Çankaya'da 56 yıldır saat tamiri yapıyor

Çankaya'da 56 yıldır saat tamiri yapıyor

Çankaya’daki dükkânında 56 yıldır saat tamiri yapan 71 yaşındaki Mehmet Köktürk “Saat tamirciliği diğer meslek gruplarına göre gençlere daha zor geliyor. Onlar az emekle çok para kazanayım derdindeler. Bizim işimiz ince iş, zor iş” dedi.

Saat tamirciliğinin diğer meslek gruplarına göre gençlere daha zor geldiğini söyleyen Mehmet Köktürk “Gençlerimiz maalesef şu anda bir anda zengin olayım az emekle çok para kazanayım derdine düşmüş durumda. Bir an evvel bu kafa yapısından çıkıp kendilerine gelmeleri lazım. Bizim işimiz ince iş, zor iş. Sabır isteyen bir iş” ifadelerini kullandı.

basliksiz-1-005.jpg

“AİLEDE TEŞVİK GENÇLERDE SABIR YOK”

Yaptığı zanaatın sabır gerektiren bir iş olduğunu söyleyen Köktürk, “Şu anda eskisi gibi ne zanaatkar ne çırak kaldı. Yaptığımız iş bir yerde sabır işi. Gençlerde o sabır yok. Hemen öğrenilecek bir iş değil. Tamire gelmiş olan birçok saat var. Ancak yanımda eleman olmadığı için bazı işler tam zamanında yetişmiyor. Biz burada iş değil işçi ve çırak sıkıntısı yaşıyoruz. Burada ailenin de çocuğunu teşvik etmesi önemli. Ama maalesef biz o teşviki göremiyoruz. Herkes çocuğum okusun istiyor. Ortaokul çağını geçtikten sonra okumayan çocuk iki arada bir derede kalıyor. Yetişkinlik çağında da bu meslekte çıraklık yapmayı tercih etmiyor” şeklinde konuştu.

ara-005.jpg

“BİRDEN ZENGİN OLUNACAK BİR MESLEK DEĞİL”

Gençlerin meslek tercihinde parayı daha ön planda tuttuğunu da ifade eden Köktürk, “Bu meslek bir anda zengin olunacak bir meslek değil. Gençlerimiz şu anda bunu istiyorlar. Bunu isteyen gençler başka şeylerin arayışı içerisine giriyorlar. Biz eskiden mecburen de olsa bu işi öğrendik. Şu anda ailelerde maalesef o da yok. Kimse çocuğunu bir işte çalışması için teşvik etmiyor. Ya da çocuğuna söz geçiremiyor. Zanaatkar deseniz maalesef yok şu anda son kalan nesil biziz. Bizler de ömrünüzün yettiği yere kadar bu işi yapmaya çalışacağız” diye belirtti.

ara2-002.jpg

“İŞİN ZORLUĞUNA GÖRE DEĞİŞİYOR”

Saat tamiratının arızasına göre süresinin de değiştiğini söyleyen Köktürk, “Elimize gelen işe ve makinenin durumuna bağlı olarak tamirat süreleri de değişebiliyor. Kimi saatin tamiri sadece 15 dakikamı alırken bazı saatleri tamir etmem birkaç günü bile bulabiliyor. İçerisindeki makinenin duruma ve arızasına göre değişebiliyor. Bazı saatlerin tamamen iç aksamını söküp, silip ve geri takmam gerekiyor. İşte bu yüzden bu işe sabır işi diyoruz” ifadelerini kullandı.

ara3-001.jpg

“BÖYLE GİDERSE BU ZANAAT ÖLÜME MAHKÛM”

El işçiliği isteyen bütün zanaatlarda çıraklığın önemli olduğunu dile getiren Köktürk, “Eğer bir zanaatta alttan yeni çırak gelmiyorsa, o zanaat ölüme mahkûm demektir. Çırak yetiştirelim dediğimiz zaman ise haftalık az bulunuyor, iş beğenilmiyor.

ara3242.jpg

Nesilden nesle aktarılması gereken meslekler arasındadır bu iş. Çalışan kimse olmayınca ne olacak? Tabi ki unutulup gidecek ya da nadir rastlanır hale gelecek. Bugün gidelim en lüks saatçiye orada bir tamirat söz konusu değil. Yeri geliyor tamir için saatçilere verilen saatler, oradaki saatçi tarafından bize getiriliyor ve bu ürünleri yine biz tamir ediyoruz” şeklinde konuştu.

Sefa Üstüner/ www.gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.