Ülke geleceği için yapay zekada işbirliğine gidildi

Türkiye Bilişim Derneği ve Başkent Üniversitesi Yapay Zekâ Araştırma Merkezi arasında imzalanan işbirliği protokolü imzalandı. Türkiye Bilişim Derneği Türkiye’de yapay zekânın geleceği için imzalanan protokolde 2030 yılına kadar küresel pazar büyüklüğünün 15 trilyon dolara ulaşması beklenen etik, güvenilir ve sorumlu yapay zekâ ve derin öğrenme alanlarında üniversite sanayi işbirliğine dayalı proje faaliyetleri sürdürülmek amaçlanıyor. Eğitimler, kapasite geliştirme faaliyetleri, destek programlarından yararlanmaya yönelik hizmetler, eşleştirme, fikri sınai mülkiyet hakların yönetimi ve lisanslama hizmetleri, girişimcilik ve şirketleşme konularında karşılıklı görüş alışverişinde bulunmak, ortak faaliyetler, TV programları ve etkinlikler ile kurumsal yetkinliklerin arttırılması faaliyetlerini kapsıyor.

İŞ BİRLİĞİ YARARLI OLACAK

Yapılan işbirliğinin çok yararlı olacağını düşündüğünü söyleyen Türkiye Bilişim Derneği Genel Başkanı Rahmi Aktepe “Başkent Üniversitesi hem Ankara’mızın hem de ülkemizin çok değerli bir üniversitesi. Bugün burada bulunmaktan ve işbirliği yapmaktan büyük bir onur duyuyoruz. Yapay zekâ dördüncü sanayi devrimiyle beraber yenilikçi bazı teknolojilerle ortaya çıktı. Yapay zekâ bizim için çok yeni bir teknoloji değil. Bu teknoloji çok eski olmasına rağmen bugün teknolojinin geliştiği noktada çok ön plana çıkmış durumda. Biz yapay zekâ ile ilgili işbirliklerine her zaman hazır olduğumuzu ifade ettik. Ülkede yapay zekâ kavramının pek anlaşılmadığını, her akıllı denilen sistemin yapay zekâ olarak tanıtılmaya çalışıldığını fakat bunun çok doğru olmadığını, gerçek yapay zekânın farklı boyutlarda, büyük verilere ihtiyacı olduğunu hep konuştuk. Bu işbirliğinin çok yararlı olacağını düşünmekteyiz. Bu ve bu tür işbirliklerine her zaman hazırız” ifadelerini kullandı.

“AKADEMİ- SEKTÖR İŞBİRLİKLERİNE İHTİYAÇ VAR”

Türkiye Bilişim Derneği’ni ağırlamaktan mutluluk duyduklarını ifade eden Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Haldun Müderrisoğlu “Önümüzdeki dönem; çok fazla verinin olduğu, bu verilerin sonuçlarının konuşulacağı ve verilerin dünyaya hükmedeceği bir dönem. Akademi- sektör işbirliklerine, bu projelere ve yeni görüşlerin çıkmasına ihtiyaç var” diye konuştu.

Faruk Gökyurt/ www.gazeteilksayfa.com