Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır: Rekor sıcaklara hazır olun
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır, “Dünya Meteoroloji Teşkilatı Mart ayında uyardı. Dünya El Nino etkisi altında. Bu sene rekor sıcaklıklara hazır olmalıyız” dedi.
Gazetemize konuşan Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır, El Nino’nun faktörlerden sadece birisi olduğunu dile getirerek Dünya’nın ve Türkiye’nin daha sıcak günler yaşayacağını söyledi.
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır , “Dünyanın normal sirkülasyonunda zaten Temmuz ayı sıcak olacak iken El Nino’nun da buna pozitif bir katkısı oldu. Diğer kısımda sera gazları ve atmosferin normal sirkülasyonundan dolayı olan mevsimsel hareketler var. İnsanoğlu emisyonlarını durdurmadığı ve sera gazları salınımı devam ettiği müddetçe ısınmaya devam edeceğiz bunun hiçbir kaçarı yok. Bunun kaçar yolu olmadığını insanoğlunun artık kabul etmesi ve bunun için yeni teknolojiler ve yenilenebilir enerji kaynaklarını artırarak hayatına devam etmesi lazım. Eğer bunu yapamazsak Dünya’yı iyi günler beklemiyor” dedi.
DÜNYA’YI İYİ GÜNLER BEKLEMİYOR
Fırat Çukurçayır, Dünya’nın son 3 yıldır La Nina etkisi altında olduğunu fakat buna rağmen en sıcak 8 yılın yaşandığını belirterek, “Yaklaşık 1850 yılından beri gözlemler yapılıyor. Kuzey yarım kürede Dünya’daki en sıcak Haziran ayı oldu. Türkiye’de ise Haziran mevsim normallerinin altında geçti. Fakat Temmuz ayından itibaren sıcak bir periyoda girdi. Basra ve Afrika üzerinden gelen hava sistemlerinin etkisi altındayız. Halen onun etkisinde yaşıyoruz. Türkiye’de bu sıcak havalar bir müddet devam edecek. Bir müddetten kastımız 3 aylık ortalamalara baktığımız zaman Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları mevsim normallerinin çok daha üzerinde geçecek. Dünya Meteoroloji Teşkilatı Mart ayında uyardı. Dünya El Nino etkisi altında. Bu sene rekor sıcaklıklara hazır olmalıyız. Dünyanın normal sirkülasyonunda zaten Temmuz ayı sıcak olacak iken El Nino’nun da buna pozitif bir katkısı oldu. Diğer kısımda sera gazları ve atmosferin normal sirkülasyonundan dolayı olan mevsimsel hareketler var. İnsanoğlu emisyonlarını durdurmadığı ve sera gazları salınımı devam ettiği müddetçe ısınmaya devam edeceğiz bunun hiçbir kaçarı yok. Bunun kaçar yolu olmadığını insanoğlunun artık kabul etmesi ve bunun için yeni teknolojiler ve yenilenebilir enerji kaynaklarını artırarak hayatına devam etmesi lazım. Eğer bunu yapamazsak Dünya’yı iyi günler beklemiyor” dedi.
İŞTE BU YÜZDEN ÖLDÜRÜYOR
El Nino’nun da etki etmesi sonucu yükselen sıcaklıkların insanların ölümüne yol açması konusunda görüşlerini aktaran Fırat Çukurçayır, “İnsanoğlunun sıcaklığa karşı gösterdiği tek refleks terlemedir. Vücut terleme ile su kaybeder ama serinlik yaşanır. Sıcaklık ve nem birleşince bu reflekse etki ediyor. Yüksek sıcaklık ve nem bir araya geldiği zaman nem insanın terleme sistemini bloke ediyor. Yani siz havadaki nemden dolayı terleyemiyorsunuz. Vücut o teri dışarı atıp kendi kendini soğutması gerekirken dışarıdaki nemden dolayı vücut o eylemi gerçekleştiremiyor. Bu refleks bloke olunca insanoğlu ölümle sonuçlanan bir komplikasyon yaşıyor. Tabi çocuklar yaşlılar ve kronik hastalarda belirgin olarak ortaya çıkıyor. Nemin çok olduğu bir yerde çok daha düşük sıcaklıklarda bile hayatını kaybetme riskiniz var. Çünkü fazla nem insanın terleme sistemini bloke ediyor. Bu yüzden de insanoğlu yaşamını kaybediyor ya da başka komplikasyonlar yaşıyor” şeklinde konuştu.
PSİKOLOJİ BOZABİLİR
Çukurçayır, meteorolojinin başta tarım ve ormancılık faaliyetleri olmak üzere birçok alanla ilişkisi olduğuna değinerek sözlerini şu şekilde noktaladı; “ Yüksek sıcaklık kronik hastalar, yaşlılar ve çocuklar için her zaman bir risk oluşturduğu gibi kitlesel olarak da salgın riski de yaratır. Bir diğer konu da adalet ve meteoroloji, şaşırtıcı olabilir. Adalet ve meteoroloji arasındaki ilişki dediğimiz zaman örneğin Avustralya Meteoroloji Teşkilatı’nın yayınladığı makalede, belirli bir hava sıcaklığına ulaşıldığı zaman, konumuz yüksek sıcaklıklar olduğundan örnek veriyorum. Hava belirli bir sıcaklığa ulaştığında insanların psikolojik ve sosyolojik yapıları bozulduğu için asayiş olaylarının hat safhaya çıktığı belirtiliyor. Bu nedenle kolluk kuvvetleri o sıcaklığa ulaşınca bütün izinlerini iptal ediyorlar. Makalelerinde ki grafiklerine göre suçla ilgili belirli bir sıcaklıkla beraber suçlar da artmaya başlıyor. Çünkü insanlar artık psikolojik olarak dengelerini sağlayamıyorlar.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.