RAMAZAN ORUCUNA SAYGI KALMADI
Ramazan ayı toplum tarafından her geçen yıl daha az değer görüyor. Ankara’nın merkezi semtlerinde bulunan kafeler ve restoranlar hiç ramazan gelmemiş gibi dolu. Kızılay, Ulus, Sıhhiye ve Hamamönü gibi Ankara’nın merkezi yerlerinde oruç tutmayan vatandaşla
GAYRİMÜSLÜMLER DAHA SAYGILIYDI
Osmanlı döneminde gayrimüslimlerin bile oruca büyük saygı gösterdiğini hatırlatan Diyanet-Sen Teşkilatlanmadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hacıbey Özkan, “Oruç tutanlar ne kadar oruç tutmakta özgürse tutmayanlarda özgürdür ama bizim geçmişte Osmanlı geleneğinden kalma bir yaşantımız vardı. Dini inancı gereği oruç tutmayanlar, dini inancı gereği oruç tutanlara çok büyük saygı gösteriyordu. Hatta Ermeniler, Hıristiyanlar, Yahudiler bu anlamda çocuklarını “aman sakın Müslümanlar oruç tutuyor sakın onların çocuklarının veya büyüklerinin yanında yeme içmenizi açıktan yapmayın” diye Osmanlı’nın hoşgörüsüne onlarda hoş görüyle cevap veriyorlardı” dedi.
SAYGISIZ BİR ŞEKİLDE YİYİP, İÇMESİNLER
Ramazan ayı münasebetiyle ‘bir ay kapalıyız’ diye lokantaların, lokallerin,
kahvehanelerin camında takılı levhalar sayısı her geçen gün azalırken dışarıda yiyip, içenlerin sayısı artıyor. Dışarıda yiyip içenler için orucun bir önemi olmadığı gibi oruç tutanlara da saygıları yok. Oruç tutan vatandaşların bir çoğu oruç tutmayanlara yönelik “biz onlara zorla oruç tutsunlar demiyoruz ama karşımıza geçip saygısız bir şekilde yiyip, içmesinler” şeklinde sitemde bulunuyor.
UĞUR ÖĞÜT / HABERVAKTİM
Mübarek Ramazan ayı içinde olmamıza rağmen Başkent Ankara’nın merkezi semtlerinde sokak ortasında herkesin gözü önünde sigara ve su içenlerin yanı sıra, restoranların gündüz vakti dolup taşması dikkatlerden kaçmıyor. Özellikle Ankara’nın en merkezi yerleri olan Kızılay, Ulus, Sıhhiye ve Hamamönü’nde restoranların oruç tutmayan vatandaşlarla dolup taşması, durumun vahametini gözler önüne seriyor.
ORUÇ TUTANLARA SAYGILARI YOK
Ramazan ayı münasebetiyle ‘bir ay kapalıyız’ diye lokantaların, lokallerin, kahvehanelerin camında takılı levhaların sayısı her geçen gün azalırken dışarıda yiyip, içenlerin sayısı ise her sene artıyor. Dışarıda yiyip içenler için orucun bir önemi olmadığı gibi oruç tutanlara da saygıları yok. Oruç tutan vatandaşların birçoğu oruç tutmayanlara yönelik “biz onlara zorla oruç tutsunlar demiyoruz ama karşımıza geçip saygısız bir şekilde yiyip, içmesinler” şeklinde sitemde bulunuyor.
GAYRİMÜSLÜMLER ORUCA SAYGILIYDI
Osmanlı döneminde gayrimüslimlerin bile oruca büyük saygı gösterdiğini hatırlatan Diyanet-Sen Teşkilatlanmadan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hacıbey Özkan, “Oruç tutanlar ne kadar oruç tutmakta özgürse tutmayanlarda özgürdür ama bizim geçmişte Osmanlı geleneğinden kalma bir yaşantımız vardı. Dini inancı gereği oruç tutmayanlar, dini inancı gereği oruç tutanlara çok büyük saygı gösteriyordu. Hatta Ermeniler, Hıristiyanlar, Yahudiler bu anlamda çocuklarını “aman sakın Müslümanlar oruç tutuyor sakın onların çocuklarının veya büyüklerinin yanında yeme içmenizi açıktan yapmayın” diye Osmanlı’nın hoşgörüsüne onlarda hoş görüyle cevap veriyorlardı” dedi.
ASLINDA BU EĞİTİM MESELESİ
Oruca saygısızlığın temelinde eğitim eksikliğinin bulunduğunu belirten Hacıbey Özkan, “Karşılıklı olarak insanlar birbirlerinin inancına saygı göstermeli. Oruç tutmayan ulu orta yiyerek içerek karşısındaki insana bir saygısızlık yapıyor. Fakat gerilime neden olacak diyaloglardan kaçınmalıyız. “Sen neden yiyorsun” diyerek insanlarla çekişmeye girmemek gerekli. Aslında bu eğitim meselesi, aileden kaynaklı durumlarda ortaya çıkabiliyor” ifadeleri
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.