Tezgah başında geçen bir ömür

Tekstil sektörünün gelişmesiyle birlikte örücülük unutulan meslekler arasına girdi. Örücü ustası Arif Güngör, 62 yıldır Ankara'da örücülük yapıyor. Örücülük mesleği, kumaşların yıpranmış, yanık veya yırtık kısımlarının o kıyafetten alınan ipliklerle el işçiliği ile büyük bir özenle dokunarak eski haline getirilmesi işlemine deniliyor.
Örücü Arif Güngör,  bir yere takılarak delinmiş yırtılmış ya da sigara ile yanmış ve güve yeniği yüzünden delinmiş kıyafetleri yarım asrı aşan bir süredir büyük bir ustalıkla örüyor.

YOĞUN ÇABA HARCADIM
1937 yılında Ankara’nın Beypazarı ilçesinde dünyaya gelen Örücü Arif Güngör, mesleğe 1954 yılında Ulus'ta Örücü Yusuf Örer’in yanında başladığını anlatarak şunları söyledi:

"İlkokulu bitirdikten sonra Ankara'ya geldim. Ankara'da çıraklık yaparak çeşitli mesleklerde çalıştım. Elektrik, matbaa ve temizleyicide çalıştım. Son olarak örücülük mesleğini tercih ettim örücülük mesleğinde çalışmaya karar verdim. Tabi mesleğimde başarılı olmak için özverili bir şekilde yoğun çaba harcadım. Örücüler eleman yetiştirmek istemiyorlardı. Temizleyicide çalışırken oradaki bir arkadaşa vardı. Elinden geldiğince örücülük yapıyordu. Bende ilk olarak örücülüğü ondan gördüm ve bende yapmaya çalıştım. Hiç unutamıyorum. Elime bir pantolon aldım defalarca yapmaya çalıştım."

ÖRÜCÜLER ELEMAN YETİŞTİRMEK İSTEMİYORDU
Zamanla başarılı işler yaptığını dile getiren Güngör, "Bir şeyler yapmaya başladım. Şöyle söyleyelim müşteriye teslim edilecek şekilde yapabiliyordum. Tabi her kumaşı her sorunu çözemiyordum. Ben bundan yola çıkarak. Bir örücü ustasına çırak değil de kalfa olarak iş başvurunda bulundum. Tabi usta şaşırdı meslekte eleman yetişmediği için bana sen nerde yetiştin dedi.

Çünkü kalfa meslekte bulunmuyordu. Ustanın da bir elemanı asker gitmişti. Onlarında eleman ihtiyacı vardı. Bana bazı işler verdi denemek için bende yaptım. Bu şekilde kalfa olarak işe başladım. Yanında işe başladığım usta Ankara'nın ilk örücülerinden Yusuf Örer’di çok değerli bir insandı." dedi.

İSMET İNÖNÜ İLE ANLAŞAMADIK
Mesleğini çok sevdiğini bunun içinde başarılı olduğunu ifade eden Güngör," Yaptığım işleri keyif alarak yaptım. Mesleğe birçok eleman yetiştirdim. Birçok politikacının işlerini yattım. Cumhurbaşkanı, başbakan düzeyinde. Milletvekillerinden de gelenler oldu hali hazırda da işlerini  yapmaya devam ediyorum. Bizlere tabi değerli kumaşlar geliyor. İsmet İnönü ile yaşadığım bir anımda var Ulus'ta çalışırken eşinin elbisesini getirmişti. Ben 25 lira istedim. Onlar 17,5 lira verdi anlaşamadık. İşlerini yapmak nasip olmadı." diye konuştu. 

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN İŞLERİNİ YAPTIM
Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan ve birçok politikacının işlerini de yaptığını söyleyen Güngör, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan'ın başbakanken pantolon ve ceketini yapmıştık. 11.Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün ve eşini işlerini yaptım. Merhum Celal Bayar, Adnan Menderes ve Tuğrul Türkeş'in işlerini de yapmak nasip oldu. Özellikle merhum Süleyman Demirel ve Turgut Özal'ın çok işini yaptım." ifadelerini kullandı.

GENÇLER KISA YOLDAN PARA KAZANMAK İSTİYOR
İnsanların örücülük diye bir mesleğin olduğunu bilmediğini vurgulayan Güngör, "İstanbul, Ankara ve İzmir'in dışındaki illerde hiç bilinmez. Mesleğe 8 tane usta yetiştirdim. Bunların çoğu dükkan açtılar oldukça verimli güzel işler yapıyorlar. Bununla da gurur duyuyorum. Örücülük mesleği bitmez çünkü insanların kıyafetleri temel ihtiyaçları, ufak bir sigara yanığı var diye atmazlar.

Bir şekilde devam eder ama belki eskisi kadar kaliteli ustalar bulunmaz. İşlerimiz iyi şükürler olsun iyi. Tabi şunu söyleyebilirim eskiden daha yoğundu iş yetiştirmeye çalışıyorduk. Meleğimi sevdiğim için başarılı oldum. Meslekte sabır çok önemli şimdi gençler sabırsız kısa yoldan para kazanmak istiyorlar.81 yaşındayım sağlığım el verdiği sürece devam edeceğim." şeklinde konuştu.

Örücü Arif Güngör'ün yanında 2002 yılında iş başladığını belirten yeğeni Ali Rıza Dönmez ise, " Bu ince işçilik isteyen bir iş olduğu için severek yapmanız gerekiyor. Sağ olsun ustam güzel bir şekilde mesleği öğretti.15 yıldır yanında çalışıyorum. 2002 yılında başladım. 28 yaşında şuan bu işi yapan en genç kişiyim. Artık bu benim mesleğim devam edeceğim. Ustama ne kadar teşekkür etsem az" dedi.      

İBRAHİM ETHEM ÜNAL  /HABERVAKTİM