Prof. Seyitoğlu’ndan Ankara için ürküten tespit: O ilçede 7 şiddetinde deprem olabilir

Prof. Seyitoğlu’ndan Ankara için ürküten tespit: O ilçede 7 şiddetinde deprem olabilir

Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu, Başkentte deprem riski en yüksek bölgenin Elmadağ olduğunu, buradaki fayın 7 şiddetinde deprem üretebileceğini söyledi.

Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu, www.gazeteilksayfa.com’a yaptığı açıklamada, Başkentte deprem riski en yüksek bölgenin Elmadağ olduğunu, buradaki fayın 7 şiddetinde deprem üretebileceğini söyledi.

Genişlemeli Tektonik Rejimde Havza Oluşumu ve Volkanik Evrim, Doğu Akdeniz Bölgesinin Geç Senozoyik Dağ Oluşum Sonrası Gelişimi, Genç Tektonik ve Depremsellik gibi alanlarda çalışmaları bulunan Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Jeoloji Mühendisliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gürol Seyitoğlu ile Ankara ve çevresindeki deprem fay hatlarını ve risk oranlarını konuştuk. Prof. Seyitoğlu ile söyleşimiz şöyle:

66.jpg

FAY HATTI ÜZERİNDELER VE FARKINDA DEĞİLLER

-Deprem bölgesinde incelemelerde bulundunuz mu? İzlenimleriniz nedir?

Yıkıma uğrayan yerler şehirler, kasabalar ve en küçük birim olarak da köyler. Bunların çoğunluğu fay hatlarının üzerinde duruyorlar. Ve bazı insanlar fay hattı üzerinde olduğunun bile farkında değil. Hasar ve yıkım çok büyük olmuş o nedenle. Fayın üzerinde olan bütün binalar ve yerleşim yerlerinde hasar meydana geliyor. Bu direkt etki. Bir de sarsıntıdan dolayı meydana gelen hasar var. Bunlar çok uzak yerlerde zemin koşulları ve bina koşulları iyi olmayan yapılara zarar veriyor. Bunların her ikisi de gözlemledik deprem bölgesinde.

AMERİKA’DAN ÖNCE DE DEPREMLER VARDI

-Depremlerin HAARP tarafından tetiklendiği iddialarına ne diyorsunuz?

Yok öyle bir şey. Çünkü ABD’den önce de depremler vardı. Dolayısıyla geçmişteki depremleri kim oluşturuyordu? Öyle bir çalışma olduğunu düşünmüyorum.

-Olası depremlerde yıkımın fazla olmaması için mevzuatımızla ilgili neler yapılmalı sizce?

Maraş, Antep, Hatay gibi yıkımın büyük olduğu çoğu yer fay hattının üzerinde bulunuyor. Bu binalar yapılırken bu konuda siyasi otoritenin karar verme konumunda olanların sorumluluğu var. Önce zemin etütlerinin düzgün yapılması gerekiyor. Ona uygun binanın kat sayısının belirlenmiş olması lazım. Ondan sonra kullanılan malzemenin düzgün olması lazım. Ve usta çok önemli. Tüm bunların belli kurallara uygun olması gerekiyor. Bütün bunlarda kurallara uyulursa can kaybının bu kadar olmaması gerekir.

-Deprem sonrası bir bina hasar alsa da sağlam olduğunu nerden anlarız?

Sıvalar dökülebilir, parçalanabilir belli bir miktar ama insanların içinden yürüyerek çıkmasına izin verecek bir yapı olması lazım. Böyle kadayıf gibi olmaması lazım. Kadayıf gibi olduğunda anlayın ki, demirinden çalınmış yada binanın zemini kalitesiz. Yani zemini düzgün belirlenmemiş. Bu da orada bir hırsızlık var demektir.

22.jpg

50 BİN CAN KAYBI TÜRKİYE İÇİN UTANILACAK BİR DURUM

-Depremin simge fotoğraflarından olan Kahramanmaraş İnşaat Mühendisleri Odası binasının, etrafındaki tüm binalar yıkılmasına rağmen buranın ayakta kalmasını neye bağlıyorsunuz?

