Kaygı internet bağımlılığını tetikliyor
Sınav öncesinde olduğu gibi sınav sonrasında da öğrencilerin kaygı seviyelerinde artış olduğunu söyleyen Klinik Psikolog Birgül Sena Mayda, “Umutsuzluk ve internet bağımlılığı arasında pozitif bir ilişki vardır.
Milyonlarca öğrenci uzun süreli çalışma temposunun ardından geçtiğimiz ay Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) girdi. Sınavın bitmesiyle öğrencilerin boşluk hissi yaşadığını belirten İstanbul Kent Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Klinik Psikolog Birgül Sena Mayda, “Kaygı dediğimiz zaman aslında belirsizlikten bahsederiz. Sınav öncesinde ‘Sınavım nasıl geçecek?’ sorusunu soran öğrenciler şimdi de ‘İstediğim üniversiteyi kazanabilecek miyim?’ diye soruyor. Soru değişiyor ancak belirsizlik aynı şekilde devam ediyor” ifadelerini kullandı.
KAYGI YANLIŞ KARARLAR ALDIRABİLİR
Kaygı seviyesinin artmasıyla kişinin yanlış kararlar verebileceğini belirten Mayda, “Genellikle sınav sonrasında öğrenciler sınavları iyi geçse bile kötü geçtiğini düşünebiliyorlar. Bu da bizim kaygı seviyemizin artmasıyla beraber felaketleştirme senaryoları kurmamıza neden oluyor. Genellikle en kötüyü hayal ederiz ya da akıl okuma dediğimiz bir bilişsel çarpıtmayı gerçekleştiririz. Örneğin; sınav sonrası ‘Babam o kadar emeğinin boşa gittiğini düşünüyor’ bir akıl okumadır. Biz sadece karşımızdaki kişinin ne düşündüğünü bildiğimizi zannediyoruz. Böylelikle düşüncelerle çok fazla uğraşmaya başlıyoruz. Olumsuzluk hissettiren düşünceler olduğu için biz bu sorulara cevap verdikçe kaygı seviyemiz daha da artıyor” diye konuştu.
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.