Diyetisyen Sungur: Ramazanda beslenmeye dikkat edin

Diyetisyen Sungur: Ramazanda beslenmeye dikkat edin

Diyetisyen Zeynep Ece Sungur Ramazanda kilo alımının önüne geçilmesi için ani besin yüklemelerinden kaçınılmasını istedi. Sungur, “Bireylerin iftar sonrasında hafif bir egzersiz yapmaları hem sağlıklarını hem kilolarını korur” dedi.

Diyetisyen Zeynep Ece Sungur ile Ramazan ayında kilo almanın önüne geçmek adına dikkat edilmesi gereken hususları konuştuk. Liv Hospital Hastanesi Diyetisyeni Sungur gazetemize yaptığı açıklamalarda su kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Sungur, “Ramazanda kilo alımının önüne geçilmesi için ani besin yüklemelerinden kaçınılmalı. Ramazan ayı boyunca kabızlık problemleri yaşanmaması için ortalama 8 su bardağı su ve posası yüksek besinler kullanmalarını öneririz. Günlük iki porsiyon meyve ve üç porsiyon sebze kesinlikle tüketilmesini öneririz. İftar sonrasında hafif bir egzersiz yapmaları sağlıkları için öneriyoruz” dedi.

ramazanda diyet

KRONİK HASTALIĞI OLANA ÖNERİLMİYOR

Diyetisyen Zeynep Ece Sungur, “Ramazan ayında nasıl beslenmeli diye bize soru geldiğinde ilk olarak kişinin şeker, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı var mı?Diye tetkikler yapıyoruz. Kronik bir hastalığı olan vatandaşlara oruç tutmayı önermiyoruz. Eğer ilaç kullanımı varsa doktoruna danışarak tedavisini etkileyecek bir durum yoksa sahur ve iftarda kullanabilir. Ramazan ayında ilaç kullanımı yaparken dikkat edilmesi husus su kullanımı olmalı. Böbrek fonksiyonlarına zarar vermemek adına yeterli su kullanımı yapılmalıdır. İlaç kullanımlarında ve hafif hasta bireylerde uzun süre açlık ve susuzluk durumu tedavi sürecini etkileyecekse sağlıkları için oruç tutmamalarını öneriyoruz” ifadelerini kullandı.

ramazanda iftar nasıl olmalı

KARARINDA YEMELİYİZ

Sungur, “Sağlıklı bireyler oruç tutarken nasıl beslenmeli nasıl iftarını açmalı derseniz, iftar saatini hafif yiyeceklerle başlamalı, sakin sakin yemeli birden besin yüklemesi kan şekerini ani yükselteceği için oruçlu bireylere zarar verir. İlk olarak fazla olmamak kaydıyla su içildikten sonra bir hurma ya da zeytin ile oruç acıkmalı. Ardından çorba içilip ana yemeğe geçmeden az da olsa zaman geçirilmeli. Oruçlu bireyler bu tarz beslendiklerinde hem kan şekerlerinin ani yükselmesini engel olur hem de sindirimi kolaylaştırarak mide fonksiyonlarını rahatsız etmez. Uzun süre açlık sonrasında bir anda fazla besin yüklemesi hem hazımsızlığa neden olur hem de ani kan şekeri yükselmesine neden olur. Kan şekerinin ani düşüş ve yükselmesi bireylerde uyku haline sebep olur. Oruç tutan kişiler su kullanımı genelde yemekten sonra yaparlarsa daha rahat ederler. Hem hazımsızlık yaşamazlar hem de ani su içiminden kaçınmış olurlar. Aslında burada temel kural Ramazan ayında yeme içme durumunu elimizden geldiğince zamana ve kararında yemektir” dedi.

ramazan ayında beslenmeye dikkat

PORTENİN AĞIRLIKLI BESLENİN

Sungur İftarda tatlı kullanımı ise şöyle yorum yaptı, “Oruç tutan bireyler sağlıklı ise besin kısıtlamasına gidilmesine gerek yok. Ama hemen iftar sofrasında tatlı kullanmak bireylerde hazımsızlık gibi birçok olumsuz duruma yol açabilir. O yüzden iftar sonrası tatlı yemeyi genelde içilen akşam çayı ile yapılmasını öneriyoruz. Ramazan ayında beslenme şekillerimiz değiştiğinden kilo alımının önüne geçilmesi adına özellikle sütlü tatlı tüketmelerini öneriyoruz ki daha sağlıklı bir tercih olsun. Sahur yemeklerinde özellikle beyaz un ve şeker içeriği olmayan besinler tüketildiğinde susama durumunu azaltmış olurlar. Tam tahıllı ekmek, protein ağırlıklı, yumurta, peynir gibi yiyecekleri tüketerek günü daha kolay geçirmelerini sağlar” şeklinde konuştu.

ramazan ayında nasıl beslenmeli

ÇAY KAHVE TÜKETİMİNE DİKKAT

Diyetisyen Zeynep Ece Sungur son olarak şu hususlara değindi:

“Ramazan ayında çay ve kahve gibi kafein içeren içecekler biraz daha vücuttan sıvı atılmasını hızlandırdığı için aşırı kullanımını pek önermiyoruz. Özellikle sahur saatlerinde kullanıldığında vücutta depolanan suyun daha çabuk tüketilmesine sebep oluyor. Çay ve kahvenin yerine aslında Ramazan ayında ıhlamur, rezene gibi bitki çaylarını içmelerini tavsiye ederim özellikle rezene çayının biraz daha sindirimi kolaylaştırdığı ve hazımsızlığı ortadan kaldırmaya yardımcı olacağı için önermekteyiz. İftar sonrası içilen çayları yemekle çay arasına birazda olsa zaman koyulması gerekiyor. İftar sonrası çayların alabildiğince açık ve mümkünse limonlu olmasını tavsiye ederim. Çayın bu şekilde kullanımı yemek sonrasında demir emilimini engellemek adına önemli bir durum oluyor.”

Göknur Çekinmez / www.gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.