GEREKSİZ RADYOSYON TEHLİKE SAÇIYOR

SÜLEYMAN TOKER/HABERVAKTİM-

Radyasyon çalışanları, çalışma hayatları boyunca sürekli olarak, düşük radyasyon dozlarına maruz kalmaktadır. Radyasyon çalışanlarının bu şekilde maruz kaldıkları dozların etkileri hemen olmasa da yıllar sonra ortaya çıkabiliyor. Habervaktim’e konuşan Türkiye Medikal Radyoteknoloji Derneği Başkanı Barış Cavlı, “Hiçbir duyu organımızla hissedemediğimiz ancak özel olarak üretilmiş detektörler ile tespit edilebilen radyasyon, özel korunma önlemleri alınmadığı sürece zaman içinde radyasyon yanıkları, katarakt, kısırlık, kanser ve genetik bozukluklarına neden olmaktadır” dedi.

GEREKSİZ ALINAN HER DOZ KANSER RİSKİ

Ülkemizde radyoloji teknikerlerin çalışma saatleri Avrupa’daki radyoloji teknikleri ile aynı saat diliminde çalıştığı belirten Cavlı, “Buradaki asıl sorun çalışma saatleri değil. Gereksiz görüntüleme ile sıklıkla karşı karşıya kalmak buradaki en büyük sorun. Bu durum kısaca Avrupa'da bir teknikerin çektiği hasta sayısı 20-30 hasta 60 röntgen çekimine denk gelirken Türkiye'de bir teknikerin minimum 70-80 hasta iken 200-250 röntgen çekimine denk gelmektedir. Yapılan gereksiz istemler hastaların ve çalışanların dolayısıyla toplumun aldığı radyasyon dozunu da arttırmaktadır. Gereksiz alınan her radyasyon dozunun ise kanser riskini artırdığını unutmamalıyız” diye konuştu.

ÖNLEM ALINMAZSA HASTALIK KAÇINILMAZ

Özel korunma önlemleri alınmadığı sürece radyasyonun zaman içinde çeşitli hastalıklara ve genetik bozukluklarına neden olacağını vurgulayan Cavlı, “Hiçbir duyu organımızla hissedilmeyen, ancak özel olarak üretilmiş detektörler ile tespit edilebilen radyasyon, özel korunma önlemleri alınmadığı takdirde vücutta kanser gelişimi ve bu nedenle ölüme kadar varabilen ciddi yan etkileri olabilmektedir. Bu etkilerin başında radyasyon yanıkları, katarakt, kısırlık, kanser ve genetik bozukluklar gelmektedir” şeklinde konuştu.

ALAN DIŞI ÇALIŞMALAR İNSAN SAĞLIĞINI TEHLİKEYE ATIYOR

Alan dışı personelin tıbbi görüntüleme ünitelerinde çalıştırıldığı, tıbbi görüntüleme teknikeri olmayan hastane personeline, tıbbi görüntüleme ünitelerinde hastalara çekim yaptırıldığını aktaran Cavlı, “Bu durum özellikle Üniversite Hastaneleri ile Özel Sektör bünyesinde hizmet veren Radyoloji Ünitelerin de gördüğümüz ve sıklıkla bize şikâyet olarak yansıyan sorunlarımızdandır. Biz bu konuda 81 ilin Valiliklerine bu konu ile ilgili dilekçelerimizi gönderdik. Ancak yapılan denetlemeler de firmaların önceden haber alması ya da vardiya da bulunan alan dışı teknikerin denetleme sırasında dışarıya gönderilmesi ile denetlemelerden istediğimiz sonuçlar çıkmamaktadır. Biz dernek olarak sağlık denetçilerinin alan dışı çalışanların insan sağlığı ile oynadıklarını unutmamalarını denetleme sırasında özellikle kişilerin imza floru yada parmak izi kontrolünün yapılması gerektiğini son olaraktanvardiyadaki iş yükü ile çalışan personelin sayısının kontrolünü yapmalarını rica ediyoruz” ifadelerini kullandı.

HASTALIKLARI ENGELLEMEK ASIL HEDEFİMİZ

Erciyes Üniversitesi'nde gündeme gelen radyoloji çalışanların da sıklıkla rastlanan tiroid kanserinin meslek hastalığı sayılıp sayılmadığının net olmadığına vurgu yapan Cavlı, “Son çıkan haberlerden sonra birçok meslektaşımız yaşadıkları çeşitli kanser hastalıklarının radyasyon ile ilgisini öğrenmek istemişlerdir. Biz dernek olarak bu durumu araştırmak için üyelerimizden yaşadıkları hastalıkları bize bildirmelerini istiyoruz. Bu sayede hastalığa yakalanan kişilerin oluşturacağımız bilgi bankası ile hastalık haritalarını çıkartmayı amaçlıyoruz. Bildirilen hastalıkların meslek hastalıkları ilişkisini kurmak ya da araştırmak ve bunların takipçiliğini yapmak üzere bilimsel komisyon oluşturmaktayız. Bu komisyon ile meslek hastalığına yakalanmış kişilere yeterli desteği vermeyi planlıyoruz. Asıl amacımız hiçbir meslektaşımızın bu tarz kanser vb. hastalıklara yakalanmamalarını sağlamak ve hastalıkları engellemek asıl hedefimiz” dedi.