"Ulus’ta yapılabilecek bir şehir müzesini olumlu buluyorum"

Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi geçtiğimiz gün Ulus’un turizmine katkıda bulunabilecek önemli bir karar aldı. Ulus Işıklar Caddesi’nde bulunan Cumhuriyet döneminde inşa edilmiş Erzurumlu Nafiz Bey Apartmanı’nın restorasyonuyla beraber Kent Müzesi haline getirilmesinin araştırılmasına karar verildi. Alınan bu kararı ve bölgenin tarihini sorduğumuz ‘Ömrüm Ankara’ kitabının yazarı, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şeref Başkanı Mehmet Doğan gazetemizin sorularını yanıtladı. O bölgenin Başkent’in önemli mimari yapılarını barındırdığını belirten Doğan, “Eğer bir şehir müzesi yapılacaksa olumlu” dedi. Doğan, ayrıca Ulus’ta bazı binaların yıkılıp yıkılmayacağı belirsizliğinin sona erdirilerek bir karara varılması gerektiğinin altını çizdi. 

CUMHURİYET’İN İLK İSKAN EDİLEN NOKTALARINDAN İYİ YAPILARA SAHİP BİR YER 

Başkent’in tarihi dendiğinde önde gelen isimlerden olan ve bölgenin tarihi hakkında bilgi veren Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şeref Başkanı Mehmet Doğan, “Bölge Başkent’in ilk zengin muhiti diyebiliriz. 1’inci Dünya Savaşı devam ederken hisar surlarının dibinden itibaren şimdiki Anafartalar Caddesi’ne kadar hepsi yanmış. Mimari olarak eski Ankara evlerinin daha gösterişli hallerinin bulunduğu bir yer burası. Bu bölge tamamen yanıyor ve bir müddet boş kalıyor. Sonrasında bugün kemerli yapılara sahip dönemine göre önemli mimari değerler taşıyan apartmanlar yapılıyor. Işıklar Caddesi, Anafartalar, Cumhuriyet’in ilk yıllarında ilk iskan edilen yerler. O dönemde Ankara’nın nüfusu 100 bini geçmiş durumda. Bahsettiğimiz yerler ise, Meclis’e Başbakanlığa yakın, yürüme mesafesinde olan noktalar. Genellikle burada yaşayanlar devlet dairesinde çalışanlar, bürokratlar. Tabi hepsi olmasa da o dönem için iyi binalar yapıldı. Cumhuriyet’ten sonra yurt dışından gelen mimarların yaptığı binalar. Genellikle bizim eski mimarimizin özelliklerini taşıyor. Kubbeli, kemerli yapıları var. Buranın haricinde birkaç tane de Hacı Bayram’da da vardır bu binalardan” dedi. 

ETNOGRAFİK MALZEMELER BAKIR, AHŞAP, KIYAFET TOPLANABİLİR 

Araştırmaya konu olan binanın Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ne yakın olmasının bir avantaj olduğunu ifade eden Doğan, “Dünyanın önemli müzelerinden biri olan Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ne yakın noktada bulunuyor. Müze ciddi bir çekim merkezi. Oraya ciddi turist çekiyor. Tabi buraya yakın bir yerde eğer şehir müzesi yapılacaksa güzel. Ankara kültürüne dair etnografik malzeme toplanabilir. Bakır, ahşap ve kılık kıyafetler derlenebilir. Resim takviyesi ile müzeye dönüştürülebilir” şeklinde konuştu.  

ANKARA’NIN REKLAMINI İYİ YAPMAK LAZIM

Başkent’in tanıtımı konusunda zayıf olunduğuna dikkat çeken Doğan, “Ankara’ya gelenler Ankara’yı görme konusunda istekli olmuyorlar. Çünkü Ankara’nın reklamı yok. ‘Burada ne göreceğiz?’ deniyor. Ankara’nın aslında Osmanlı’dan kalan Selçuklu’dan kalan önemli eserleri var. Cumhuriyetin ilk yıllarındaki yapılar ilgi çekici. Ankara’nın ek olarak sivil mimarisi de zengin. Şehrin görülecek, gezilecek yerleri ile ilgili bir çalışma yapılmalı. Ankara’nın binaları mimari itibariyle bir dönemi yansıtıyor, bugün halen kullanılıyor fonksiyonları var denilerek anlatılmalıdır” ifadelerine yer verdi.  

İKİRCİKLİ DURUM SONA ERDİRİLMELİ 

Ulus’un şu anki durumunu değerlendiren Doğan, belirsizliğe son verilmesi ve alınan kararların uygulanması gerektiğini ifade etti. Doğan, Ulus’ta Başkentlilerin rahatça oturup kalkacağı mekanlar inşa edilmesi gerektiğinin de altını çizerek, “Bölgenin bütün olarak ele alınması lazım. Ulus’un merkezinde yapılar yıkılacak dendi. Çarşıların dışı dökülüyor. Orada yıkılacak denen binalar Anafartalar, Gençlik Spor Bakanlığı binası, yanında bulunan çarşı. Bunlar yıkılacak mı? Esnaf ne zaman yıkılacağını bilmiyoruz diyor. İkircikli bir konumda. Artık bir karar verilmeli, bölge bütünüyle ele alınmalı. Ulus Hali, Suluhan, Hacı Bayram bütünüyle ele alınmalı. Eski mimari rahatsız edilmeden insanların daha rahat oturup kalkacağı mekanlar inşa edilmeli” sözlerine yer verdi. 

Erkal Erdoğan//İLKSAYFA

Gazeteilksayfa.com