Taş ocağına bölge halkından tepki

Mamak Kutludüğün Mahallesi’nde sayıları her geçen gün artan taş ocaklarına bir yenisinin daha ekleneceği haberleri üzerine bölge halkı harekete geçti. Vatandaşlar, bölgenin bir taş ocağını daha kaldıramayacağını, bölgede tarım ve hayvancılığın bitme noktasına geldiğini, coğrafi güzelliklerin yok olduğunu, insanların akciğer hastalıkları ile mücadele ettiğini söyleyerek yeni bir ocağı açtırmayacaklarını belirtti.

ONLARCA TAŞ OCAĞI BULUNUYOR
Mamak’ın Kutludüğün, Kıbrısköy, Zirvekent, Kusunlar, Ortaköy ve Bayındır Mahalleleri sınırları dahilinde taşocakları ve buna bağlı olarak kırma eleme tesisi, asfalt plent tesisi ve hazır beton gibi entegre tesisler yoğun olarak faaliyet gösteriyor. Onlarca yıldır faaliyet gösteren maden ocaklarının yerleşim yerlerine yakın olması, hem de birçok tesisin bir arada olması bölge halkının bir takım sorunlarla boğuşmasına neden oluyor. 

İNSAN SAĞLIĞINI VE DOĞAYI TEHDİT EDİYOR
Bölgede bulunan su yataklarının-göllerin kuruması, coğrafi güzelliklerin yok olması, hayvancılığın bitme noktasına gelmesi, tarımda verimin düşmesi, insan sağlığını tehdit eder duruma gelmesi gibi nedenlerden dolayı bölge halkı yeni taş ocakları açılmasını istemiyor. 

ÇED RAPORU 6 YIL ÖNCE ALINMIŞ
Konu hakkında gazetemize bilgi veren Kutludüğün Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Ahmet Akbıyık ise yeni kurulmaya çalışılan taş ocağının ÇED raporunun 2014 yılında alındığını buna istinaden taş ocağı kurulmak istendiğini belirtiyor. Akbıyık, “Üzerinden 6 yıl geçmiş ve bu belgeye istinaden taş ocağı açmaya çalışıyorlar.”

RAPOR SAKAT İDDİASI
“Rapor alınırken bölge halkının toplantıya katılımı, bilgilendirme vb. gibi birçok prosedür yerine getirilmedi. Raporun sakat olduğunu biliyoruz. Uzun çabalar sonrası çalışmaları durdurduk ama her an yeniden başlayabilir.”

“TARIM VE HAYVANCILIK BİTECEK”
 “40 yıldır taş ocaklarının içindeyiz. Etrafımız taş ocakları ile dolu. Buraya ocak açılması küçükbaş-büyükbaş hayvancılık yapan, arıcılık yapan, arpa-buğday-nohut ekimi yapan birçok vatandaşımızın işini yapamaz hale gelmesine neden olacak. Bir kişi mutlu olacak diye binlerce kişi ağlayacak. Bizler açılmasını istemiyoruz. Bizler 40 yıldır çilesini çekiyoruz.” 

ENDEMİK BİTKİLER YOK OLMA TEHLİKESİNDE
“Ocağın kurulmak istenildiği bölgede birkaç yerden su çıkıyor, ocak kurulursa onlar da yok olacak. Bu bölgede susam diye adlandırdığımız endemik bir bitki türü de bulunmaktadır. Eğer taş ocağı aktif olursa ne yazık ki bu bitki de yok olacak” ifadelerini kullandı. 

“ÜRETİM YAPMAMIZ ENGELLENİYOR”
Rapora tepki gösteren vatandaşlar ise, “Bizim sesimizi duysunlar ve muhataba alsınlar. Halka sormadan rapor verilmesini kabul etmiyoruz. Doğamızı yok ediyorlar. Köyde onlarca traktör var ama ekecek tarla bırakmadılar. Bu yıkıma dur denilsin. Su yataklarımız birer birer yok oluyor. Meşe ağaçlarımız yok ediliyor. Biz köylü olarak üretim yapmak istiyoruz ama bu taş ocakları ile engelleniyor. Biz bu sistemi kabul etmiyoruz” diye konuştu.

Emrah Özcan/İLKSAYFA