Kuralına uygun yapılmış. Malzemeden çalınmamış. Dikkatli işçilik yapılmış olan binalar bunlar. Yani burada en büyük sıkıntımız bize bir şey olmaz mantığı var ya bizde. Kurallara uymamak ve denetimsizlik bunun nedeni. Türkiye'deki yer bilimlerinin geldiği seviyeyi ve mühendislik fakültelerinin durumunu düşünürsek elli binin üzerindeki can kaybı Türkiye için utanılacak bir durum. Biz bir çalışma yaptık, tek tek fay hattının geçtiği diri fay haritamız var. Haritalanmış vaziyette. Bunun üstünde köyler ve yerleşim yerleri var. Hepsi fayların üzerinde. Bunlar taşınmış olsaydı bu kadar can kaybı olmayacaktı.

ANKARA ÜÇ BÜYÜK FAYIN ARASINDA KALIYOR

-Diri fay haritası en son ne zaman güncellendi? Ankara için durum nedir?

2013 yılında düzenlendi en son ama bence bir düzenleme gerekir. Çünkü sürekli olarak yeni çalışma yapılıyor.

-Ankara özelinde sormak istiyorum; bu çalışmalar neyi gösteriyor?

Ankara 3 tane fayın arasında duruyor. Bunlardan bir tanesi Kuzey Anadolu Fayı. Diğeri Kuzey Anadolu Fayında Tokat Erbaa tarafından ayrılan bir kol var, orası. Bu Kırıkkale'ye kadar geliyor. Buna Kırıkkale Erbaa Fay Yolu diyoruz. Bir tane de Eskişehir Fayı var. Bu da Tuz Gölü Fayı'na sıçrıyor, bu tarafa doğru. Dikkat ederseniz Ankara'nın olduğu yer bu üç fayın birleştiği yer. Bala Depremi'nin dağılımını gösteriyor en son meydana gelen depremler.

-Tuz Gölü Fayı'nın yıllardır kırılmadığı biliniyor. Tuz Gölü Fayı’nda yaşanacak bir depremin şiddeti ne olur, bu Ankara’yı nasıl ekiler?

Onun için yapılmış olan çalışmalar var. Tekrarlanma aralığı çok yüksek çıkıyor. Yani sekiz bin yıl gibi bir zaman gözüküyor. Hatta içinde yaşadığımız dönemde doğru düzgün kendisinin karakterini belli eden bir deprem yoktu şimdiye kadar. En son 29 Mart 2023’te Niğde taraflarında meydana gelen 5,3 büyüklüğündeki depremle fayın sağ ayağına doğrultulu bir fay olduğu kesin olarak, net olarak çıktı ortaya.

11-004.jpg

ELDİVEN ELMADAĞ TEKTONİK KAMASI’NA DİKKAT

Bu üç büyük fay yani Kuzey Anadolu Fayı, Kırıkkale Erbaa Fay Zonu ve Eskişehir Fay Zonu kuzeybatı, güneydoğu yönünde daraltıyor, sıkıştırıyor. Öyle olunca bu sıkışmayı karşılamak için bakın Eldiven Elmadağ Tektonik Kaması dediğimiz bir yapı var. Bunun bir tarafı böyle bindirme fayı, öbür tarafıysa normal fay, orta bölüm oradan yükseliyor. Yani bugün Elmadağ bölümü günümüzde hala hızla yükselen yapılardan bir tanesi. Bunun benzeri olan Ayaş’a çıkan tepeleri oluşturan Abdülselam Dağı'nın üzerinde de var.

KIRIKKALE ERBAA FAYI’NIN DURUMU KRİTİK

Bir diğer sıkışmalı alan da Beypazarı'yla Çankırı Çayırhan arasında mevcut. Mesela bu Kırıkkale Erbaa Fayı’nın durumu da kritik görünüyor. Bala'da yoğun depremler meydana gelmişti hatırlıyorsanız. Tuz Gölü Fayı’nın ucunda meydana gelen depremler onlar. Biz Ankara çevresindeki depremleri daha iyi anlayabilmek için iki yıl süren bir çalışmayla Ankara çevresine sismik yani depremleri algılayabilecek aletler yerleştirdik. Bütün kayıtlar alınıp üzerinde incelemelerde bulunuluyor.

