması gereken önlemleri vurgularken özel bir tedavi yöntemi olmadığını aktardı.
Günay, ”El, ayak ve ağız hastalığı, virüsün doğrudan temas veya hasta çocuğun salyası, dışkısı, idrarı gibi salgılarıyla temas sonucu bulaşır. Bu nedenle, sık sık el yıkamak ve "El, Ayak, Ağız Hastalığı" olan kişilerle yakın teması önlemek, enfeksiyon riskini azaltmaya yardımcı olur. Bulaşma, oyuncaklar ve eller gibi yüzeyler aracılığıyla da gerçekleşebilir. Ayrıca, kalabalık ortamlarda bulunmak, hastalığın bulaşma riskini artırabilir” şeklinde konuştu.
BELİRTİLER VE KULUÇKA DÖNEMİ
Savan Günay hastalığın son zamanlarda artış gösterdiğini söyleyerek konuşmasına şu şekilde devam etti: “El, ayak ve ağız hastalığına yakalanan kişilerde ağızda veya boğazda ağrı, ateş, ellerde, ayaklarda ve bazen popoda kızarıklık ve kabarcıklarla birlikte döküntü, dil üzerinde veya ağız içinde küçük yaralar veya aftlar gibi belirtiler ortaya çıkar. Hastalığın kuluçka dönemi genellikle 5-7 gün arasında değişir.
El, ayak ve ağız hastalığı genellikle çocukları etkilerken, son zamanlarda ülkemizde erişkinlerde de ağır vakaların görülmesi dikkat çekicidir.Hijyenin bozulması, kalabalık ve temiz olmayan yaşam koşulları, tuvalet hijyeninin yetersizliği gibi faktörlerin ağır vakaların artmasına neden olabiliyor. Ayrıca, hasta kişiyle yakın temas, öpme, sarılma, lezyonlu deriye dokunma veya ortak eşya kullanma gibi etkenler de bulaşma riskini artırabilir.”
ÖNLEMLER VE TOPLU YAŞAM ALANLARINDAKİ RİSKLER
El, ayak ve ağız hastalığının yayılmasını önlemek için sık sık el yıkama, enfekte kişilerle teması sınırlama ve paylaşılan eşyaların temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi gerektiğini vurgulayan Günay, “Okullar, kreşler ve diğer toplu yaşam alanları, hastalığın bulaşma riskini artıran ortamlardır. Özellikle yaz aylarında toplu havuzlarda enfeksiyon riski yüksektir. Havuzların düzenli olarak denetlenmesi ve klorürizasyon koşullarına uygun şekilde işletilmesi önemlidir. Halk sağlığı yetkilileri, el, ayak ve ağız hastalığı salgınıyla mücadelede toplumu bilinçlendirmek ve önlemleri teşvik etmek için çeşitli önlemler almaktadır. Herkesin hijyen kurallarına uyması ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarını sürdürmesi, hastalığın yayılmasını sınırlamak için önemlidir” ifadelerime yer verdi.
30 YILDIR GÖRÜLMEYEN KIZAMIK HASTALIĞINI HORTLATTINIZ
Dr. Savan Günay 2015 yılında kaleme aldığı “Ölüyü hortlattınız” başlıklı yazısında Türkiye’ye 4 buçuk milyon Suriyeli’nin getirildiğini, aralarından 1 milyon 800 bin kişinin aşısız olduğunu iddia etmişti. O zamana göre son 30 yıl içerisindeki demografik aşı haritasının değiştiğine dikkat çeken Günay, “30 yıldır görülmeyen kızamık hastalığını hortlattınız. Batı Şeria ve Gazze’den kontrolsüz geçişler yapıldı. El ayak ağız hastalığı hortladığında bakanlığı uyarmıştım. Dönemin Sağlık Bakanı kısa bir çalışma başlatmıştı ancak Suriye faciası ile olay kontrolsüz bir hala geldi. Sınır kapılarında aşı yapmak 1 buçuk milyon çocuk geldikten sonra akıllarına geldi” ifadelerine yer vermişti.
KARANTİNA KOŞULLARI OLUŞTURULMALIYDI
El, ayak ve ağız hastalığının aşısı olmaması ve tekrarlanabilme ihtimaline dikkat çeken Günay, önlem almanın zorluğunu vurguluyor. Aynı zamanda, 2015 yılında ülkeye girişlerde karantina koşullarının oluşturulması gerektiğini ifade ediyor.
Günay, “Şu anda yapılması gereken en basit önlemin bağışıklık sistemini güçlendirmek ve hijyeni bozuk ortamlardan kaçınılması gerekiyor. Ayrıca, el ayak hastalığının kalabalık evlerde daha kolay yayılma olasılığı var ve bu hastalıkla mücadele uzun yıllar sürebilir. Öte yandan, uyuz hastalığı ve el ayak hastalığı arasında bir benzerlik yok ve her ikisi de hijyenin bozuk olduğu ve sağlıksız koşullarda yaşayan insanlarda daha sık görülüyor. Uyuz hastalığının tedavi süreci uzun ve belirtileri 1-2 ay boyunca devam edebiliyor, uyuz ilaçlarının depolarda yeterli miktarda bulunmuyor. Ayrıca, AVM'lerde denenen kıyafetlerden uyuzun kolayca bulaşabileceğine de dikkat edilmeli ve uzun yıllardır uyuz hastalığına rastlanmamasının ilaç stoklarını azaltıyor” dedi.
Gamze Mine Gümüş/ www.gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.