Vekam geliştirdi: Onlarca grup katıldı

Ankara Bağ Evi’ne düzenlen geziler üç ayrı oturumdan oluşuyor. Öğrenciler ile başlangıçta bir tanışma seansı yapılıyor. Atmosfere uyum sağlanması için bu kısma büyük önem atfediliyor.

Ardından Bağ Evi’nin içi geziliyor. Burada Eğitimci Müze Uzmanı Özge Ulaş Ay konuklara refakat ediyor. Bağ Evi ile ilgili ayrıntılı bir sunum gerçekleştiriliyor.

Son bölümde ise ‘müze sepeti’ adlı bir oyun oynanıyor. Önceki bölümlerde öğrenilen bilgiler bu bölümde yaratıcı dramalar ile pekiştiriliyor.

25 kişilik öğrenci kafileleriyle yapılan etkinliğe ilgi büyük. Şimdiden 5 farklı grup gezi için randevu bekliyor.

GEZİLER DEVAM EDECEK

Gezi programlarına liderlik eden Özge Ulaş Ay gazetemize konuştu. Ay, “Program ile okul dışı öğrenme alanları oluşturmak istedik. Çocuklarla samimi bir iletişim kuruyoruz. Öğretmen-öğrenci yapısından daha farklı” dedi.

Çocuklara kültür sanat alanında farklı şeyler göstermek istediklerini ifade eden Ay şöyle devam etti:
“Mayıs ayından itibaren 20’ye yakın grup ağırladık. 5 grup için planlama yapıldı, gelecekler. Çocukların buradaki atmosferi görmesi önemli. Gezi sırasında ilk önce mimariyi anlatıyorum. Sonraki adımda koleksiyonlardan bahsediyorum. En sonda koleksiyonlardaki parçaları detaylı bir şekilde işliyorum. Kapsamlı bir geziden bahsediyoruz. Bağ evinin içinde geçirdiğimiz süre 1 saati buluyor”

BÖLGEDE TEK

Ankara’daki bağ evlerinin şehrin tarihi için önemli olduğunu vurgulayan Ay, “Geleneksel Türk evi tipinde yapılmış bir bağ evi, kent belleği anlamında çok kıymetli. İkinci derecede korunması gereken bir kültür varlığı burası. Etkinliği öğrenciler ile yapmak ayrıca değerli. Ankara Bağ Evi Keçiören çevresinde yaşayan tek örnek diyebiliriz” şeklinde konuştu.

BAĞ EVİ KOLEKSİYONLARI

Tarihi yapı, Semahat - Nusret Arsel Bakır Koleksiyonu ve Kese Koleksiyonu ile beraber 800’ün üzerinde kültür varlığına ev sahipliği yapıyor.

Ankara Bağ Evi’nde bulunan eserlerin büyük bir kısmı madeni, cam, tekstil, halı ve kilim, seramik malzeme gruplarında, 18. yüzyıldan 20. yüzyıl ortasına kadar tarihlendirilen eserlerden oluşuyor.

RESTORASYON SÜRECİ

Ali Gedikoğlu bağı olarak da bilinen Ankara Bağ Evi, Vehbi Koç’un teyzesinin eşi olan Ali Gedikoğlu’nun vefatından sonra, Vehbi Koç tarafından satın alınmış ve kendisinden en büyük kızı Semahat Arsel’e intikal etmiştir.

2006 yılında Semahat Arsel’in girişimleriyle restore edilen Ankara Bağ Evi, Osmanlı döneminden Cumhuriyet’e geçiş döneminin bağ evi yaşantısını yansıtan bir anlayışla döşenerek, 2007 yılında Vehbi Koç Vakfı’na devredilmiş ve sembolik bir Ankara evi olarak hizmete girmiştir.

Göktürk Yılmaz - Mikail Karaman / www.gazeteilksayfa.com