'Kalp hastası anne adayına tek doktor yetmez'

Günümüzde giderek sayısı artan kalp hastalıkları kadınlarda gebelik döneminde büyük risk oluşturuyor.

Ufuk Hastanesi Tıp Fakültesi’nden Kardiyolog Doç. Dr. Berkay Ekici, bu konuya ilişkin, “Kalp hastası bir anne adayı sorunsuz bir gebelik için mutlaka deneyimli bir kardiyolog ve kadın doğum uzmanınca ortaklaşa takip edilmelidir” dedi.

Gebelik ve Kalp Hastalıkları Sempozyumu’nda gazetemize konuşan Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Celal Kervancıoğlu ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başkhekimi Prof.Dr. Özlem Moraloğlu Tekin de konuyla ilgili gazetemize önemli açıklamalarda bulundu.

Hekimlerin ortak mesajı, gebelik öncesi anne adaylarının genel sağlık taramasından geçmesi gerektiğiydi. 

“KALP HASTALARI DA ANNE OLABİLİR”

Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Kardiyolog Doç. Dr. Berkay Ekici doğuştan kalp hastası bireylerin çocuk sahibi olabileceğini ancak gebelik sürecinin uzman bir ekip tarafından izlenmesi gerektiğini söyledi. Doç. Dr. Ekici gebelik ve kalp hastalığı ilişkisini şöyle anlattı:

“Gebelik tüm anne adayları için çok önemli bir dönemdir. Günümüzde bir çok sebeple kalp hastalıkları artmaktadır. Doğuştan birçok bebekte de bazı kalple ilgili sorunlar görünebilmektedir. Çocuk kalp cerrahisi ve kardiyoloji alanındaki bilimsel ve teknolojik gelişmeler sayesinde bu bebekler yaşayıp, erişkin bireyler haline gelmektedirler. Ve doğaldır ki, bu çocuklarımız evlenip, çocuk sahibi olmak istemektedirler. Bu durum bir takım riskler taşımakla birlikte, erişkin doğuştan kalp hastalıkları ile ilgilenen kardiyologlar ve kadın doğum uzmanları denetimi altında sağlıklı çocuk doğurabilmekte, hatta torunlarını görebilmektedirler. Her birey anne olmadan önce mutlaka genel bir hastalık taraması yaptırmalıdır. Kalp hastası olan anne adaylarında birtakım riskler söz konusu olabiliyor. Örneğin gebelikte solunum yetmezliği, nefes darlığı, ritm bozukluğu ve kalp yetmezliği gibi durumlarda kötüleşme yaşanabiliyor. Gebelik başlı başına kalp hızını artıran bir etmendir. Gebelikte, özellikle de doğum esnasında kalp hızı daha da artmaktadır. Bu gibi durumlar zaten bir takım sıkıntıları olan kalp hastası anne adayında, hayatı tehlike yaratabilecek durumların ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Birçok kalp hastası birey gebe kalmakta ve sağlıklı çocuk dünyaya getirebilmektedir. Ancak bazı kalp hastalıklarında gebelik anne ve fetusta ( anne karnındaki bebek) hayati risk oluşturabiliyor. Bu sebeple bu bireylere gebelik karşıtı telkinde bulunulması gerekmektedir. Ancak her şeye rağmen gebe kalınmışsa, tam teşekküllü uzman bir merkezde yakın gözetim altında gebelik takip edilmelidir. Bir de şunu ekleyelim tüm hamile kadınlarda kalpte çarpıntı hissi olabilir; ancak dudaklarda, ağız içinde morarma, belirgin nefes darlığı, parmaklarda çomaklaşma, çarpıntı hissinin artması ve özellikle geceleri nefes darlığı ile uyuyamama gibi durumları olan bireyler kalp hastalığının belirtileri açısından uyanık olmalı ve bir kardiyologa başvurmalıdır. Kalp hastası olan gebelerin çocuklarında düşük doğum ağırlıklı doğma, kalple ilgili benzer sorunlar ve gebeliğin başarısız sonlanması gibi durumlar olabilir. Özetle kalp hastası bir anne adayı sorunsuz bir gebelik için mutlaka deneyimli bir kardiyolog ve kadın doğum uzmanınca ortaklaşa takip edilmelidir.”
 
