Gizlenmiş Bahçe Hamamönü
Gezimize Ankara’nın en popüler bölgelerinden bir tanesi olan Hamamönü’nden başlıyoruz. Ramazan ayında Başkent’in en çok ziyaret edilen yeri olarak bilinen Hamamönü hem manevi anlamda hem de maddi anlamda Ankaralılara birçok imkân sağlıyor. Her kesime hita
UĞUR ÖĞÜT
Ramazanın Ankara’da en keyifli geçtiği yerlerden biri olan Hamamönü manevi ortamının yanında her damağa hitap eden kafe ve restoranlarıyla da ön plana çıkıyor. İftar ve sahurlarda tercih edebileceğiniz mekânların yanı sıra evinizden getirdiğiniz yiyeceklerle de iftarınızı yapabilirsiniz.
HAMAMÖNÜ HERKESE HİTAP EDİYOR
Ankara’nın kasvetli ve bürokratik havasından kısa süreliğine de olsa uzaklaşmak ve farklı bir atmosferde nefes almak mı istiyorsunuz? Bunun için uzak yerlere gidecek zamanınız ya da imkânınız yok mu? O halde gideceğiniz yer: Hamamönü. Koca şehrin içine gizlenmiş ve uhdesinde Osmanlı çiçeklerini koklayabileceğiniz saklı bir bahçe Hamamönü. Hamamönü sokaklarında yürüdüğünüzde 19. yüzyıl Osmanlısında gezindiğinizi hissedersiniz. Türk mimarisinin yeniden hayat bulduğu restorasyon çalışmalarının başarısı sizi büyüler. Hamamönü, ismini, Oğuz beylerinden Karacabey'in yaptırdığı Karacabey hamamından almıştır. Zira bu bölge, halen faaliyet gösteren tarihi hamamın hemen önünde yer almaktadır. Özellikle Ramazan ayında bir başkadır Hamamönü sokakları. Çeşitli etkinlikler ve gösterilerle ailelerin eğlence mekanı olmaya aday. Temiz sokakları ve nezih ortamı bulunan Hamamönü’nde kadınların emek vererek yaptığı el işleri de büyük dikkat çekiyor. Altındağ Belediyesi tarafından Hamamönü’nde açılan El Ürünleri Pazarı ve Gıda Pazarı, birçok Altındağlı kadına iş olanağı sunuyor. El Ürünleri Pazarı ve Gıda Pazarı sayesinde kendi yaptıkları el emeği ürünleri ve yöresel yiyecekleri satma imkânı bulan kadınlar, hem kendi işlerinin patronu olmanın keyfini yaşıyor, hem de ev bütçesine katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşatıyor. Ayrıca Altındağ Belediyesi tarafından yapılan Sanat Sokağı da büyük ilgi görüyor. Sanat Sokağı sanatçılarına ait eserlerin yer aldığı ve birbirinden güzel sergilere ev sahipliği yapan bir mekân. Osmanlı sanatının yoğun yaşandığı Sanat Sokağı sanatseverler açısından çok önemli bir yere sahip.
ANKARA'YI EBEDİYEN BEKLEYEN TACEDDİN SULTAN
Ankara'nın birçok manevî bekçisi bulunmaktadır, bu bekçilerden biride Hacettepe'de Ankara'yı ebediyen bekleyen Taceddin Sultan’dır. Küçük bir caminin bulunduğu dergâhta aynı zamanda Taceddin Sultan ve oğlunun yattığı bir türbede var. Türbenin hemen altında Taceddin Sultan’ın ibadetlerini ve istiğfarını gerçekleştirdiği çile hane bulunuyor. Taceddin Dergâhı’nı her gün binlerce vatandaş ziyaret ediyor. Caminin bahçesinde Osmanlı’dan kalma çok sayıda tarihi mezarda bulunuyor.
Çilehanenin amacı
Manevi olgunluğu elde etmek üzere kırk gün süre ile insanlardan ayrılıp küçük bir çile odasında kalıp Allah’ı düşünmek, O’na ibadet etmek, O’nun isimlerini anmak, susmak, az yemek az içmek gibi uygulamalar büyük önem arz eder. Burada amaç zihnin Allah düşüncesi üzerinde yoğunlaşma yeteneği elde etmesidir. Bu uygulamanın temelinde Peygamber Efendimizin (SAV) peygamberlik gelmeden önce Hira mağarasında bir süre insanlardan uzak kalması, yine O’nun Ramazan ayının son on gününde itikâfa çekilmesi vardır.
YAZICIOĞLU NEDEN TACEDDİN DERGÂHI’NA DEFNEDİLDİ
BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu'nun beklenmedik ölümü halen tartışılıyor. Kaza mı yoksa suikast mıydı net bir şey söylemek imkansız. Kimilerine göre Yazıcıoğlu, hiç kullanmadığı helikopter konusunda zorla ikna edilmiş ve sorunlu olan bu araca binmesi sağlanmıştı. Kimine göreyse pilot önceden verilen ilaçlarla etkisiz hale getirilmiş, helikopterin düşmesi planlanmıştı. Kaza ihtimalini dillendiren ise az sayıda kişi var. Taceddin Dergahı, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Hacı Bayramı Veli'nin kurduğu Bayramiyye tarikatının bir kolu olan Celvetiler için yaptırılmıştı. Taceddin Dergahı, Celvetilerin olduğu kadar Nakşibend”ler için de önemli dergahlardan biridir. Muhsin Yazıcıoğlu, hayattayken ölümü halinde Taceddin Dergahı'na gömülmesini, eğer orası olmazsa Hacı Bayram Camii haziresine, orası da olmazsa Yazıcıoğlu Camii'ne defnedilmesini istemişti. Muhsin Yazıcıoğlu’nun mezarı Taceddin Dergah’ının hemen arkasında yer alıyor. Vefatı birçok kesimi üzüntüye boğan Yazıcıoğlu’nun mezarına dua etmek için çok sayıda ziyaretçi geliyor.
İSTİKLAL MARŞI’NIN YAZILDIĞI ZAMANA YOLCULUK
Mehmet Âkif Ersoy'un Kurtuluş Savaşı yıllarında Ankara'da ikamet ettiği ve İstiklâl Marşı başta olmak üzere çok sayıda şiirini yazdığı mekan Hamamönü’nde Taceddin Dergahı’nın hemen yanında yer alıyor. Evin önünde Milli Şairimizin çeşitli dönemlere ait fotoğrafları bulunuyor. Müze evin içinde ise Mehmet Akif Ersoy’un kişisel eşyalarının bulunduğu evde yatağı, şiirleri ve balmumundan yapılmış heykellerde var. Müze ev adeta sizi İstiklal Marşı’nın yazıldığı o zamanlara götürüyor. Vaktiyle Taceddin Dergâhı olan bu yapı, Taceddin Şeyhi tarafından savaş yıllarında Mehmet Akif'e tahsis edilmiş. Yapı 1949'da şehir meclisi kararı ile müze eve dönüştürülmüş ancak uzun yıllar harap durumda kalan ev 1982 yılında yeniden onarılmış ve 1984'te ziyarete açılmış. Pazartesi günleri ziyarete kapalı olan müze saat 10.00 la 17.00 arası ziyarete açık.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.