Ankara'da gezilecek yerler
Her yıl kültürel yapısı, tarihi dokusu ile binlerce turiste ev sahipliği yapan Ankara’nın gezilip görülmesi gereken yerlerini sizler için derledik.
Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti olan Ankara, ülkemizin en büyük ve en yoğun nüfusuna sahip olan illerinden birisidir. Kültürel anlamda bakıldığında gerek müzeleri gerek park ve bahçeleri gerekse de turistik mekânlarıyla çok zengin bir alt yapısı bulunan Ankara’da gezilecek yerleri sizler için bir araya getirdik. İşte sonbaharda Ankara’da gezilecek yerler:
ANITKABİR
13 Ekim 1923 yılında Türkiye'nin başkenti ilan edilen Ankara, devletin kalbi olarak bilinen gri şehir, memur şehri olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye’de ulaşımın rahat olduğu illerden bir tanesi olan Ankara’da ilk olarak gezilip görülmesi gereken yer Anıttepe’de bulunan Anıtkabir’i ziyaret etmek olmalıdır. Çankaya’nın içerisinde ve şehrin tam merkez noktasında yer alan Anıtkabir, herkes tarafından ziyaret edilebilecek konuma sahiptir. Ankara denince ilk akla gelen yerlerden biri olmasının yanında başkentimizin de sembolüdür. Anıtkabir’in içerisinde hem Mustafa Kemal Atatürk’ün kabri hem de Atatürk’e ait eserlerin sergilendiği müzeler bulunmaktadır. Anıtkabir içerisindeki park alanındaki ağaçlardan, anıta giden Aslanlı Yol’daki aralıklı dizilen taşlara, aslanların sayısına, aslanlı yola çıkılan merdivenlerin sayısından heykellerin ifade ettiklerine kadar her birinin ayrı bir anlamı bulunmaktadır. Ankara’ya gelen her bireyin mutlaka listesine eklemesi gereken yerlerden bir tanesidir.
ANKARA KALESİ
Başkentimizin Altındağ İlçesi’nde yer alan Ankara Kalesi en çok ziyaret edilen yerler arasında gösterilmektedir. Türkiye’nin dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrayan Ankara Kalesi tarihi dokusunun göz önünde olmasıyla, farklı konsept mekanlarıyla, sokaklarıyla samimiyetin hissedildiği yerlerden bir tanesi. Ankara’yı ayağınızın altında gibi hissettirecek manzarasını kuş bakışı izleyerek fotoğraf çekilen vatandaşlar, Kaleiçi'nin eskiyi günümüze taşıyan sanat ve zanaatlarını fotoğraflayarak anı biriktiriyor. Her yıl binlerce turisti ağırlayarak Ankara’yı tanıtan, güzelliklerini ve tarihi dokusunu gösteren Ankara Kalesi, sonbaharda gezilecek yerlerin gözde isimlerinden.
HAMAMÖNÜ
Kale Mahallesi’nden aşağı doğru indiğinizde kolaylıkla bulabileceğiniz, Ankara evleriyle donatılmış, Hamamönü, gerek yerli halkı gerekse de turistlere tarihi görsel şölen sunuyor. Hediyelik eşyadan, kitapçıya, kitapçıdan eczaneye, konsept kafelerden yemek yeme alanlarına kadar hemen hemen her şeyi içerisinde barındıran Hamamönü, mini bir şehir olarak karşımıza çıkıyor. Sokağa girdiğinizde farklı ara sokaklarda, farklı gezdiğinizde içerisinde 2011 yılından bu yana hizmet veren Mehmet Akif Ersoy Evi ve aynı avlu içerisinde Muhsin Yazıcıoğlu’nun kabri bulunmaktadır. Ankara’ya gelip hoş ve kaliteli vakit geçirmek isteyenlerin tercih listesinde mutlaka yer almalıdır.
KUĞULU PARK
Ankara’da gezilip görülecek yerlerden bahsedildiğinde başkentliler için sembol haline gelen Kuğulu Park’tan söz etmemek olmazdı. Adından da anlaşıldığı gibi bu park kuğularıyla ünlü olan bir parktır. Ankara’nın Kavaklıdere semtinde bulunan Kuğulu Park, muhteşem tabiatı ve ev sahipliği yaptığı kuğuları ile şehir dışından gelenlerin mutlaka görmek istedikleri bir durak olmanın haricinde Ankaralıların da stres attıkları, şehir içinde orman havası soludukları bir noktadır. Özellikle sonbaharda ağaçlardan dökülen yapraklar ile görsel şölen sunan bu park herkesin görüp, anı defterine eklemesi gereken yerler arasında yer alıyor.
ULUCANLAR CEZAEVİ MÜZESİ
Ulucanlar Merkez Kapalı Cezaevi, Ulus tarihi kent merkezinin kıyısında, Ankara Kalesi’nin doğusunda bulunan bir tepe üzerinde yer alır. Ankara Kalesi’nden bakıldığında rahatlıkla görülmektedir. Burada şairler, gazeteciler, edebiyatçılar, dönemin siyasileri, ünlü kişilerin yattığı bilinirken Ulucanlar Cezaevi 2010 yılından bu yana müze olarak kullanılıyor. Müzeyi ziyaret edenler koğuşların, tecrit odalarının, zindanların yanı sıra burada yatan ünlü gazeteci, edebiyatçı ve siyasetçilerin kişisel eşyalarını da görme fırsatı yakalıyor. Aynı zamanda dönemi anlatan videoları izleme şansı elde ederken, seslendirmeler sayesinde dönemin koşullarını hissetme şansı elde ediliyor. "Hilton Koğuşu" olarak adlandırılan koğuşla birlikte çok sayıda idamın gerçekleştiği darağacının da yer aldığı müze, pazartesi hariç, 10.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ
1921 yılında kurulan Anadolu Medeniyetleri Müzesi Ulus’un At Pazarı semtinde yer alıyor. Ankara Kalesi’nin dış duvarının güneydoğu kıyısında yeni işlev verilerek düzenlenmiş iki Osmanlı binasından oluşmaktadır. Tarihi yapıları, köklü geçmişi ile bugünlere kadar uzanan Anadolu Medeniyetleri Müzesi 19 Nisan 1997 tarihinde İsviçre'nin Lozan kentinde 68 Müze arasında birinci seçilerek "Avrupa'da Yılın Müzesi" unvanını elde etmiştir. Bunların yanında Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Tarih Öncesi Çağlar'ın başı olarak kabul edilen Paleolitik Çağdan, Kalkolitik Çağa, Frig Krallığı’ndan Urartu Krallığı’na kadar birçok esere ev sahipliği yapmaktadır. Artvin’den Muğla’ya, Edirne’den Mersin’e ülkemizin dört bir yanından birçok eser Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde kronolojik olarak sergilenmektedir. Kendine özgü koleksiyonları ile dünyanın sayılı müzeleri arasında yer alan bu müze Ankara’yı ziyaret eden her bireyin şans vermesi gereken yerlerden bir tanesidir.
Buket Beslen/ İLKSAYFA-
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.