Unutulan tatlar yeniden sofralarda

Unutulan tatlar yeniden sofralarda

TAŞPAKON Yönetim Kurulu Üyesi Şef Aşçı Serkan Dursun, binlerce yemek çeşidine sahip Anadolu mutfağında unutulmaya yüz tutmuş yemeklerin olduğunu, bu yemekleri yeniden sofraya taşımaya çalıştıklarını söyledi.

Chefs Art Academy Yönetim Kurulu Başkanı, Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu (TAŞPAKON) Yönetim Kurulu Üyesi, Metropolitan Hotels Mutfak Koordinatörü Serkan Dursun, dünya mutfakları arasında Türk mutfağının yeri, yurtdışındaki insanların Türk mutfağına bakış açısı ve unutulmaya yüz tutmuş yemeklerimiz başta olmak üzere birçok konuda gazetemize çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

MUTFAK KONUSUNDA SADECE HATAY’IN, GAZİANTEP’İN TIRNAĞI OLAMAZLAR 

aside.jpg

20 yıllık Şef Aşçı Serkan Dursun, dünya mutfakları arasında Türk mutfağının ayrı bir önemi olduğunu belirterek, “Dünyadaki diğer mutfaklara göre en zengin, en lezzetli mutfak bizde. Dünya mutfakları arasında İtalyan, Fransız, Uzakdoğu mutfakları şimdi reklamlarla birlikte İspanya mutfağı popüler. Bu saydığımız mutfakların başarısı, reklam konusunda çok iyi olmaları. Ancak bu saydığımız ülkelerin yemeklerini toplasak bizim bir Hatay mutfağımız, bir Gaziantep mutfağımız etmez.  Sadece Hatay’da 550 tane reçeteli yemek var.  Bu saydığımız ülkelerin hepsi, yemeklerini bir araya getirse 550 tane çeşit yemek çıkaramaz” dedi.   

TÜRK YEMEKLERİNDEKİ LEZZET NEREDEN GELİYOR?

kedibatmaz.png

Dünya mutfağı ile Türk mutfağı arasındaki lezzet farkının nereden geldiğiyle ilgili bilgi veren Bolu Mengenli Şef Aşçı Dursun, “Dünya mutfağındaki yemekler pişirildikten sonra sos yemeğe katılır; ancak bizim yemeklerimiz sosun içinde pişer. Onun için bizim yemeklerimizdeki lezzet buradan gelir.  Dünya mutfaklarında bizim gibi yemek pişireni pek bulamazsınız. Dünya mutfağında genelde yemek pişer sosu üzerine verilir. Bunların hepsini üretiyorsun sonra iş reklam, satış ve sunuma geliyor. Biz lezzet ve içerik olarak zenginiz ama reklam konusunda maalesef pek iyi değiliz” diye konuştu. 

YABANCI ŞEFLER BİZİM YERİMİZE YAKINIYOR 

ollugun-koru.jpg

Meslek kariyeri boyunca, pek çok dünya mutfağında çalıştığını çok sayıda ülkeye gittiğini ve yabancı şef aşçılarla birlikte organizasyonlara imza attığını kaydeden Dursun, bizim yemeklerimize karşı yurtdışındaki insanların bakış açısı ile ilgili bilgi vererek şunları söyledi: “Yurtdışından gelen insanların bizim yemeklerimizi yiyip de ben hayran kalmadığı bir günü hatırlamıyorum. Yabancılar; ‘sizin bu kadar zengin mutfağınız var, bu kadar lezzetli ürünleriniz var siz niye kendi ülkenizde kendi yemeklerinizi yapmıyorsunuz” diyor. Çünkü bizim aşçılarımız kendi mutfağımız konusunda değil dünya mutfakları konusunda kendini geliştirmeye çalışıyor. Ben şuna şahit oldum. Yabancı şefler: ‘Bizim yabancı mutfakları yapacak ustaya ihtiyacımız yok ki. Bizim Türk mutfağını yapacak ustalara ihtiyacımız var; ama sizde de çok farklı bir algı var. Kendi mutfağınızı öğrenmeden dünya mutfaklarını öğrenmeye kalkıyorsunuz ve öğreniyorsunuz; ancak kendi mutfağınızda zayıf kalıyorsunuz. İtalyan gibi makarna yapıyorsunuz ama Türk gibi erişte kesemiyorsunuz. Oysaki biz sizin yemeklerinizi yemekten büyük haz alıyoruz; ama siz bizim sizin mutfağınıza verdiğimiz değeri siz kendi mutfağınıza vermiyorsunuz’ diye bizim yerimize yakınıyorlar.”

TÜRK YEMEKLERİNİ KENDİLERİNE MAL EDİYORLAR  

Yabancıların bizim mutfağımıza aşırı düşkün olduğunu; ancak tanıtımdan dolayı bu zenginliği yeteri kadar değerlendiremediğimizi belirten Dursun, “Yurtdışındaki insanlar bizim mutfağımıza aşırı düşkünler. Bizde et desen etin hası var. Neredeyse etsiz yemeğimiz yok yemeklerimizde. Sebze, balık yemek isteseler Ege’den Karadeniz’e say say bitiremezsin. Hamur işi desen ayrı bir zenginlik. Türkiye’ye gelenler bizim mutfağımız karşısında şaşırıyorlar. Yurtdışındaki ustalar ‘bu yemekler bizim olsa biz neler yaparız’ diyorlar. Şu durum var bizim bazı yemeklerimizi yabancı şef aşçılar bizar değiştirip ve kendi soslarını kullanıp kendi mutfaklarına mal ediyorlar” şeklinde konuştu. 

ZENGİN MUTFAĞA REKLAM DA ŞART…

Dünyada etle yaptığı şovlarla bir fenomen haline gelen Nusret’in Türk mutfağına reklam konusunda büyük bir katkı sağladığını kaydeden Dursun, “Bizim mesleğimizin bir şov modeli var. İstediğiniz kadar zengin mutfağınız olsun onu pazarlayamadıkça bir yanı eksik kalıyor. Bunun için Nusret hem mesleki anlamda hem de reklam anlamında çok iyi. Para verilip de yaptırılamayacak reklamı yaptı” ifadelerini kullandı.  

UNUTULAN YEMEKLER GÜN YÜZÜNE ÇIKARILIYOR

Türk mutfağında eşsiz lezzette binlerce yemek bulunduğunu bunun yanı sıra unutulmaya yüz tutmuş yemeklerimizin de olduğunu belirten Şef Aşçı Serken Dursun, “ TAŞPAKON olarak ülke genelinde yöresel yemek yarışmaları düzenliyoruz. Bu yarışmalarda bizim bile bilmediğimiz yeni yemekler ortaya çıkıyor ve çok şaşırıyoruz. Bu yemekler unutulmaya yüz tutmuş yemeklerdir. Bu yemekleri yapan hanımlara yemekle ilgili bilgi sorduğumuzda,  ‘bu yemekleri  benim babaannem, ananem yapardı, onlardan öğrendim’ diyor. Biz bu yemekleri hemen reçetelemeye ve tekrardan gün yüzüne çıkarmaya çalışıyoruz. Gerçekten bilinenden daha fazla enfes yemeklerimizin olduğuna biz de şahit oluyoruz. Aklıma gelen o yemeklerin ve tatlıların bazıları şöyle: Düğü çorbası, Çullama, Borani, Kedi batmaz, Aside, Keşgah, Halışka, Öllüğün körü” dedi.

Osman AKDOĞAN/HABERVAKTİM
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.