Sürülere çoban mültecilerden

Bağlum’da küçükbaş ve büyükbaş hayvancılığı yapan Mustafa Onay, "Afgan çobanlar olmasaydı, hayvancılığı çoktan bırakmıştık, sürünün başına çoban bulamıyorduk. Afganistanlı mülteciler bizim umudumuz oldu." dedi. 2 çoban parasına 4 tane Afgan çoban tuttuğunu söyleyen Onay, "Bu çobanlar işin ehli, hayvanlara kendi malları gibi bakıyorlar, Afganlarla çalışmaya başladığımızdan bu yana verim arttı." şeklinde konuştu. Küçükbaş hayvanın, büyükbaş hayvana göre bakımının daha zor olduğunu belirten Onay, "Küçükbaş hayvan yaylım gerektiriyor, bakımı büyükbaş hayvana göre daha zor. Büyükbaşı bir şekilde besicilik yaparak yetiştirebilirsin ama küçükbaş için arazi ve çoban şart." diyor.

Çoban Bulamadığımdan Koyunları Sattım

Çoban bulamadığı için koyunlarını üzülerek sattığını söyleyen Onay, "20-30 tanesini ayırmıştım, onları da parasıyla komşunun sürüsüne kattım. Daha sonra Afganistanlı mülteciler gelince tekrar hayvan sayımı çoğalttım. Yoksa küçükbaş hayvancılık bitmişti. Küçükbaşın bakımı çok zor, sütünü sağması, tüylerinin kırpılması ve kuzularının bakımı çok emek gerektiriyor. Bu yüzden işi bırakmıştık. Mülteciler işe geri başlamamıza vesile oldu." dedi. Hayvanların sütlerini, üretilen yağ ve peyniri, organik ürün satışı yapan mağazalara sattıklarını söyleyen Onay, 300'e yakın küçükbaş hayvanı olduğunu dile getirdi.

Fiyatlar Pahalı

20 yıldır bu işi yaptığını belirten Onay, Kurbanlıkları Ramazan Ayı'nda doğudan aldıklarını, en büyük sorunlarının, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın Kurban Bayramı'na 2 hafta kala elimizde kurbanlık çok diye açıklama yapıp, etin kilosuna fiyat biçmesi olduğunu söyledi. Bakanlığın bunu yapacaksa daha erken bir sürede açıklaması gerektiğini belirten Onay, "Biz de en azından kurbanlıkları yapılan açıklamada ki fiyata göre alıp, zarar etmeyiz." dedi. Aynı zamanda etin pahalı olduğunu vurgulayan Onay, " Koyunun bile fiyatı 1000 TL, hayvan satıcıları ete ucuz demesin, etin fiyatı normalden daha yüksek." dedi.

Bölünmüş Araziler Gelişimi Engelliyor

Koyunun getirisinin büyükbaştan daha çok olduğunu söyleyen Onay, bölünmüş arazilerin koyunların yayılmasına engel teşkil ettiğini, hemen hemen her yerde parça parça tel örgülerle çevrili arazinin olduğunu belirtti. Hayvancılık sektörünün gelişememesinin sebeplerinden birinin, arazilerin tek parça olmaması olduğunu söyleyen Onay, Hollanda, Belçika, Çek Cumhuriyeti'ndeki gibi araziler buralarda yok, araziler hep bölünmüş dedi. Devletin küçük işletmeleri desteklemesini isteyen Onay, ithal edilen hayvanlarda kota olmamasını, herkesin bütçesine göre alma imkânı oluşturulmasını talep etti.

Pasaport İşlemleri Kolaylaştırılmalı

Bir diğer hayvan üreticisi Kenan İşleyen ise hayvan pazarına mal götürmenin prosedürlerinin meşakkatli olduğunu dile getirdi. Aynı zamanda hayvanların denetlenmesi açısından pasaport işlemlerinin çok gerekli olduğunu da dile getiren İşleyen, pasaport işlemlerinin İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlükleri'nde olmasındansa, hayvan pazarına kurulması gerektiğini dile getirdi. İşleyen, "Hayvanların ve yüklediğimiz kamyonların denetimi için ilçe müdürlüklerine gitmemiz lâzım, bu kamyonlarla şehir merkezine gitmek de çok zorlanıyoruz, pasaport işlemleri 1 günümüzü alıyor, yaptırmadığımız takdirde ceza kesiliyor." dedi.

Kooperatifleşme Yok

En büyük eksikliklerden birinin Türkiye 'de kooperatifleşme olmadığını dile getiren İşleyen, hayvanları ve ürettikleri malları değerinde satamadıklarını, sadece Ege Bölgesi'nde kooperatifleşme olduğunu duyduklarını ifade etti.

Emrah Özcan / HABERVAKTİM