Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, "Hakikati savunmak çok hayati bir mücadeledir"

Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından dezenformasyonla mücadele ve yeni iletişim teknolojilerinin ele alındığı “Yerel Medya Çalıştayı" düzenlendi. İletişim Başkanlığının ev sahipliğinde düzenlenen çalıştaya İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, Basın İlan Kurumu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Edibe Sözen, Anadolu Yayıncılar Derneği Başkanı Sinan Burhan ile çok sayıda yerel ve ulusal basının temsilcisi katıldı. Çalıştay, üç ayrı oturumda gerçekleştirildi. 

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun yerel medyanın geçmişten bugüne ülke için her zaman kritik bir fonksiyonunun olduğunu ifade ederek, Milli Mücadele döneminde hem Anadolu insanının sesi hem de Anadolu'ya ses olan yerel medyanın, milletin yaktığı bağımsızlık ateşini büyüttüğünü söyledi.

“MEDYA DİNAMİK BİR ALAN”
Türkiye'nin demokratik serencamında da yerel medyanın yine önemli ve kritik bir rol üstlendiğini anlatan Altun, "İster yerel ister ulusal ölçekte olsun, yerli ve milli medya her daim önemli oldu. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 20 yılda her alanda ülkemizin katettiği ilerleme, ulusal medyada olduğu gibi, yerel medyadaki çeşitlilik ve büyümede de kendisini göstermiştir. Hiç kuşkusuz medya, dinamik bir alandır. Teknolojide yaşanan gelişim ve beraberinde ortaya çıkan dijital dönüşüm, medyada da hem üretim hem de tüketim boyutunda yansımalarını gösteriyor. Hatta teknoloji ve dijital gelişimin etkilerinin en fazla medya sektöründe görüldüğünü, hissedildiğini söyleyebiliriz" dedi. 

“DEZENFORMASYON BOMBARDIMANI YAŞANIYOR”
Altun, iletişim analizi yapanların uzunca bir süre enformasyon bombardımanından bahsettiklerini, bugün itibariyle artık dezenformasyon bombardımanıyla karşı karşıya olduklarını belirterek iletişim analizlerinin merkezinde ne yazık ki dezenformasyon bombardımanının olduğunu dile getirdi.

“DEZENFORMASYON TEHDİDİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Dezenformasyon bombardımanının hakikati tarif ettiği bir döneme geçildiğini anlatan Altun, "Bu dönemde hakikati savunmak, çok hayati bir anlam taşımaktadır. İçinde yaşadığımız post-truth, hakikat ötesi çağda, dijital mecraların da yaygınlaşmasıyla ölçeği ve boyutu genişleyen bir dezenformasyon tehdidiyle karşı karşıyayız. Bu tehdidin kamu güvenliğinden kişilik haklarına kadar geniş bir alanda etki potansiyeline sahip." diye konuştu.

“DEZENFORMASYON MİLLİ GÜVENLİK MESELESİDİR” 
Altun, Suriye'de zulüm düzeni son bulsun, vatanlarından, yurtlarından koparılan insanların yurtlarına barış gelsin, vatan hasretleri bitsin, toprakların salimen dönebilsinler diye uğraştıklarını dile getirdi. Göç konusuyla ilgili yerel medyaya önemli görevlerin düştüğünü ifade eden Altun, bu tablonun yakın şahidi olan illerdeki medya mensuplarının, Türkiye'nin farklı illerindeki misafirlerle vatandaşların entegrasyonu ve uyumunu en doğru şekilde anlatacak kişiler olduğunu belirtti. Fahrettin Altun, dezenformasyonun bir milli güvenlik meselesi, küresel bir güvenlik sorunu halini aldığına da dikkati çekti.

“DEZENFORMASYON PANDEMİYLE TEHLİKELİ HAL ALDI”
Basın İlan Kurumu (BİK) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Edibe Sözen ise dünyada yeni bir düzen kurulmaya başladığını belirterek dezenformasyon ve manipülasyonun her geçen gün arttığına dikkat çekti.  Pandemi ile birlikte dezenformasyonun tehlikeli ve maksatlı bir hal aldığına vurgu yapan Prof. Dr. Edibe Sözen, “Son günlerde özellikle ülkemizin gündemine oturan sığınmacılar ve göçmenler hakkında yayılan bilgiler çok tehlikeli bir dezenformasyon sürecini bize gösteriyor. Oysaki resmi bilgiler bize gerçekleri gösteriyor ama tehdit edici söylemler gündemimizi meşgul etti. Sosyal medyada bot hesaplar var ve bu hesaplar üzerinden nefret konuşmaları, hakikat dışı paylaşımlar, yasal olmayan verileri kullanma gibi süreçlere yönelik yasal düzenlemelerin hayata geçmesi bekleniyor” değerlendirmesinde bulundu. 

“YEREL MEDYAYI GÜÇLENDİRMEK GÖREVİMİZ”
Basın İlan Kurumu olarak dezenformasyonla ilgili mücadelenin tam merkezinde olduklarını belirten Sözen, şöyle devam etti: “Basın İlan Kurumu’nun milli güvenliğe ve ülke menfaatlerine aykırı yapanlara devlet desteği vermemek gibi iki temel ilkemiz var. Bunun dışında gerçekten mesleğini icra edenlere gereken desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Yerel medyayı güçlendirmek bizim görevimiz.”

OSMAN AKDOĞAN/İLKSAYFA