Cepten yiyoruz

Cepten yiyoruz

Buğrahan Kreş işletmecisi Ayşegül Durmaz Şahin, ailelerin ödeme yapmakta güçlük yaşadığını kaydederek, "Yaz dönemi olması nedeniyle işlerimiz azaldı. Artan maliyetler bizi zorluyor, aileler ödeme yapmakta güçlük çekiyor. Cepten yiyoruz" dedi.

Keçiören’de Buğrahan Gündüz Bakımevi müdürü Ayşegül Durmaz Şahin, artan fiyatların kazançlarını etkilediğini söyleyerek, “İşlerimiz yarı yarıya azaldı. Sürekli bir artış içerisindeyiz. Covid-19 virüsünden sonra içeriden yemeye başladık. Maliyetler kazancımızı karşılamıyor. Sürekli 4 rakamlı faturalar ödemek zorunda kalıyoruz. Bunun yanında aileler ödemelerde güçlük yaşıyor” dedi.

HER AİLEYE UYMUYOR

Artan zamlardan ve yaşanan pandemiden sonra kreş fiyatlarının her aileye uymadığını söyleyen Şahin, “Aileler kreş ücretini ödemeden de gidebiliyor. Borç bırakan oluyor. Bazı aileler de aksatsalar dahi birkaç gün içerisinde veya hafta içerisinde ödemelerini sağlıyor. Maliyetlerimiz maalesef her bütçeye uymuyor” şeklinde konuştu.

“VELİYE YANSITMADIK”

Şahin, “Burada sabah, öğle ve ikindi olmak üzere günde üç öğün yemek veriliyor. Market fiyatlarında pahalılığı hepimiz biliyoruz. Diğer kurumlar artan market fiyatlarını ek ücret olarak veliye yansıttılar fakat biz bunu aileye yansıtmadık kendimiz içeriden karşıladık. Bu durum da bizi çok yordu. Bu sebeple yeni dönem fiyatlarını bu yılı toparlayabilmek adına düzenledik” ifadelerini kullandı. 

processed-6b0addea-975f-4488-9706-9fd8808957b2_9zj1tsru.jpeg

YAZ DÖNEMİ DURGUN

“Veliler genellikle yaz dönemi tatile çıkıyor veya yıllık izinlerini kullanıyor” diyen Şahin, sözlerine şu şekilde devam etti; “Yaz döneminde iki üç aylık kısım durgun geçiyor. İşlerimizde azalma oluyor. Aileler genellikle yazın bir yerlere gidiyor veya babaanne, anneanne çocuklara bakıyor. O sebeple yazın çok talep olmuyor.  İki ay bu şekilde geçiyor, veliler çocuklarını yazın göndermiyor.”

ETKİLENEN ÇOCUK OLDU

Şahin, “Biz sürekli açık bir kurumuz. Asgari ücretin artmasıyla birçok iş yerinde işten çıkarılmalar meydana geldi. Bu durumda hem veliyi hem çocuğu etkiledi. Veli yeni bir iş bulana kadar çocuğunu kreşten almak zorunda kaldı” dedi. 

Buket Beslen/İLKSAYFA 

ÇOCUĞU DESTEKLEDİK

Pandemi sürecinden sonra gelen küçük yaş grubu çocukların hiçbir şey bilmediğini ve korktuklarını kaydeden Şahin, “Çocuk iki yıl bir evin içerisinde tek başına büyümüş. Çocuk yanına birisi geldiğinde ağlıyordu. Zamanla çocuk izin verdikçe iki ay kimisinde üç ay sonra bu olumsuzlukları aşmaya başladık. Parkta birincide kaymadı, hadi ikincide kayalım. Bak arkadaşına yetişelim gibi desteklemelerle halletmeye çalıştık. 

ÖNCELİK SEVGİ VE İLGİ

“Çocuklar burada önce sevgi ve ilgiyi, temel becerilerini, öz bakımlarını kendileri kazanıyor” diyen Şahin, “Bunların yanında toplu yaşamayı, kuralı öğreniyor. Bazı şeylerin yapma denildiğinde yapılmayacağını, kazadan tehlikeden nasıl korunması gerektiğini, birey olmayı öğreniyor. Aslında çocuk hayatın karşısında neler yapacağını, üç yaşından itibaren birey olmayı öğreniyor” sözlerini kullandı.

“AİLELERİN BEKLENTİLERİ ÇOK YÜKSEK”

Şahin, “Çocuklarla bir sıkıntımız yok fakat velilerin beklentileri çok yüksek. Evde yapamadıkları her şeyi bizim yapmamızı bekliyorlar. Çocuğu kapıya kadar elinde telefonla getirip ondan sonra kullanmasın deniliyor. Kendi yapamıyor, kolaya kaçıyor. Bizden yapmasını bekliyor. Veli tarafı biraz daha yoruyor diyebilirim” dedi. 

