Hem radyocu hem ciğerci

Ankara’nın en eski radyo programcılarından Mete Gülerer 25 yıllık radyo hayatının son 15 yılında aynı zamanda ciğercilik yaptığını açıkladı.

Ankara’da çok tanınan bir isim olmasına rağmen seyyar ciğer satıcılığından vazgeçemediğini belirten Gülerer, “İlk defa duyanlar çok şaşırıyor. Bir radyo programcısının ciğercilik yapması; ‘asla olamaz’ diye hayret içerisinde kalıyorlar. Ama ben iki meslekten de vazgeçemiyorum. İki işimi de çok seviyorum” dedi.

ANKARA’NIN EN ESKİ RADYO PROGRAMCISI

Ankara’da 25 yıldır radyo programcılığı yapan Mete Gülerer, radyoculuk mesleği yanında aynı zamanda ciğercilik yaparak da geçimini sağlıyor. Ankara’nın en eski radyocularından olan ve “Mete ile candan cana, Mete ile aşk limanı” gibi birçok program yapan Güreler 25 yıllık radyoculuk hayatına onlarca radyo sığdırdığını belirtiyor.

Radyo tutkusunun lise zamanlarında Kadir Çöpdemir’e olan hayranlığı ile başladığını belirten Gülerer, “Radyo bu işe ilk başladığım zamanlar çok popülerdi. Sosyal medya uygulamalarının çoğalmasıyla dinleyici kitlesinde bir azalma meydana geldi” dedi.

HEM CİĞERCİ HEM RADYOCU

Gülerer, “Radyoculuğa başlamadan önce ticaretle uğraşıyordum. İşlerimiz kötüye gitmeye başladı ve dükkânı kapatmak zorunda kaldım. Daha sonra para kazanmak için çeşitli yollara başvurdum ve tavsiye üzerine sepette ciğer satmaya başladım. İlk satış yaptığım gün elimdeki tüm ürünü sattım ve o gün bugündür ciğercilik işine devam ediyorum. Yaklaşık 15 yıldır satıyorum” dedi.

İNSANLAR ÇOK ŞAŞIRIYOR

İki mesleği bir arada götürmenin artılarını da dile getiren Gülerer, “Halkla iç içe olmak bir radyocu için çok güzel bir duygu. Çünkü insan gördüğü tanıdığı kişiyi daha iyi dinliyor. Dinleyicilerden beni bilenler de tanıdığı için daha güzel duygular içine giriyor. Satış yaparken genelde radyocu olduğumu söylemiyorum fakat beni tanıyanlar bilmeyenlere söylüyorlar. İlk defa duyanlar da çok şaşırıyor. Bir radyocunun ciğercilik yapması asla olamaz diye hayret içinde kalıyorlar” diye konuştu.

İKİ MESLEKTEN DE VAZGEÇEMEM

Gülerer radyoculuk mu? Ciğercilik mi? sorusuna iki meslekten de vazgeçemeyeceğini belirterek, “İkisinden de vazgeçemem. İki meslekten birini bırakmayı çok denedim fakat yapamadım. Ciğercilikte hazırlama aşaması beni zora sokuyor ama satarken, insanlarla diyalog kurarken çok mutlu oluyorum. Radyoculuk ise bambaşka bir meslektir. Gönül işidir” dedi.

NEFSİMİ EZMEK ZORUNDA KALDIM

Gülerer, “Ciğercilikte çok yadırgandım. İyi bir işim vardı ve onun üstüne seyyar satıcılığa başlayınca insanlar yadırgadı. İlk başlarda ben de kendimi yadırgıyordum ama nefsimi ezmek zorunda kaldım. Çocuklarım ve ailem için bunu başardım. Yaşantımdan da yaptığım işten de çok memnunum” diyerek sözlerini noktaladı.

Emrah Özcan/HABERVAKTİM