Avcılar Yeni Sezon İçin Heyecanlı

Yenimahalle Genç Avcılar ve Atıcılar Spor Kulübü Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Cumartesi günü açılacak av sezonu öncesi bir araya geldi. Dernek üyeleri geçen yıl pandemiden dolayı avlanamadıklarını hatırlatarak, bu yıl heyecanlı olduklarını söyledi. Avcılığın en güzel yanının makam ve mevki gözetmeksizin, dağın başında bir tencereye kaşık sallamak olduğunu söyleyen üyeler, avcının doğanın bekçisi olduğunu söyledi.

PANDEMİDEN AVCILARDA ETKİLENDİ

Dernek Başkanı Şükrü Çulha, yaklaşık olarak 13 yıldır faal bir şekilde hizmet verdiklerini söyleyerek, doğal hayatı ve çevreyi en iyi koruyan kişilerin avcılar olduğunu hatırlattı. Derneğin 2 bin 700 üyesi olduğunu söyleyen Çulha, Kovid-19 salgınından avcılarından etkilendiğini kaydetti. 

CUMARTESİ GÜNÜ SEZON AÇILIYOR

Geçtiğimiz yıl kısıtlamalardan dolayı avlanmaya çıkamadıklarına dikkat çeken Çulha, “Geçtiğimiz yıl kısıtlamalardan dolayı avlanmaya çıkamadık. Bu sezon heyecanlıyız. Cumartesi günü bıldırcın, üveyik ve domuz avı ile sezon açılıyor. 16 Ekim’de ise tavşan, keklik, ördek avı açılıyor” bilgisini verdi.

AVCILIK ÜRÜNLERİ DE ZAMLANDI

Pandemi ile birlikte avcılık ürünlerinin zamlandığına dikkat çeken Çulha, ürünlerin dövize endeksli olduğu için fiyat artışı yaşadığını söyledi. Geçen yıl 40 ila 50 lira arasında satılan fişeklerin bu yıl 70-80 liraya kadar çıktığını vurgulayan Çulha, fiyat artışlarından avcıların olumsuz etkilendiğini vurguladı.

DOMUZ POPÜLASYONUNDA ARTIŞ VAR

Geçen yıl pandemi nedeniyle av yapılamadığını bu yüzden avlakların bol olabilme ihtimali olduğunu söyleyen Çulha, “Avlakları gezen arkadaşlarımız avların bol olduğunu söylüyor. Ama kuraklık olduğu için av hayvanları az da olabilir. Bunun yanı sıra domuz sayısında ciddi bir artış olduğunu biliyoruz. Beypazarı, Güdül, Kızılcahamam, Çamlıdere, Kalecik, Çubuk gibi ilçelerde domuz popülasyonu arttı.” dedi. 

KURAKLIK ETKİSİ GÖRÜLEBİLİR

Dernek Başkan Yardımcısı Hasan Güven ise bu yıl kuraklık yaşandığına dikkat çekerek, “Bu yıl kuraklık fazla oldu. Kuraklıkta fazla yavru yetişmez. O yüzden ben avların bol olduğunu düşünmüyorum. Yağış ne kadar bol olursa bazı hayvanlar o kadar çok oluyor. Son yıllarda domuz sayısında ciddi bir artış var. Ömrü boyunca hiç domuz görmeyen köylüler köylerinde domuz görmeye başladı. Bunun birçok nedeni var. Köyden kente göç en büyük etkenlerden birisi” ifadelerini kullandı.

KÖYLERDEN BÜYÜK TALEP VAR

Derneğin Halkla İlişkiler ve Yerel Yönetimler Genel Koordinatörü Hüseyin Ülker ise son dönemlerde domuz popülasyonunda ciddi bir artış yaşandığına dikkat çekerek, Türkiye’nin dört bir yanından köylülerden domuz avı için kendilerine talep geldiğini belirtti. Ülker, avcıların en iyi yanının sofrada birleşmek olduğunu söyleyerek, avcının doğanın koruyucusu olduğunu hatırlattı.

“AYNI TENCEREYE KAŞIK SALLAMAK”

Dernek Üyesi Merkez Valisi Şerif Yılmaz ise uzun yıllardır av yaptığını vurgulayarak, doğa ile baş başa kalmanın huzurunu hiçbir yerde bulamadıklarını ifade etti. Yılmaz, “Avcılığın en güzel yanı makam, mevki gözetmeksizin, dağın başında bir tencereye kaşık sallamaktır. Hiçbir ayrım gözetmeksizin aynı demlikten çay içersiniz, aynı ortamda oturur sohbet edersiniz. Bu bir namazda safta olur, birde avda olur.” 

“AVCI, DOĞANIN BEKÇİSİDİR”

“Kimse kimsenin siyasi görüşünü dahi bilmez. İşimiz avdır, oradaki ortamdır. En güzel yanı kurulan güzel dostluklardır. Avcı doğaya sahip çıkan, koruyan kollayan, doğanın bekçileridir. Çünkü avcıların yaşam alanı doğadır. Burada esas olan devletin izin verdiği sınırlar çerçevesinde avcılık yapmaktır. Kaçak avcılığın önüne geçmek için hepimiz mücadele etmeliyiz. Nizami kurallar dışına çıkılmasına izin vermemeliyiz” şeklinde konuştu.

Emrah Özcan/İLKSAYFA