Yenimahalle Avcılar Derneği Başkanı Çulha: Kuraklık avcılığı olumsuz etkiledi

Yenimahalle Genç Avcılar ve Atıcılar Derneği Başkanı Şükrü Çulha, doğal hayata etkileriyle tartışılan avcılık sporunu gazetemize anlattı.

Gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Adem Orman’a konuşan Dernek Başkanı Çulha, “Son yıllarda yaşanan kuraklık avcılığı da etkiledi. Hayvan popülasyonunda azalmalar yaşanırken göçlerde başladı” diyerek tehlikeye dikkat çekti.

Çulha, “Avcılık artık eskisi gibi değil. Kayıtlı düzenli bir şekilde devam ediyor. Şuan AVBİS sistemi ile kontrol altına alınıyor. Avcılık yapabilmek için önce kursuna gidip MEB tarafından yapılan sınav geçilerek sertifikasının alınması gerekiyor” ifadeleri ile avcılığın denetim altında sisteme dayalı bir düzen içinde gerçekleştiğini söyledi.

( Yenimahalle Genç Avcılar ve Atıcılar Derneği Başkanı Şükrü Çulha, gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Adem Orman'a konuştu. )

AVCILIĞI DA ETKİLEDİ

Başkan Şükrü Çulha, “Kuraklık avlanmayı ve doğal hayatı da etkiliyor. Geçen sene kuraklıktan dolayı bıldırcın dönemi çok sıkıntılı bir dönem yaşadı. Avlak bölgelerimizde bıldırcın kuşu yoktu. Hem hayvan göçleri yaşanırken hem de doğum oranları azaldı. Hayvanların popülasyonu da azaldı diyebiliriz” sözleri ile kuraklık tehlikesine dikkat çekti.

20 BİNİN ÜSTÜNDE ÜYE VAR

Çulha, “Şu anda Yenimahalle’de 3 bin üyemiz var. Ankara’da 15 tane avcılar derneği var. Aynı zamanda 20 binin üzerinde kayıtlı avcı bulunuyor. Türkiye’de avcılık spor amaçlı yapılan ata sporumuz dediğimiz, babadan oğula, oğuldan toruna geçen bir spor oluyor. Avcılar sadece yiyebileceği kadar avlanır ve avlanma sezonuna dikkat eder. Bizim avcılığımız spor amaçlı gezi gibi olur. Ne doğaya ne de hayvanların üremesine çoğalmasına zarar vermeyiz. Ava gittiğimizde piknik havasında zaman geçiririz. Avlarımıza 20- 30 kişi gideriz” dedi.

HER İLÇENİN BÖLGESİ VAR

Her ilçenin kendi avlaklarının olduğunu belirten Çulha, “Ankara’da her ilçenin avlanma bölgesi var. Yenimahalle ile Keçiören’in birleştiği Ovacık ve Bağlum avlaklarında avlanıyoruz. Diğer ilçelere de gidiyoruz. Ayaş, Kızılcahamam, Çamlıdere, Çubuk ve Kazan gibi ilçelerimize de gidiyoruz. Avcılık artık eskisi gibi değil kayıtlı düzenli bir şekilde devam ediyor. Şuan AVBİS sistemi var. Ava çıkmadan birkaç gün öncesinde bu sisteme kayıt yapıp. Gideceğimiz gün buluşup sisteme yazdığımız bölgeye gidiyoruz” ifadelerini kullandı.

AVCILIKTA MART VE AĞUSTOS AYLARI KAPALI SEZON

Çulha, “Şuan 1 Nisan itibari ile Tuna balığı av izni açıldı. Ağustos ayına kadar başka hayvanın avlanması yasak. Sadece devletin izin verdiği Tuna balığı avcılığı yapılıyor. Ağustos ayından sonra ise bıldırcın, domuz gibi kara ve hava hayvanlarının avları açılacak. Şu anda avcılığın durgun zamanı diyebiliriz. Hayvanının bir sezonu vardır. Yavrulama dönemlerinde hiçbir hayvan avlanamaz. Avcılıkta Mart ve Ağustos ayları kapalı sezon oluyor” şeklinde konuştu.

HER AVLAĞIN KOTASI VAR

Avcılıkta her şeyin denetlendiğini ve bir siteme bağlı olduğunu vurgulan Çulha, “AVBİS sistemi üzerinden her avlağın bir av kotası var. Biz avcılar da sistem üzerinden yaptığımız kayıtlara göre ve her avlağın kotasına göre avlanıyoruz. Gittiğimi yerlerde bölgenin çoban ve köylülerinden faydalanmaya çalışıyoruz. Hayvanların yataklarını gidiş geliş istikametlerini onlardan öğreniyoruz. Yabancı avlaklara gittiğimizde avlanmamızda zorlanıyor ”dedi.

ÖNCE SERTİFİKA

Yenimahalle Genç Avcılar ve Atıcılar Derneği Başkanı Şükrü Çulha, son olarak şu hususlara değindi; “Avcılık yapabilmek için önce kursuna gidip sertifikasının alınması gerekir. Bu sertifikaları avcılığın dershanelerimizden alınıyor. Dernek olarak bize başvuran avcı adaylarını dershanelerimize yönlendirerek önce sertifikalarını almalarını sağlıyoruz. Avcı adayları önce kursunu görüyor. Sonra sınava giriyor. Sınav sonucuna göre sertifika sahibi oluyorlar. Söz konusu sınavı MEB yapıyor. Avcının kullandığı av tüfeğinin ruhsatı olması gerekiyor. Sağlık raporunu geçen her erişkin birey av tüfeği alabilir. Gençlere avcılığı önerebilirim. Çünkü kahvehanelerde zaman geçireceklerine doğayla iç içe dolaşmaları, onların hem ruhi, hem de bedenen sağlıklı bireyler olmasını sağlar.”

Salih Çifci / www.gazeteilksayfa.com