Huzurevi sakinleri: Gelin bayramlaşalım

Huzurevi ve yaşlı bakım merkezi sakinleri, yaklaşan Kurban Bayramı öncesinde yakınlarının ve sevdikleri kişilerin yolunu dört gözle bekliyor. Evlatlarının ve yakınlarının özlemini bayram ziyaretinde doyasıya gidermek için bayramı adeta iple çekiyor. Hüzünlü ve yaşlı gözlerle bu bayramda ziyaretçilerini bekleyen yaşlılar yalnızlıklarını, dertlerini ve sevinçlerini paylaşacak birilerini arıyor. Huzurevi sakinlerinden bir kısmı bayramda yakınlarının geleceğinden dolayı hazırlık yaparken bazıları ise ziyaretine kimsenin gelmeyeceğinden emin bir şekilde bayrama buruk bir şekilde girmeye hazırlanıyor. 

EN BÜYÜK DERTLERİ ÖZLEM

Muhabirimiz Kurban Bayramı öncesinde Balgat’taki Özel Zelal Odak Huzurevi ve Yaşlı Bakım Merkezi’ne gitti. Hayat arkadaşını kaybettiği, yakınları olmadığı ya da çocuklarının yanında rahat edemeyip onlara rahatsızlık vermemek gibi gerekçelerle huzurevine yerleşen büyükleri dinledi, bayrama ilişkin beklentilerini sordu. Bayramlarda evlatları, yakınları ve sevdiklerinin özlemini duyduklarını belirten huzurevi sakinleri, gazetemiz aracılığıyla yakınlarına seslendi. Evlatları ve yakınlarıyla bayramda bir araya gelerek doyasıya vakit geçirmek isteyen yaşlılar “Gelin bayramlaşalım, hasret giderelim” diyor. 

103 YAŞINDAKİ KEMAL AMCANIN AKLI HASTA OĞLUNDA

Huzurevinin en yaşlı sakini olan 103 yaşındaki Kemal Geçgel. Yaklaşık 5 yıldır burada yaşıyor. Amasya’da PTT’de müdür iken emekli olduktan bir süre sonra Ankara’ya yerleşiyor. Eşini yıllar önce kaybeden Kemal amcanın 2 kızı bir oğlu var. Şu an 60 yaşında olan oğlunun Antalya’da bir hastanede yoğun bakımda olduğunu ve son sağlık durumundan haber alamadığını gözyaşlarıyla anlatıyor. Büyük kızının Ankara’da yaşadığını diğer kızının ise Bartın’da öğretmenlik yaptığını kaydediyor. Aklı sürekli yoğun bakımda yatan oğlunda olduğunu belirten Kemal amca, “Çok üzülüyorum çok… Sesini duysam rahatlayacağım” diyor. Çocuklarına zahmet vermemek için huzurevinde yaşamayı kendi tercih ettiğini de ekliyor. Sağlık probleminin iyi olduğunu anlatan; ancak yaşa bağlı olarak bacaklarında oluşan güçsüzlüğe üzüldüğünü belirtiyor. Bayramda sevdiklerini beklediğini ifade ediyor. 

SEVDİKLERİMİZİ BEKLİYORUZ

81 yaşındaki Yüksel Şahin, huzurevine yeni yerleştiğini anlatıyor. Hayat hikayesi hakkında bilgi veren Şahin, "Babam Atatürk’ün alay komutanlığını yaptı. Annemi babama Atatürk istemiş. Benim adımı da Atatürk ‘Yüksel’ olarak vermiş. Eşimi kaybedeli 25 yıl oldu. 3 kızım 1 oğlum var. Kızlarımın ikisi Adana’da biri Ankara’da yaşıyor, oğlum da burada. Huzurevine kızlarım yerleştirdi, ara sıra geliyorlar ziyaretime. Bayramda sevdiklerimizi bekliyoruz. Gelin bayramlaşalım, sohbetler edelim, fıkralar söyleyelim, türküler söyleyelim” dedi. 

KIZLARIM GELMİYOR… ÖZLÜYORUM…

63 yaşındaki Havva Ülger ise bir vakfın desteği sayesinde huzurevinde kalabildiğini belirtiyor. 3 kızı olduğunu ancak eşinin ölümü ile birlikte kızlarının kendisiyle konuşmadığını anlatan Havva Ülger, kızlarından gelecek bir telefonun bile kendisini mutlu edeceğini söylüyor. Eşinin hayatta olduğu sırada çok mutlu olduğunu kaydeden Ülger, "Eşimin ölümü ile kötü günlerim başladı. Onun ölümü ile adeta ben de toprağın altına girdim. Her şey bir anda değişti. Kızlarım ziyaretime gelmiyor. Telefon açanım bile yok. Büyük kızımdan 3 torumun var onları da çok özlüyorum. Bayramda gelmelerini umutla bekliyorum. Buradaki arkadaşlarım artık benim dostum oldu" diye konuşuyor.

GÖZLERİMİZ KAPIDA OLACAK

65 yaşındaki Yozgatlı Nazik Uzun bir süredir huzurevinde kaldığını anlatıyor. Eşinden ayrıldığını söyleyen Nazik teyze huzurevinde kalmaktan memnun olduğunu kaydediyor. Bayramda sevdiklerini beklediğini ifade eden Nazik teyze, “Gözlerimiz bayramda kapıda olacak, sevdiklerimizi arayacak” dedi. 

OSMAN AKDOĞAN/ GAZETEİLKSAYFA-