33.jpg

EN AKTİF FAYLAR SICAK SU KAYNAKLARININ OLDUĞU YERDEN GEÇER

-İncelemeleriniz sonucu nedir? Ankara çevresindeki depremler şehir merkezini ne kadar etkiler?

Avşar'ın olduğu yerdeki o Bala depremlerine neden olan fayın durumu önemli. Bu deprem etkinliğini derinde görebilmek için yeraltının görüntüsü çekiliyor, bizim MR görüntüsü gibi. O bulunanı görebiliyoruz. Mesela bakın burada fayların konumları net olarak yüzeye ulaşmamış olsa bile oluşturan depremlerin konumlarını görebiliyoruz. İşte burada Tuz Gölü Fay Zonu’nun etkinliğini görüyoruz. Bakın burada 2020’De meydana gelen 5,2’lik Bala depreminin sağ yanağına doğrultu atımlı fay olduğunu gördük. Bala depremleriyle aynı mekanizmaya sahip. Dolayısıyla hepsinin Tuz Gölü Fayı’ndan kaynaklandığını söyleyebiliyoruz rahatlıkla.

Ankara'yı etkileyebilecek faylardan bir tanesi Kuzey Anadolu Fayı. Ama bize mesafe olarak uzak. Ankara'ya en yakın olan Elmadağ Dağı'nın o bulunduğu bölüm, daralmayla aktive olmuş olan bir bölüm. En önemli etki Elmadağ'ın yükseldiğini gösteren derelerin derine kazmış olması. Dere kenarları bu kadar dik olmaması gerekiyor. Bir şey hızla yükseldiği zaman dere onu uyum sağlayabilmek için derine doğru kazıyor. Bu da o bölgenin aktif olarak yükseldiğini gösteriyor.

Yerleştirdiğimiz sismik aletlerimizle deprem etkisi ve hangi tür faydan kaynaklandığını bulabilmek için o sismik dalgalar inceleniyor. Buradaki işaretler ne tür bir faydan kaynaklandığını gösteriyor bize. 2000 yılında 6.0 şiddetinde Dere Bayındır Orta Depremi oldu. Bu bindirme hattının yanal hareketinden meydana geliyor. Ankara’da yine bindirmeye ait olan depremler var. Deprem tehlikesinin en fazla olduğu bölüm Ankara'yla Çankırı arasında kalan fay. Yani Kuzey Anadolu Fayı haricinde.

44.jpg

YENİKENT MÜLK’TEN FAY GEÇİYOR

-Ankara il sınırları içinden hangi faylar geçiyor?

Yenikent, Mülk tarafında bir fay geçiyor. Hem de burada Saray bölümünden geçen faylar var. Yeni Maden Ovası dediğimiz bölüm aktif.

BAĞLICA FAYI’NIN DURUMU

-Peki ya Bağlıca, orası çok gündemde... Orada durum nedir?

Bağlıca tarafındaki fayın konumu var. Şimdi genel olarak biraz önce dedik ya diri fay haritasının yenilenmesi gerekiyor. Bu tür çalışmalarla yeni faylar ortaya çıkıyor. Dolayısıyla bunların tekrar ele alınması gerekiyor. Bağlaca fayının sismik etkinliği 2010 tarihinde 3,5 büyüklüğünde bir deprem yaratmış. Onun dış merkezi tam olarak Etimesgut Havaalanı'nın olduğu bölüm. Dolayısıyla Bağlıca tarafındaki fayın devamının üzerinde olduğunu gösteriyor bu. Biz bunu biraz daha yukarıya takip ettik. Burada Esenboğa Havaalanı'nın hemen batısında olan Melikşah Köyü var orada, fayın ucunu görmek mümkün. Zaten cumhuriyetin ilk dönemlerinde burada sıcak su kaynağı varmış. Oradan yararlanmak için oraya yüzme havuzu yapmışlar Melikşah'a. Dolayısıyla orada aktif fay olduğunu gösteren verilerden bir tanesi de sıcak su kaynaklarıdır.

