Kaygıyı bırak başarıya bak
Aile ve Eğitim Danışmanı Mustafa Kapukaya, TEOG’un yerine getirilecek yeni sınav sistemine karşı kaygılanan öğrencilerle velilere, “Kaygıyı mutlaka kafanızdan atın. Gelecek sistemde yine çalışan avantajlı olacak” tavsiyesinde bulundu.
Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı’nın (TEOG) kaldırılmasıyla yerine getirilecek yeni sınav sistemi tartışılıyor. Öğrenciler ve veliler, yeni gelecek sistemin neler doğuracağı ile ilgili ister istemez kaygı duyuyor. Aile ve Eğitim Danışmanı Mustafa Kapukaya, bu süreçle ilgili ebeveynlere ve öğrencilere önemli tavsiyelerde bulundu.
AİLELER KAYGIYI BİR KENARA ATIN
Gazetemize konuşan Kapukaya, “TEOG’un kaldırılmasıyla öğrenciler ve veliler ister istemez kaygılı. Burada en önemli nokta şu ki; aileler kaygılı olmamalı. Kaygılı olsa bile bunu çocuğuna asla hissettirmemeli. Ailenin kaygılı olması öğrenciye olumsuz yansır ve gireceği her türlü mülakata ya da gireceği duygusal ve fiziksel etkinliği olumsuz etkiler” dedi.
ÇALIŞAN ÖĞRENCİ HER ZAMAN AVANTAJLI
Aile ve Eğitim Danışmanı Kapukaya, yeni sistemde de illaki ölçme ve değerlendirmenin olacağını vurgulayarak, “Bu geçiş süreci aileleri ürküttü. Ama öğrenci olarak da veli olarak da rahat olunması gerekiyor. Öğrenci, A kriterine göre de çalışsa, B ve C kriterine göre de çalışsa illaki öğrenciler arasında bir ölçme ve değerlendirme olacak. TEOG’un kaldırılmasıyla ‘çalışan öğrenci ile çalışmayan öğrenci arasında hiç fark kalmadı’ demek doğru olmaz. Gelecek sistemde yine çalışan öğrenci avantajlı olacak” diye konuştu.
EBEVEYNLERE BÜYÜK İŞ DÜŞÜYOR
Bu süreçte ebeveynlere büyük bir iş düştüğünü kaydeden Kapukaya, “Veliler, daha rahat olmalı. Çocuğuna o rahat yüzünü yansıtmalı. Bundan sonraki süreçte kaygılı olmayanlar daha avantajlı olacak. Velilerin bunu bilip en azından çocuğuna bunu yansıtması lazım. Veliler kaygı hissetmede haklı ama bu kaygıyı çocuklarına hissettirmede haklı değiller” şeklinde konuştu.
KAYGI YETENEKLERİ YÜZDE 70 KÖRELTİYOR
“Çocuk rahat bir şekilde girdiği her sınavdan başarılı olur; ama kaygıyla girilen sınavda başarı düşer” diyen Kapukaya, kaygı durumunda oluşacak başarısızlığı şu örnekle anlattı: “Örneğin yerden 10 santim yüksekliğindeki bir duvarda rahatlıkla yürürüz. Çok yüksekteki duvarda ise yürüyemeyiz. Çünkü yüksekte ‘ya düşersem ‘ kaygısı oluşur. Dolayısıyla kaygı bizim yeteneklerimizi yüzde 60, yüzde 70 seviyesinde körelttiğini görüyoruz. Velilerden istediğimiz sistemin bir kişiye özel değil herkes için değiştiğini bilmeleri. Albert Einstein’in ‘Zeki çocuk yoktur, yıpratılmamış çocuk vardır’ sözünden ailelerin iyi ders alması gerekiyor. Dolayısıyla çocukları yıpratmazsak, kaygılandırmazsak, korkutmazsak çocuk başarılı olur. Aileler bunu unutmasın.”
OSMAN AKDOĞAN/ HABERVAKTİM
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.