DOĞUM SONRASI 2 SAAT BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başkhekimi Prof.Dr. Özlem Moraloğlu Tekin ise anne ve bebek ölümlerine dikkat çekerek günümüzde anne kayıplarının başında kalp rahatsızlığını geldiğini belirtti.

Prof. Dr. Tekin şu bilgileri verdi:

“Anne ve bebek ölüm oranlarında ülke olarak ciddi bir yol kat ettik ve bu sayıları ciddi oranda düşürdük. 1998 yılında yüz binde 68 olan sayılarımız 2017 yılında yüz binde 14.2’ye kadar düştüğünü görüyoruz.  Burada artık kanamadan ziyade annelerimizi dolaylı sebeplerden kaybediyoruz. Bunların başında da kalp hastalığı geliyor.ölümler en çok doğum sonrası yaşanıyor. İlk 2 saat bizim için altın saat dediğimiz süreçler.  Bazen anneler kalp hastası olduklarını bilmiyorlar. Anne adaylarında gebeliğin belirtileri ile kalp hastalığının belirtileri birbirine benzer olduğu için hastalığı maskeleyebilir. Öneri her anne adayı hamile kalmadan önce mutlaka doktora gitmeleridir. Bütün muayenelerini yaptırmaları gerekiyor. Doktora gittiklerinde mutlaka bütün bildiklerini doktorlarına anlatmalıdırlar. Ancak kalp hastası bir insan riskli bir gebe gurubuna girer. Bir ekip tarafından bu kişinin takip edilmesi gerekiyor. Önceden geçirilmiş bir ameliyatı varsa bunu mutlaka söylemeli. Bazen hiç bir risk yokken bile bir anne kalp krizi geçirebilir. Buna karşı da her zaman tetikte olunmalıdır. Bir insan genç ise kalp hastalığı olmaz bilinci yanlıştır. Hele hele aileden bir kalp hastalığı varsa her zaman bu durum göz önünde bulundurulmalıdır.”

“GEBELİK ÖNCESİ MUTLAKA GENEL SAĞLIK TARAMASI YAPTIRILMALI”

Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Celal Kervancıoğlu ise tüm anne adaylarını uyarak önceden alınan önlemlerin sağlıklı bir gebeliğe faydalı olduğunu söyledi. Prof.Dr. Kervancıoğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Öncelikli önem taşıyan konu doğurgan çağda bir kadının gebe kalmadan önce mutlaka bir sağlık kontrolünden geçmesi . Günlük yaşantısı içerisinde hissettiği bir takım belirtilerin doğal olduğunu sanarak hastalığa ait olan bazı belirtileri atlaması mümkün olabiliyor. Bu yüzden kontrol çok önemlidir. Hamile kalmadan belirlenen bir takım hastalıkların önceden bilinmesi, bir çok önlemin erkenden alınmasını mümkün kılacaktır. Başta alınan küçük önlemler, çok daha iyi bir gebelik sürecinin geçmesini ve güneş gibi parlayacak güzel çocukların doğmasını sağlayacaktır. Şuan toplum olarak bilincimiz giderek artıyor. Geçmişe oranla giderek artan bir farkındalığımız var. Örneğin  doğuştan bir kalp hastalığı bulunan kadının inceleme sonrası yüksek bir gebelik riski taşıdığını belirleyebiliriz. Ama en başından dediğimiz gibi gebe kalmadan önce kadının sağlık kontrolünden geçmesi önemli. Hele bir hastalığı varsa hamileliği kaldırıp kaldıramayacağının belirlenmesi çok önem arz ediyor.” 

Erkal Erdoğan/HABERVAKTİM