Geçirdiği kaza veya hastalık sonrası sinir sistemi bozukluğuna bağlı ortaya çıkan nörolojik hastalıklar nedeniyle yatağa bağlı olan birçok hasta klasik fizik tedavi ve rehabilitasyon programlarıyla birlikte uygulanan robotik rehabilitasyon ile hayata yeniden tutunuyor.
Merdivenden düşme sonucu 11 yıl önce omurilik felci olan 37 yaşındaki Behiye Karakülah, robotik rehabilitasyonla tanışan hastalardan biri. Harita mühendisi olan Karakülah, yaşadığı talihsiz kaza sonrası uzun süre yatağa bağlı yaşadı. Daha sonra tekerlekli sandalye ile tanışan Karakülah, fizik tedavi ve rehabilitasyon ile yeni yaşamının kapılarını araladı.
Hastaneye ilk geldiğinde yatağa bağımlı olduğunu ve kendi başına hareket edemediğini anlatan Karakülah, "Yatağa yakınlarım kucaklayıp koyuyordu ya da hasta bakıcılar tarafından yatağıma konuluyordum. Tedavimin ilk 3-4 aylık sürecinde yataktan tekerlekli sandalyeye nasıl geçeceğim öğretildi." dedi.
Yaşamının bundan sonraki sürecinde bulunduğu yerden tekerlekli sandalyeye transferine yönelik aşamaların büyük önem kazandığını, aldığı eğitim ve uygulanan tedaviyle en iyi seviyeye geldiğini aktaran Karakülah, artık evini süpürüp temizlik işlerini yapabildiğini, yemeklerini pişirebildiğini söyledi.
EKPSS'ye girerek Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesine atandı
Tedavisinin ilk yıllarında taburcu edilerek Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (EKPSS) hazırlandığını ifade eden Karakülah, sınavı kazanıp özellikle tercih ettiği Kayseri Şehir Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesine memur olarak atandığını belirtti.
Bu sayede kendisi gibi tedavi gören hastalara yardımcı olduğunu anlatan Karakülah, engelli hastalara hayata küsmemeleri çağrısında bulundu, her yaşta tedavi olunabileceğinin altını çizdi.
"Adım atıp ve ayakta durabiliyorum"
Yaklaşık üç ay önce banyoda ayağının kayması sonucu düşerek kalça kemiği kırılan ve boynunda hasar oluşan 85 yaşındaki Yurdanur Ersan da robotik rehabilitasyon görüyor.
Özel bir hastanedeki tedavisinin ardından tavsiye üzerine Ankara Şehir Hastanesine geldiğini ifade eden Ersan, gösterilen ilgiden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Aldığı darbe sonucu sol eli ve ayağındaki felç durumunun tedaviyle düzelmeye başladığını dile getiren Ersan, artık adım atabildiğini ve destekle ayakta durabildiğini kaydetti. Hastaneyi evi gibi benimsediğini anlatırken gözleri dolan Ersan, iyileşip taburcu edilmeyi istediğini söyledi.
Hastane doktorlarından Prof. Dr. Pınar Borman ise Ersan'ın hastanelerine geldiğinde sedye seviyesinde olduğunu ve yaklaşık 5-6 haftalık tedavi sürecinin ardından paralel barda adım atabildiğini belirterek, "İnşallah çok kısa bir sürede yürüyerek hastanemizden ayrılacak." dedi.
Ankara Şehir Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesinin alanında Türkiye'nin en iyi hastanelerinden biri olduğunu belirten Borman, sahip oldukları ileri teknolojik rehabilitasyon imkanları ile hastalara tek çatı altında hizmet verdiklerini bildirdi.
Tedavi yöntem ve süreçlerine ilişkin uygulamalar
Hastalara yönelik uygulanan tedavi yöntemleri hakkında da bilgiler veren Borman, şunları kaydetti:
"Fiziksel engelli yürüyemeyen hastalarımız ilk olarak gymnasium ünitesinde rehabilitasyona başlıyorlar. Öncelikle dik durmayı tolere etmeleri için 'tilt table' dediğimiz cihazda çalışılıyor. Ardından hastamızın kısa ve uzun oturma dengeleri çalıştırılıyor, kasları güçlendirme egzersizleri yaptırılıyor. Oturma dengeleri oluştuktan sonra da tabii ki her hastada bu sırayla gitmese bile paralel barda hasta ayağa kaldırılıyor ve öncelikle ayakta dik durabilmeyi paralel barda öğreniyor hasta. Daha sonra ağırlık aktarımı çalışıyor ve adım atmayı öğreniyorlar. Adım atan hastalarımızı paralel barda 'progresif ambulasyon' dediğimiz yürüme eğitimine tabi tutuyoruz."
Hastaların yürümeyi öğrendikten sonra engelleri atlama ve basamakları çıkma gibi daha zor olan aktiviteleri gerçekleştirdiğini ve sonunda potansiyeli varsa yürüyerek hastaneden ayrıldığını anlatan Borman, "Ama her hasta için bu basamaklar geçerli değil. Bazı hastalarımız tekerlekli sandalye seviyesinde kalabiliyor. Transferlerini öğretiyoruz. Günlük yaşam aktivitesinde topluma nasıl entegre olabileceklerse onlarla ilgili mesleki, fiziksel, psiko-sosyal ve eğitsel rehabilitasyonlarını burada tamamlıyoruz."
Erken dönemde gelen hastaların rehabilite olmuş ve fonksiyonel durumu iyileşmiş olarak taburcu edilebildiklerini anlatan Borman, "Engelli birey yok aslında. Engelleri biz yaratıyoruz. Engelsiz yaşam için engelli bireylerin topluma entegrasyonu gerekiyor." diye konuştu.
"Her hastaya uygun bir yöntem değil"
Prof. Dr. Ebru Alemdaroğlu da robotik rehabilitasyonun çok yönlü tedavi uygulamaları içerisinde yardımcı bir yöntem olduğunu belirterek kullanılan robotik cihazlar hakkında bilgiler verdi.
Hastanın uzuv veya el hareketine yardımcı olmayı amaçlayan ve uyum düzeyini belirleyen robotik sistemin sanal gerçeklik görseli ile bir ekrana yansıtıldığını anlatan Alemdaroğlu, "Bu sırada hastaya eğer yapamadığı hareket varsa cihaz destek oluyor. Yapabildiği bir hareketse ona müsaade ediyor. Böylece her hastaya özel ayarlar yapılarak program oluşturulabiliyor." dedi.
Çok yoğun kasılmaları olan veya dik duramayan hastaların robotik rehabilitasyona uygun olmadığını vurgulayan Alemdaroğlu, "Hastada bu sıkıntılar yoksa koordinasyonunu geliştirmek, motor kuvvetini artırmak ve hatta bilişsel fonksiyonlarına olumlu etki etmek üzere faydalı olabiliyor." diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.