Ankara’daki ‘Beyaz Karanfiller’ artık solmayacak

Kendisinin de engelli bir oğlu olduğunu belirten Koç, bir yurtdışı görevlendirmesinde oğlunun orada belirli bir süre eğitim gördüğünü, daha sonrasında oradaki tesisleri gezip incelediğini belirterek, ‘’Buna benzer tesislerin Türkiye’de de kurulabileceğini öngördüm ve Türkiye’ye döner dönmez bunun üzerine çalışmalara başladım. Emekliliğimden sonra kendimi buna adadım’’ dedi.

‘’YURTDIŞINDAN DÖNDÜĞÜMDE KENDİME SÖZ VERDİM’’

Aynı zamanda emekli bir öğretmen olan Koç, ‘’ 1983 yılında sınavları kazanarak yurt dışında özel bir görevlendirmeye gittim. Zihinsel engelli olan oğlumu da yanımda götürdüm. Bir zihinsel engelli babası olarak oradaki imkân ve alt yapıya hayran kaldım. Orada kendi kendime bir söz verdim, buraları görmek her engelli ailesine nasip olmaz, emekli olunca hayatımın geri kalanını buna adayacağım ve bu tarz tesislerin kurulması için çaba sarf edeceğim dedim. Emekli olduktan sonra Batıkent’e yerleştim. Dönemin şartlarında gördüm ki burada zihinsel engelli çocuklarımızın eğitim görebileceği ve rehabilite edileceği bir tesis bile yok. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay’ın ‘’sekiz yıllık kesintisiz eğitim’’ projesinin startını vermeye geldiğinde 18 engelli birey ailesi toplanıp yanına gittik ve bize bir arsa tahsis etmelerini istedik. Basılı ve görsel medyaya çıktık haber olduk. Daha sonrasında olaylar gelişti ve bize bir arsa tahsis ettiler ve 1998 senesinde açılışımıza Bakan Uluğbay, bizzat teşrif ettiler.

‘’BEYAZ KARANFİLLER SOLMASIN PROJESİ HEDEFİNE ULAŞTI’’

Başardıkları en büyük projenin ‘’Beyaz Karanfiller Yaşam Merkezi’’ projesi olduğunu söyleyen Koç, ‘’Temel atma töreniyle beraber projemizin başlangıcını 2004 yılında verdik. Derneğimizin çabalarıyla, birçok insanın da yaptığı fedakârlıklarla Beyaz Karanfiller Yaşam Merkezi’nin temelini attık. Hiçbir mimar ve mühendis proje çizimlerimizden bir kuruş dahi almadı. Yapı denetim firması iskân aşamasında kestiği faturanın ücretini dahi talep etmedi. Nerelerden yardım bulabiliriz diye kapı kapı dolaştık projemizi çeşitli yerlerde anlattık. Dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in yanına kadar çıktık bir katın demirini DİB karşıladı. Projemize destek için yurtdışında 1700 derneğe yazı yazdık. Tanıtım broşürü ve CD yolladık. Fakat yurtdışından beklediğimiz desteği göremedik. Sadece 33 dernekten toplamda bir katın demir masraflarını karşılayacak kadar para gönderildi. Mevcut proje şu anda özel bir firma tarafından işletiliyor. Şu anda 102 ağır engelli vatandaşımız orada hizmet alıyor ve 44 kişi ise buradan evine ekmek götürüyor‘’ ifadelerini kullandı.

‘’DERNEK OLARAK 29 FARKLI PROJE ÜRETTİK’’

Son 6-7 yıl içerisinde 29 farklı proje ürettiklerini belirten Koç, ‘’Biz bu 29 projenin 29’unu da onaylattık ve başarı ile uygulamaya koyduk. Çeşitli İŞKUR projeleriyle bunları destekledik. Sabun yapımı, ahşap boyama, takı tasarımı, hamur bebek yapımı gibi hafif ve orta engellilerin yapabileceği çeşitli projelere imza attık. Şu anda bu ofisimizde 10 zihinsel engelliyle beraber galoş üretimi yapıyoruz. Birlikte vakit geçiriyorlar ve eve hapsolmayıp sosyalleşiyorlar hem de belirli bir miktar ücret alıyorlar’’ dedi.

HAK TEMELLİ ÇALIŞMALAR DA YAPIYORUZ

Zihinsel engellilerin ‘’Sosyal Devlet Kavramı’’ dışında kaldığını belirten Koç, ‘’Derneğimizin kurulduğu günden bugüne bütün ilgili bütün bakanlarla görüşme sağladık fakat bazı noktalarda pek mesafe kat edemedik. Bir engelli bireyin geliri asgari ücretin, üçte birinden az ise belirli bir maaş alıyorduk. Fakat 2013 senesinde değişen yasayla beraber ailenin gelir durumuna bakarak bu maaş bağlanır oldu. On binlerce zihinsel engelli bu konuda mağdur oldu. Bursa’da bu durumdan mağdur olan bir aile dava açıyor ve açtığı davayı kazanıyor. Bizler de bu davayı emsal gösterip tekrardan mahkemeye başvuracağız’’ diye belirtti.

Sefa Üstüner / www.gazeteilksayfa.com