Milli güreşçiler gençlerle buluştu
Elde ettikleri şampiyonluklarla Türkiye’nin gururu olan Milli Güreşçiler Rıza Kayaalp ve Taha Akgül Türkiye Yazarlar Birliği’nin Gençlik Biriminin düzenlediği ‘Gençlik Sohbetleri’nde gençlerle buluştu.
Türkiye Yazarlar Birliği’nin Gençlik Biriminin düzenlediği ‘Gençlik Sohbetleri’ne katılan Milli Güreşçiler Rıza Kayaalp ve Taha Akgül gençlerle spor üzerine konuştu. Gençlerin sorularına cevap veren Milli Güreşçiler hayatlarında yaşadıkları önemli anları gençlerle paylaştı.
BAŞARISIZ OLDUM PES ETMEDİM
Güreşe ilk başladığında başarılı olamadığını söyleyen Milli Güreşçi Taha Akgül, “Ben güreşe başladığım ilk yıllarda başarılı olamadım, kendi emsallerim madalyalar alırken bana madalya nasip olamadı. Herkesin sporda başarılı olmadığı için ben de derslerimi bırakmadım, özellikle annem derslerimde başarılı olmamı isterdi. İyi ki de annem bu konuda ısrar etmişte derslerimi bırakmamışım. Yapamayınca güreşe ara verdim, derslerime çalıştım ve Dokuz Eylül Üniversitesi Türkçe Öğretmenliğini kazandım. Sözel bölümünde Sivas’ta 6. Oldum, Türkiye’de de ilk 500’e girdim. Okul nedeniyle İzmir’e gittim ve güreşe ara verdim, amacım sadece okulu bitirip Türkçe öğretmeni olabilmekti. Aradan yıllar geçti, ilk senemi tamamladım, 2. sene tesadüfen İzmir’de bir güreş kulübü olduğunu ve maddi anlamda genç sporculara destek verdiğini duydum. Sivaslı bir güreşçi olarak bana destek olacaklarını bende maaş alacağımı düşündüm. Tekrardan burada güreşe başlama kararı aldım, iyi ki de bu kararı almışım” diye konuştu.
ALMADIĞIM ALTIN MADALYA KALMADI
Kariyerinde almadığı madalya kalmadığını aktaran Taha Akgül, “Tesadüf oldu tekrar güreşe başlamam, bir aylık antrenmanla Türkiye Şampiyonasına katıldım 2009 yılında ve 84 kiloda 3. oldum ve ilk madalyamı aldım. İlk madalya benim için çok önemlidir, eğitimden spora geçişimin başlangıcı oldu. Milli takım hocalarımız, antrenörlerimiz ağır sıklette iyi bir güreşçi olacağımı söylediler ve beni milli takım kamplarına yazdılar. İlk başta başarısız oldum, ilk turlarda elendim ama yılmadım turnuvalara katıldım. Buralara gelebilmek benim için hayaldi, çok çalıştım bu seviyeye gelmek için gecemi gündüzüme kattım benden büyüklerle aramı kapatıp, bu sefer onlarla ben aramı açtım. Kariyerimde eksik bir madalya kalmadı, yeryüzündeki bütün turnuvalardaki altın madalyaları aldım ve şampiyonluk elde ettim. Çok şükür kazanmadığımız birincilik kalmadı. Hedeflerim bitmiyor, 26 yaşındayım her girdiğim müsabakada amacım şampiyon olmak” ifadelerini kullandı.
ATA SPORUMUZ O KADAR İZLENMİYOR
Amerika’da dünya şampiyonu olunca orada kendisine ayrı bir ilgi duyulduğunu belirten Akgül şunları söyledi: “Las Vegas’ta dünya şampiyonu olduğum zaman bu çok ses getirdi, Amerika’da çok popüler olan Smackdown’dan bana teklif geldi. Bu konu haber yapıldığında özellikle sosyal medya üzerinden küçük çocuklar yoğun bir şekilde bana mesaj attı. Çünkü onlar geceleri uyumayıp bunları izliyorlar, senin ata sporun izlenmiyor ama Amerikan güreşini çocuklar sabaha kadar izleyebiliyor. Bana teklif geldi ama biraz şova yönelik olduğu için bizim yapabileceğimiz bir iş değil. Bize yatkın bir spor değil kıyafetleri de sıkıntılı o yüzden teklifi reddettim.”
