İsveçli bilim insanları pansumanı tarih yapabilir

İsveçli bilim insanları pansumanı tarih yapabilir

Açık yaraya uygulanan pansuman yöntemi tarihe karışabilir. İsveçli bilim insanları yaranın enfeksiyon kapması halinde renk değiştiren yara bandı geliştirdi. Çalışmanın pratikte yaygınlaşması ile beraber klasik pansuman yöntemi tarihe karışabilir.

İsveç’in Linköping Üniversitesi'ndeki bilim insanları tarafından, iyileşme sürecine müdahale etmeden olası enfeksiyonun erken belirtilerini ortaya koyan bir yara bandı geliştirildi. Çalışmalar beklenen yönde sonuç verirse açık yaraları temizlemek ve mikroplardan arındırmak için yapılan pansuman yöntemi tarihe karışabilir. Materials Today Bio'da yayınlanan makale ile beraber açık cilt yaralanmalarının tedavi yöntemlerinde yeni bir yola girilmesi bekleniyor.

PANSUMAN YÖNTEMİ ENFEKSİYON RİSKİNİ ARTIRIYOR

Cildimiz vücudumuzu tamamen saran büyük ve karmaşık bir yapıdır. İnsan cildinde gerçekleşecek bir yara derinin normal işlevini bozabilir ve hasar alan bölgenin iyileşmesi uzun zaman alabilir. Açık yaralanmalar hasta için çok acı verici olabilir ve en kötü senaryoda doğru tedavi edilmezse ölüme yol açabilir. Bunun yanında ayakta tedavi giderlerinin yaklaşık yarısını oluşturan, iyileşmesi zor yaralar toplum sağlığı ve ekonomi üzerinde büyük bir yük oluşturmaktadır. Geleneksel yara bakımında pansumanlar yaklaşık iki günde bir düzenli olarak değiştirilir. Yaranın enfekte olup olmadığını kontrol etmek için bakım personelinin pansumanı kaldırması, genel görünüm ve testlere dayalı bir değerlendirme yapması gerekir. Bu, kabuk tekrar tekrar kırıldığı için yaranın iyileşmesini geciktiren ağrılı bir işlemdir. Üstüne üstlük enfeksiyon riski yaranın her açılışında daha da artar.

YARA ENFEKTE OLURSA YARA BANDI RENK DEĞİŞTİRECEK

İsveç Linköping Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, Örebro ve Luleå üniversitelerinden meslektaşları ile iş birliği yaparak, iyileşme sürecine müdahale etmeden enfeksiyonun erken belirtilerini ortaya çıkarabilecek nanoselülozdan yapılmış bir yara bandı geliştirmeyi başardı. Yara bandı, bakteri ve diğer mikropların yaranın içine girmesini engelleyen sıkı gözenekli nanoselülozdan yapıldı. Bandın yapımında kullanılan malzeme yaranın iyileşmesi için önemli olan sıvı ve gazların geçişine de izin veriyor. Buradaki özgün fikir yara bandı yöntemi bir kez uygulandıktan sonra yaranın tüm iyileşme süreci boyunca açık kalması olarak gösteriliyor. Çünkü olur da yara enfekte olursa bandın rengi değişecek ve erken müdahale şansı artacak.

ara-004.jpg

İRİN, AĞRI VE KIZARIKLIK OLMADAN ENFEKSİYON TESPİT EDİLEBİLECEK

Günümüzde enfekte olmayan yaraların pH değeri yaklaşık 5.5 olarak tanımlanıyor. Bir enfeksiyon meydana geldiğinde, yara giderek bazik hale geliyor ve pH değeri 8 ve üzeri değerlere yükseliyor. Bunun nedeni, yaradaki bakterilerin optimum büyüme ortamına uyacak şekilde çevrelerini değiştirmesi olarak gösteriliyor. Geliştirilen yeni yöntem ile beraber yarada oluşabilecek yüksek bir pH değeri hızlıca ölçülebilecek. Böylece enfeksiyonun en yaygın belirtileri olan irin, ağrı ve kızarıklık göstergelerinden çok daha önce enfeksiyon tespit edilebilecek.

"YENİ BİR YÖNTEMİN KAPILARINI AÇIYORUZ”

Linköping Üniversitesi'ndeki bilim insanları yara bandının yüksek pH değerini gösterebilmesi için pH değeri 7'yi geçtiğinde sarıdan maviye dönüşen bir boya kullandıklarını belirtiyor. Boyanın yara bandında bozulmadan kullanılabilmesi için yalnızca birkaç nanometre boyutunda gözenekleri olan bir silika malzeme üzerinde çalışıldı. Silika malzeme daha sonra nanoselülozdan ödün vermeden pansuman malzemesi ile birleştirilebiliyor. Sonuç olarak yarada enfeksiyon meydana geldiğinde mavi renge dönüşen bir yara bandı ortaya çıkıyor. Linköping Üniversitesi Biyofizik ve Biyomühendislik Bölümü'nde profesör olarak görev yapan Daniel Aili verdiği bir söyleşide, “Bir yaranın enfekte olup olmadığını pansumanı kaldırmak zorunda kalmadan anında görebilmek, iyileşmesi zor yaralara sahip hastalar için mutluluk verici olacak. Daha verimli bir tedavi ve iyileşme sürecini olumlu etkileyen yeni bir yöntemin kapılarını açıyoruz. Yeni yara bantları ile gereksiz antibiyotik kullanımını da azaltabiliriz.” diye konuşmuştu.

GELENEKSEL PANSUMAN YÖNTEMİ

Herhangi bir yaranın sterilize edilmesi için düzenli aralıklarla yaranın temizlenmesi işlemine pansuman adı veriliyor. Pansumanın yapılma şekli, yaranın durumuna ve oluşumuna göre farklılık gösterebiliyor. Her yara için aynı pansuman işlemi uygulanmıyor. Ciddi ve ağır yaraların sağlık personeli tarafından yüksek steril içeren bir ortamda yapılması öneriliyor. Yaranın enfeksiyon kapmaması için pansuman yaparken dikkatli olunması gerekiyor. Pansuman uygulaması genellikle yaralarda oluşabilecek kanamaların durdurulması, yaranın olduğu bölgede oluşan akıntının temizlenmesi ve yaranın enfeksiyondan korunması için yapılıyor.

Furkan Göktürk Yılmaz/ www.gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.