Kaş yapayım derken göz çıkarmayın : Yanlış ve bilinçsiz diyet hastalıklara davetiye çıkarıyor

Bilinçsizce yapılan diyetler, ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. İstediği görünüme sahip olmak isteyen bireyler çeşitli diyet programları uyguluyor. Yanlış uygulan diyetler neticesinde vücut ters tepki verebiliyor. Verilip, alınan kilolar sonucunda hormonsal dengenin bozulduğunu dile getiren Diyetisyen Büşra Başayar, “Bireylerin, kalp damar hastalığı, kanser, diyabet gibi hastalıklara yakalanma riskleri artıyor” dedi.

“DOYA DOYA KİLO VERMEMİZ GEREKİYOR”

Kilo verirken, açlık diyetleri, detoks suları gibi yöntemlerin olmaması gerektiğini dile getiren Diyetisyen Büşra Başayar, “Beslenme programına, diyet sürecine dikkat edilmeli. Doğru besinlerle yeterli ve dengeli beslenerek kişiye özel hazırlanmış bir programla ilerlemek bizim için kıymetli. Kilo verirken bağışıklığı desteklemek adına yeterli vitamin ve minerali olmak açısından sebze ve meyve tüketimimiz çok önemli. Dengeli tabakla birlikte bizim doğru besinlere ulaşarak kilo vermemiz gerekiyor. Yeterli su tüketimi kilo verirken oldukça önemli. Açlık diyetleri, detoks suları gibi yöntemlerin olmaması gerekiyor. Ruhumuzu besleyerek doya doya kilo vermemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR DİYET ÇOK ÖNEMLİ”

İstenilen kiloya ulaştıktan sonrada kiloyu korumanın sağlıklı beslenmenin önemli olduğunun altını çizen Başayar, “Bütün gün aç kalıp öğün atlayıp aslında sonrasında akşam olunca bir anda fazla besin tüketiliyor bunlar da genelde kalorisi yoğun besleyiciliği az olan besinler olabiliyor. Yasaklar her zaman cezbedici olduğu için günün sonunda, kendimizi o yasak yiyecekleri tüketirken buluruz. Kişiler genelde sonuç odaklı oluyor. Kiloyu vermeye odaklanıyor fakat daha sonrasını düşünmüyor. İstediği kiloya geldikten sonra diyeti bırakıp istediği şeyleri yemeye başlıyor. Bunun sonucu olarak kişi verdiği kiloları geri alıyor. Verdiğiniz kiloyu dengesiz beslenerek tekrar alacaksanız, bu sefer vücut kiloyu al ver döngüsüne giriyor. Bu da maalesef ki kişinin bazı hastalıklarla karşılaşmasına sebep oluyor” şeklinde konuştu.

“ANİ KALP KRİZİ GELİŞEBİLİYOR”

Verilip tekrar alınan kilolar sonucunda hormonsal denginin bozulduğunu ve bireylerin, kalp damar hastalığı, kanser, diyabet gibi hastalıklara yakalanma riskleri arttığını söyleyen Başayar, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Hızlıca kilo verip, geri almalar sağlık açısından problem oluyor. Öncelikle hormonsal denge bozuluyor. Su kaybı da kişinin kabızlık problemi yaşamasına neden olur ve bağırsak hareketlilikleri yavaşlar. Vücuttaki elektrolitlerin dengesi bozuluyor. Sodyum oranı arttırabilir, potasyumun dengesi bozulabilir. Vücuttaki elektrolit dengesizleri sonucunda ani kalp krizi gelişebiliyor. O sebeple strese girmeyecek şekilde kişiye özel uygulamak çok önemli.”

“VÜCUT KITLIK PSİKOLOJİSİNE GİRİYOR”

Kişinin kiloyu takıntı haline getirmesinin psikolojisine de etki ettiğini belirttiren Başayar, “Bunun yanı sıra şok diyetler yapanlarda psikolojik faktörler de işin içerisine giriyor. Açlık diyetlerini yaptıkları zaman genelde sosyal ortamdan izole olmaya başlıyorlar. Açlık diyetleri, kalorisi çok düşük diyetler, halsizlik, yorgunluk ve tükenmişliğe sebep olabiliyor. Kilo verdikçe vermek istiyor. Kiloyu çok takıntı haline getirdiyse psikolojik süreçler etkileniyor. Yanlış diyet sonucu kilo vermeler de durabilir. Çünkü vücut kıtlık psikolojisine giriyor ve depolamak için zayıflamayı bırakıyor. Önemli olan bireye özel hazırlanmış bir diyet programıyla yol alabilmek. Bunun yanı sıra sürdürülebilir diyet çok önemli” diyerek sözlerine son verdi.

Rüveyda Aslıipek / www.gazeteilksayfa.com