BEYPAZARI ÇAYIRHAN ÇOK BÜYÜK DEPREMLER ÜRETMİYOR

-Beypazarı bölgesinden fay hattı geçiyor mu?

Beypazarı bizim kör bindirme dediğimiz yüzeye çıkmayan fayların bulunduğu bir bölüm. Kayalara baktığımız zaman hepsinin dikleştiğini görüyoruz. Bu bir kıvrımın kanadını oluşturuyor bunun altından bir fay geçiyor. 1668’de Beypazarı'nı etkileyen çok büyük bir deprem var. Onun Ankara’da bulunan faylarla ilişkili olduğunu düşünüyoruz. Çayırhan bölümünde de yine burada kömür işletmeleri var burada da yine kıvrımlı kayaları görürüz. Bu faylardan ötürü bu kayalar kıvrımlaşmış. Beypazarı ve Çayırhan arasındaki deprem etkinliğine baktığımız zaman buradaki 2,5 ile 4,2 arasında değişiyor. Çok büyük depremler üretmiyorlar. Ama yapının kendisi hakkında bize çok önemli bilgiler veriyor.

ELMADAĞ-ÇANKIRI ARASI OLDUKÇA TEHLİKELİ

-Nedir bu bilgiler?

Beypazarı'ndan Yenikent'e oradan da Çankırı'ya doğru bakacak olursak biraz önce bahsettiğim eldiven Elmadağ tektonik kaması hızla yükselmiş ve iki tarafında da faylar bulunuyor. Şimdi bunu saptamak için GPS istasyonları var. Bunlar yerde istasyonlar. Bir de uydu var yukarıda. Yılda kaç milimetre hareket ettiğini yeryuvarının parçalarını biz biliyoruz. Bu yıllık milimetre yıl olarak daralmayı gösteriyor. En fazla daralmanın olduğu yer biraz önce söylediğim Ankara'yla Çankırı arasında kalan bölüm. Buradaki daralma yılda on iki buçuk milimetre yıl. En fazla. O nedenle Elmadağ'la Çankırı arasında kalan bölümün oldukça tehlikeli olduğunu söyleyebiliriz Ankara için. Ama en büyük tehlike Kuzey Anadolu Fayı. Bu fay Ankara'ya yakın olduğu için Ankara’yı da etkiler.

ANKARA’DA JEOPARK YAPILACAK

Ankara’da etkisi olan bir başka fay noktası ise Mangaldağı, Sakarya Savaşı'nın geçtiği yer için yeniden düzenlenmiş, aynı zamanda bizim de çalışmalarımız var. Ankara Büyükşehir Belediyesi’yle. Orasını da aynı zamanda bir farkındalık yeri yaratmak şeklinde yeniden düzenlenmesini önereceğiz. Oraya giden vatandaşlar aynı zamanda fayı da görsünler. Fay neye benziyor doğada? Bir jeopark kavramı gibi bir şey olsun diye.

ELMADAĞ 7 ÜZERİNDE DEPREM ÜRETEBİLİR

-Elmadağ fayı ne kadar deprem üretebilir?

Yediye yakın bir deprem üretme kapasitesi var. Yalnız şu var. Ne kadar yılda bir tekrar ediyor bu. Onun hakkında bilgimiz yok, onun için hendek çalışmaları gerekiyor. Fayı kazıp içinden malzeme alıp yaşlandırmak gerekiyor. Kaç yılda bir tekrar ediyor o deprem. Onun kayıtlarına bakmak gerekiyor. Henüz Ankara çevresindeki faylarda o yapılmadı daha. Çünkü MTA'nın bir ekibi var. O çalışıyor bunu. Türkiye'nin her yerine de yetişemiyor. Dolayısıyla en büyük üzerinde, hareketin en fazla olduğu hatlar çalışılıyor öncelik olarak. Elmadağ’ın 7 üzerinde deprem üretmesi mümkün.

YÜZÜMÜZ AKLIN VE BİLİMİN IŞIĞINDA OLMALI

-Bu noktada bilimsel veri ve bu verilere göre tedbir çok önemli. Bilimsel araştırmalar için eksiğimiz var mı, varsa nelerdir sizce?

