Sosyal medyanın tehlikeleri bitmiyor: Çocuk istismarında yeni yöntemler
Sosyal medya üzerinden özellikle çocukları hedef alan dolandırıcılar, çocukları istismar edip ailelere de şantaj yapıyor. Bilişim Hukuku Derneği Başkanı Kürşat Ergün, ailelere, çocukların nasıl korunması gerektiğine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Sosyal medyada son dönemlerde artan çocuk istismarı olayları nedeniyle Habertürk’e konuşan Bilişim Hukuku Başkanı Avukat Kürşat Ergün, “Çocuklar çok savunmasız. Kapılarını tüm dünyaya sonuna kadar açıyorlar. Tanımadıkları kişilere mahrem fotoğraflarını gönderen çocuklar istismara maruz kalıyor. Sonuç olarak çocuklar ve ailelerine ciddi tehditler yapılabiliyor” dedi.
SOSYAL MEDYA ÇOCUK İSTİSMARI İÇİN BÜYÜK BİR ALAN
Bilişim Hukuku Derneği Başkanı Avukat Kürşat Ergün, Çocukların sosyal medya denetiminin eksik kalması ile ilgili açıklamalarda bulunarak, “Bunlarla ilgili birçok kez açıklama yaptık, uyarılarda bulunduk. Fakat gidişat gösteriyor ki daha fazla yapmak durumunda kalacağız. Buradaki temel sorun şu; çocuklar savunmasız. Çocuklar kendilerini korumaktan acizler. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu fark edemiyorlar. Dolayısıyla en basit tehditleri bile kapılarını sonuna kadar açmış durumdalar. İnternet ve sosyal medya açısından bakıldığında dünyaya açılan bir kapı olarak değerlendiriyoruz bunu. Bu dünyada iyiler olduğu gibi ne yazık ki kötüler de var. Bu kişiler, çocukları istismar etmek için ve çocuklar üzerinden farklı çıkarlara ulaşabilmek için interneti ve sosyal medyayı da çok yoğun bir şekilde kullanıyor” dedi.
“ÇEŞİTLİ ŞANTAJLARA MARUZ KALINABİLİYOR”
Yaş sınırının hiçbir şe yaramadığını dile getiren Ergün, “Sosyal medyanın kullanım yaşı 13 fakat daha küçük çocuklarda yaşlarını farklı göstererek sosyal medyaya giriş yapabiliyor. Bu çocuklar, hayran oldukları kişilere ulaşmak istiyor. Tabii, bu kişiler için de sahte profiller var. Hesaplar gerçekmiş gibi görünüyor. Dolayısıyla bu da özellikle çocuk kişiler için birtakım mesajlar ile bunu gerçekleştiriyor. Çocuklar da heyecanlanıyor. Hayran olduğu kişiler ile iletişime geçeceğini düşünüyorlar. Ardından çocuk, belki ailesinin bile bilmediği, kendisiyle ilgili mahrem konuları konuşmaya başlıyor. Bunun neticesinde arkadaşlık ilişkisi ve birtakım mahrem fotoğraflar ve videolar isteniyor. Çocuklar da ne yazık ki bunu gönderiyor. Bununla birlikte gerek çocuklara yönelik gerek ailelere yönelik bir şantaj durumu gerçekleştiriliyor. Elde edilen görüntüleri yayınlama ile ilgili para almak istiyorlar.
Buradaki temel sebep, çocukların kapılarını savunmasız bir şekilde açmış olması. Sadece sosyal medya açısından değil, interaktif oyunlarda da bu durum aynı şekilde. Oyun yöneticileri de çocuklara karşı istismarda bulunabiliyor. Bunları durdurmak için en önemli şey eğitim. Bilişim Hukuku Derneği olarak bu konular ile ilgili raporlar hazırladık. İdari kurumlar ile de bizzat görüştük. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı ile güvenli internet kullanımı ile ilgili görüşmeler yapıp bunların müfredata eklenmesini talep etmiştik. Çocuklar bazı filmleri, dizileri sıkı bir şekilde takip ediyorlar. Buralara güvenli internet ile ilgili birtakım bilgilendirici mesajlar eklenerek çocukların bilinçaltına girecek ciddi bir eğitim almış olacak. Ailelerden bu konular ile ilgili görüşme talepleri alıyoruz. Bu görüşme taleplerinin ardından daha ciddi sonuçlar ortaya çıkabiliyor” açıklamasında bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.