TELEFON VE TELEVİZYON YOK

Bakımevi içerisinde televizyon, telefon ve bilgisayar gibi teknolojik ürünlerin olmadığını belirten Şahin, bu ürünlerin olmamasından ötürü yaşadıklarını şöyle dile getirdi; “Mesela biz burada çocuğa sesleniyoruz bizi duymuyor fakat telefonun ışığını önünden geçirdiğimizde o ışığı takip edebiliyor. Çocuk uyarılmıyor ve bu sadece bizim burada önüne geçebileceğimiz bir şey değil. Çocuk evde ayrı okulda ayrı bir eğitim içerisinde. Aile çocuğun burada kazandıklarını evde unutturmamalı.”

TEMEL OLAN İSTİKRAR VE DÜZEN

Çocuğa sorumluluk aşılanması gerektiğinin altını çizen Şahin, küçük yaşlardan itibaren çocuğa sorumluluk verilmesi öz güveni artırdığını söyledi. Şahin, “Ailenin çocuğa yapabileceği düzeyde örneğin çiçek sulamak, dişlerini fırçalamak, kıyafetlerini değiştirmek gibi küçük şeyler çocuğun kişisel gelişimine katkı sağlıyor. Bizim burada çocuğa birey olduğunu öğretirken aile bunu desteklemezse tekrar başa dönmüş oluyoruz. Bu durum tamamen ailenin yaklaşımına bağlı. İstikrar ve düzen çok önemli. Sorumluluk bilinci aşılanmalı” ifadelerini kullandı. 

processed-be3486e1-fcca-42b1-846b-eb45de3fae50_knwy32o5.jpeg

EĞİTİM AİLEDE BAŞLAR OKULDA DEVAM EDER

Şahin, “Çocuk burada gördüklerini eve gidip televizyonun veya telefonun başına geçerek kaybediyor. Aileler bu konuda daha düzenli ve istikrarlı olmalı. Çocuk burada gördüklerini evde desteklemeli ki bir faydası olsun. Ama aileler bilinçsiz bir şekilde yaklaşıyor. Kurban bayramında olan 9 günlük tatil bile çocuğun gelişimini olumsuz etkiledi. Başa döndük” diye konuştu.

AİLELER ACELE ETMEMELİ

“Eğitim sadece harflerden, sayılardan ibaret değildir” ifadesini kullanan Şahin, “Çocuk birey olduğunu öğrenmeli, hayatı öğrenmesi çok daha önemli bir unsur. Çocuğun hayatı zaten belli bir yaştan sonra hep eğitimle geçecek. Her şeyi iç içe sokmanın, küçük yaşlardan itibaren çocuğa her şeyi bir anda yüklemeye çalışmanın bir anlamı yok. Her yaşta öğrenmesi gereken şeyleri öğrenerek ilerlesin. Yapması gereken her şeyi kendi yaş grubunda öğrensin. Erken veya geç gitmenin bir anlamı yok. Aileler acele etmemeli” şeklinde konuştu.

processed-a222aba6-fb54-48a2-baf1-3b8895cfdf20_j33aizn1.jpeg

AİLE BİLGİLENDİRİLİYOR

Şahin, çocuğun bakımevi içerisinde yaşadığı bir sorun varsa bunun anlaşıldığını vurgulayarak, “Çocuk yapmış olduğu resimlerle, oynattığı bebeklerle, yaptığı legolarla veya her zaman konuşurken o gün sessiz kalması, gözlerini kaçırması her şey bir etken olarak söylenebilir. Çocuk bunu bize gösteriyor. Çocuğun hal ve hareketlerinden yola çıkarak o gün ne olduysa veliye aynı gün içerisinde bilgi veriyoruz. Önemli görülen farklı bir husus olursa bakanlıkla da paylaşırız.”

REFERANSIMIZ GÜVEN

Şahin, konuşmasını şöyle sonlandırdı; "Biz 13 yıl boyunca tek bir reklam vermedik. Bizim reklamımız veli. Veli bizden memnun kalarak ayrıldığı için eşine dostuna söylüyor. Bizim burada en büyük artımız güven. Burada içeride olan öğrencilerimizin yarısı daha önce abisi ya da ablası bizde olan çocuklar. Yani veli daha önceden çocuğunu bize yollamış bir sorun yaşamamış ikinci çocukta da bizi tercih etmiş. Bin tane broşür dağıtırsınız bir kişi hakkınızda olumsuz bir şey söyler o broşürlerin hepsi çöp olur. İmaj çok önemli. Ama bir tane veli memnuniyeti dile getirdiği zaman tüm kapılar sana açılır.”
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.