Bilimsel çalışmalara kaynak ayrılması gerekiyor. Öğrenci yetiştirilmesi gerekiyor. Uzman yetişmesi gerekiyor. Bunlar hepsi bilim politikalarıyla ilgili olan şeyler. Yani yüzümüzü aklın ve bilimin ışığından çevirmememiz gerekiyor. Sürekli bilim insanlarının, üniversitelerin desteklenmesi gerekiyor.

-Bu bahsi geçen depremlerin Ankara’ya etkisi ne kadar büyük olur?

Çankırı etkilenir, Kalecik etkilenir, Elmadağ ilçesi etkilenir direkt olarak. O sarsıntı etkisiyle şehir merkezi de etkilenir. Ankara çevresinde o kadar sık sarsıntılar olmuş ki insanlar Ankara'yı terk etmişler zamanında. Depremin nereden kaynaklanacağı hakkında kesin bir bilgi vermemiz şuan mümkün değil.

55.jpg

DEMETEVLER’İN ZEMİN YAPISI ÇOK KÖTÜ

-Ankara ve çevresinde yaşanabilecek olası bir depremde en çok Demetevler’in etkileneceği söyleniyor. Nedeni nedir?

Nedeni, oradaki kötü yapılaşma yani oradaki binaların, apartmanların durumu. Zaten asansörüne bindiğiniz zaman içiniz çekiliyor böyle. O kadar kötü ki Ankara'da bir iyileştirme çalışması yapılacaksa bence ilk oradan başlanılmalı. Demetevler’de yeraltı su seviyesinin yüzeye yakın olması da bir risk sonuçta, sıvılaşma riskini arttırıyor. Yenikent’in de zemini çok iyi değil. Oradaki bütün yapıların iyi denetlenmesi gerek. Elmadağ'ın durumu riskli. Çankırı zaten hem Kuzey Anadolu Fayı’na çok yakın hem de bu Eldivan fayına yakın.

-Diri fay geçmiyor olması büyük deprem tehlikesi yok anlamına gelir mi?

Diri fay geçmiyor olması yakın civardan bir fayın geçmediği anlamına gelmez. Bunun için oturduğunuz binanın sağlam olması, fay hattına yakın olmaması gibi etkenler önemli. Maraş'taki o İnşaat Mühendisleri Odası’nın binasından örnek verecek, olursak fay hattının üzerinde bile olsa bina sağlamsa canlı çıkabilirsin içinden. O bina oturulamaz olabilir bir daha ama o seni koruma görevini yerine getirmiştir demektir.

FAY HARİTASI YENİLENMELİ

-Ankara'nın üçüncü veya dördüncü deprem bölgesi olduğu söyleniyor ya bu yeni bir fay haritası yenilemesinde değişebilir mi?

Tabii olabilir. Bakın mesela bu bizim şu Eldivan Elmadağ’da yaptığımız yayın 1999 yılında yayınlanan çalışmamızda riskli olmayan yerler vardı yeni yapılan çalışmalarda riskleri görebiliyoruz. Dolayısıyla fay haritasının yenilenmesi gerekmektedir.

KÜÇÜK DEPREMLER BÜYÜK DEPREMLERİN ENERJİSİNİ AZALTIR MI?

-Küçük depremlerin büyük depremlerin enerjisini azalttığı söyleniyor. Öyle bir şey var mı?

Ona ne söylesek çok farklı görüşler olabilir… Çünkü bu gerilmeleri üst üste koyup da etkileniyor diyen de var. Bölgenin sektörün durumuna göre değişeceğini düşünüyorum.

-Sismik İzolatör Sistemi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Biz devlet dairelerinde bile kullanamıyoruz bunu. Pahalı ama en azından hastanelere ve okullara yapılması gerekir. Hastanede deprem bölgesinden çekilmiş fotoğraflar var görmüşsünüzdür. Bütün okulların hepsinin içinden geçiyor neredeyse, bu konuda dikkat edilmeli.

Gamze Mine Gümüş / www.gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.