AĞIR SIKLET GÜÇ GÖSTERİSİDİR
Güreşirken amacının Türkiye için güreşmek olduğunu belirten Milli Güreşçi Rıza Kayaalp, “Tabi ki ilk yıllarda kendimiz kanıtlamak, başarılar elde etmek için mücadele ettik. Daha sonra kimle karşılaşsak bizden beklentileri yüksek oldu, onların beklentilerini karşılamak bizim için önemli sonuçta Türkiye için mücadele ediyoruz. Kendi özümüzü hiçbir zaman unutmuyoruz, geçmişteki başarıları unutup önümüzdeki başarılara odaklanıyoruz. Bir yeteneğimiz var bizde o yeteneği sonuna kadar kullanmak istiyoruz. Amaç bayrağımızı dalgalandırmak, İstiklal Marşımı söyletmek. Halkımız bizden başarı isterken bunu yapmamızı istiyor. Birde ağır sıklet olması bizim için önemli çünkü ağır sıklet bir ülkenin gücünü gösterir, diğer sıkletlere göre aslında güç gösterisidir ağır sıklet” dedi.
BAŞKANIMIZ HER ZAMAN YANIMIZDA
Güreşin diğer sporlar kadar değer görmediğini belirten Rıza Kayaalp, “Bizim bir futbol gibi basketbol gibi sponsorlarımız ve destekçilerimiz yok, bizim en büyük sponsorumu kulübümüz Ankara Büyükşehir Belediyesi ASKİ ve Başkanımız Melih Gökçek, her zaman yanımızda ve bizi destekliyor Allah razı olsun. Bize gelen milyonluk transfer teklifleri var ama kulübümüzü bırakıp gitmeyiz. Çünkü en başından beri bizi seven ve destek veren Başkanımız var. Olimpiyatın bronzu var gümüşü var şimdi altın madalya almadan bırakırsam hayatım boyunca içimde bir acı olarak kalır herhalde, çünkü bu kadar başarıyı kazanmış bir sporcunu hayali olimpiyat altın madalyası kazanmaktır. 2020 yılında inşallah çok güçlü bir şekilde gireceğim, çok çalışıyorum kazanmadığım olimpiyat altın madalyasını 4 yılı çok iyi geçirip kazanmak istiyorum” şeklinde konuştu.
17 YAŞINDA TÜRKİYE ŞAMPİYONU OLDUM
Güreşe başlayan ve devam eden geçlere tavsiyede bulunan Kayaalp sözlerini şöyle noktaladı: “Başarılı olmak için yetenek çok önemli, onu bulup üzerine gitmek gerekiyor. Yetenek olmadan belli bir seviyeyi aşamazsın, yüzme mesela paralı bir spor köylerde ve şehirlerde çok sayıda yetenekli çocuk var belki ama onları bulamıyoruz. Yetenekler bulunup üstüne gidilse şampiyonluklar ve altın madalyalar gelebilir. Tabi ki genç kardeşlerimiz başarılar elde etmek için devamlı çalışmaya devam etmeliler. Bazı arkadaşlarımız gençlerde ve yıldızlarda madalya alınca biraz şımarıyorlar. Bazıları güreşi bırakabiliyor, 20’li yaşlarda tekrar başlayabiliriz diye düşünüyorlar ama ben 18 yaşında milli takıma girdim ve 17 yaşında Türkiye Şampiyonu oldum. O yüzden elimizden geldiği kadar arkadaşlarımızla bu durumu konuşuyoruz ve anlatıyoruz.”
UĞUR ÖĞÜT / HABERVAKTİM
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.