Prof. Dr. Mecit Vural: Yerli bitkiler tehlikede
Ankara Üniversitesi’nin düzenlediği Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Günü konferansında konuşan Prof. Dr. Mecit Vural, “Ankara’da 2 bin 400 çeşit bitki türünden 410’u endemik yani yerli ancak bunların 100’ü tehlikede” dedi.
22 Mayıs Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Günü nedeniyle konferans düzenlendi. Ankara Üniversitesi’nde düzenlenen konferansta Dünya’da ve Türkiye’de ki ekolojik sistemde çeşitli canlıların varlığının korunması ve var olan biyolojik çeşitliliğin önemine dikkat çekmek amaçlandı. Konferansa Ankara Üniversitesi Rektörü Necdet Ünüvar, Ankara Üniversitesi Çevre Planlama ve Geliştirme Koordinatörü Emre Yaprak, Sri Lanka Cumhuriyeti Türkiye Büyükelçisi Hasanthi Urugodawatte, Kostarika ve Moldova Büyükelçiliği yetkilileri, Bitki Bilimci Prof. Dr. Mecit Vural ve Prof. Dr. Oğuz Can Turgay ile birçok akademisyen katıldı.
YOK OLUŞUN ÖNÜNE GEÇİLMELİ
Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Necdet Ünüvar, Dünya’da birçok alanda hammaddenin biyolojik çeşitlilikten sağlandığını belirterek, “Dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 40’ı buradan karşılanmaktadır. Türkiye biyolojik çeşitlilik anlamında büyük bir zenginliğe sahiptir. Coğrafi konumu ve farklı iklim yapılarına sahip olması gibi pek çok özellik Türkiye’yi bu alanda önemli kılmaktadır. Endemik tür sayısı bakımından da gerçekten Avrupa’nın önde gelen ülkelerinden birisidir. Dünya’daki zengin biyoçeşitlilik, artan insan faaliyetleri sebebiyle tehdit altında. İnsanoğlu biyoçeşitliliği vahşice kullanabilmekte. Dolayısıyla endemik türlerin yok olduğunu ya da dönüşüme uğradığını söyleyebiliriz. Son asırda türlerin yaklaşık yüzde 70’i dönüştürülmüş dememiz mümkündür. Ne yazık ki böyle devam edersek 2050 yılına geldiğimizde türlerin yaklaşık yüzde 90’ı dönüşme uğramış olacak. Bu dehşet verici yok oluşun önüne geçmek için tüm insanlığa önemli görevler düşüyor” dedi.
ZAMAN DARALIYOR
Konferansta ‘Ankara’nın Endemik Bitkileri’ konulu konuşma gerçekleştiren Bitki Bilimci Prof. Dr. Mecit Vural ise “dünya nüfusunun hızlı artışı ve çevre bozulmaları başta küresel ısınma olarak şeklinde çevre bozulmaları gündeme getiriyor. Tabi bu hızlı parçalanma, bozulma yaşam ortamlarının bozulması sadece burada yaşayan bitkileri değil tüm canlıları tehdit ediyor. Tabi bu artış hızı da canlıları korumak için zamanın daralmasına da neden oluyor. Bunlarla ilgili çok ciddi tedbirler almak lazım. Maalesef çok başarılı olamıyoruz” ifadelerini kullandı.
ANKARA’NIN ENDEMİK BİTKİLERİ
Prof. Dr. Vural konuşmasının devamında Türkiye’de 12 bin 500 bitki türü olduğunu bunların 4 bin kadarının endemik(nadir) olarak bulunduğunu, Ankara’da ise 2 bin 400 çeşit bitki türünden 410 tanesinin endemik tür olup, 100 tanesinin tehlikede olduğunu kaydetti. Tehlike altında bulunan 100 türden sadece yaklaşık 30’u ile aktif olarak ilgilenilebildiğini vurgulayan Vural Ankara’nın endemik bitkilerinden bazılarını ise şu şekilde sıraladı; Haymana Zarif Akyıldızı, Tek sakal Nallıhan Akyıldızı, Türk Kaya Gülü, Beypazarı Geveni, Çayırhan sığırkuyruğu, Angora tırfılı, Koca Soda, Gürsöğüt geveni
“DESTEĞE İHTİYAÇ VAR”
Bitkiler hakkında bilgi veren Vural, “Çayırhan sığırkuyruğu; Çayırhan bölgesinde jipsli kayaçlar üzerindeki topraklarda gelişim gösteriyor. Türk Kaya gülü; keşfini Gazi Üniversitesinden hocalarımız yaptı. Aynı yerde Yörük taşı çantası diğer korunması gereken bir tür. Beypazarı Geveni; Ankara Üniversitesi’nin korunması için tel örgünün yapılmasında yeni popülasyonların tespitinde çok önemli bulguları var. Gürsöğüt Geveni; Beypazarı’nın Gürsöğüt köyünde bazaltik kayaçların ayrışmasından oluşan yataklarda yaşam sürüyor” şeklinde konuştu. Vural, “Buralarda hep desteğe ihtiyaç var sahip çıkmak ve farkındalık çok önemli ve gerçekten ciddiye alınması gereken bir konu. Üniversitelerden, yöneticilerden destek istiyorum. Üniversitelerin genç grupları gezsinler yerinde görsünler kendi aralarında tartışsınlar korumak için ne yapabiliriz bizim katkımız ne olabilir yerel yöneticilerle görüşsünler halkı bilgilendirsinler. Yoksa koruyamayız” diyerek sözlerini noktaladı.
Sri Lanka Cumhuriyeti Türkiye Büyükelçisi Hasanthi Urugodawatte’nin Sri Lanka’da biyolojik çeşitlilik ve Prof. Dr. Oğuz Can Turgay’ın Bir Avuç Dünya konulu kısa sunumlarının da gerçekleştirildiği etkinlik konuşmacılara teşekkür plaketi verilmesiyle sona erdi.
Cemal Emre Kurt / www.gazeteilksayfa.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.