Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu: Mevlana’nın dindarlığı ispatlanmaya çalışılıyor

Türkiye Yazarlar Birliği “Düşünce ve Kültür Dünyamızda Mevlana: Kimlik Tartışmaları ve İdeolojik Yaklaşımlar” konulu söyleşi düzenledi. Söyleşiye konuk olan Mevlana Araştırmaları Derneği Başkanı Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, Mevlana’nın hayatı, kişiliği ve Mevlana hakkında yapılan çalışmalarla ilgili önemli bilgiler paylaştı. Prof. Dr. Karaismailoğlu, vatandaşların ve bilim adamlarının Mevlana’ya ilgisinin arttığını ve Mevlana hakkında devam eden yüzlerce çalışma olduğunu vurgulayarak, çalışmaların bir kısmının onu sevenler tarafından dindarlığını ispatlamak üzerine olduğunu söyledi. Karaismailoğlu, bu durumdan üzüntü duyduğunu belirtti.

İSPATLANMAYA ÇALIŞILIYOR

Prof. Dr. Adnan Karaismailoğlu, bugün Mevlana’nın dünyaya hitap eden bir kişi olduğunu belirterek, “Bilim adamlarımızın da son yıllarda ilgisi çok. Yüzlerce makale yayınlanıyor. Mevlana Türkistan’ı baştan sona dolaşmış birisidir. Aslında yaşanan tartışmaların bir kısmı buradan kaynaklanıyor. Mevlana’yı İslami ve Sünni geleneğin dışında gibi tanıtmaya kalktılar. Bir de tasavvuf açısından tenkite başladılar. Ama şükürler olsun onların bu çabaları halkımızın sevgisini ve bu okumaları sürdürmek isteyenlerin heyecanını söndürmedi. Ayrıca Hz. Mevlana’yı seven ve onu anlatmak isteyen bazı arkadaşlar bu söylemlerin etkisi altında kalarak onun dindarlığını ispatlamaya çalışıyor. Bu aslında bana çok üzücü geliyor. Bizim Hz. Mevlana’yı böyle değerlendirme ihtiyacı duymamız; mahcubiyetimiz, kusurumuz ve eksikliğimizdir. O ‘din nasıl hissedilir, hakka nasıl inanılır ve insan nasıl sevilir’ dinimize uygun şekilde anlattı” ifadelerini kullandı.

MESNEVİ İLE İLGİLİ ÇALIŞMALAR ÇOK

Prof. Dr. Karaismailoğlu, Mevlana’nın Mesnevisi ile ilgili 16. Yüzyıldan itibaren yapılan birçok çalışma olduğunu ve belirterek, “İlk tam tercümesi 1500’lü yılların sonunda Şem-i Efendi tarafından yapıldı. 1631’de vefat eden Ankaravi İsmail Efendi de dünyada en çok ilgi çeken Mesnevi Şerhini yaptı. Hz. Mevlana’nın bütün eserlerini Türkçe’ye merhum Abdulbaki Gölpınarlı çevirdi. Düşününüz ki 26 bin beyit kadar Mesnevi Şerif, 40 bin beyit Divan-ı Kebir, 500 sayfadan fazla mektup ve Farsça eserleri çevirdiği bin 500 sayfalık eseri kazandırdı. Bunları 1980’e kadar tamamlandı” diye konuştu.

ANKARAVİ İSMAİL’İN ESERİ OKUNAMIYOR

Karaismailoğlu sözlerini “Biz günümüzde bu çalışmaları ön plana çıkaramadığımız için bu varlığın mahcubiyeti altındayız. Örneğin Ankaravi İsmail Efendi’nin Mesnevi Şerhi’ni alıp okuyabilecek hale getirmedik. Ama günümüzde tabii ki Hz. Mevlana ile ilgili çok çalışma yapılıyor. Biz de dernek olarak Mevlana Araştırmaları kitabı çıkartıyoruz. İçerisinde 15 makale bulunuyor. Şu anda 9’uncusu basılıyor. Dolayısıyla şu anda Türkiye’de en canlı Hz. Mevlana çalışmalarının yapıldığı yer Ankara’dır” şeklinde noktaladı.