Hazırdan uzak durun

28 yaşındaki lösemi hastası Tuğçe Çiçek, 2 yıldır mücadele ettiği amansız denilen hastalığı yendi. Ankara İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği'ne bağlı Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavisini tamamlayan ve şimdi yüzü gülen Çiçek, kanserle mücadelesi ile ilgili Habervaktim'e açıklamalarda bulundu.  

HAYATA HEP SIMSIKI TUTUNDU
Çiçek, teşhis konulmasının ardından bu süreç boyunca üzüldüğünü ancak hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadığını hayata karşı sürekli sımsıkı tutunduğunu söyledi. İstanbul Küçükçekmece'den tedavi için Ankara'ya geldiğini de kaydeden Çiçek, aylarca hastanede yattığını, kemik iliği nakli gerçekleştirdiğini anlattı. 

BESLENMEME DİKKAT ETTİM
Lösemi teşhisi konulmadan önce beslenmesine hiç dikkat etmediğini dile getiren Çiçek, "Beslenmem çok kötüydü sürekli fastfood ve abur cubur dediğimiz şeyleri çok tüketiyordum. Doktorlar bunların gerçekten belirleyici olduğunu söylediler. Sigara ve alkol hayatım boyunca hiç kullanmadım. Yoğun ve stresli bir iş hayatım vardı. Televizyon sektöründe çalıştığım için fazla yoğun çalışıyordum. Teşhis konulduğundan beri hazır gıda tüketmiyorum. Cips, bisküvi gibi ürünler yemiyorum. Daha çok sebze,et,balık ağırlıklı besleniyorum" dedi. 

YAŞAMAKTAN ASLA VAZGEÇMEYİN
Tedavi sürecindeki psikolojik durumuyla ilgili de konuşan Çiçek, "Hiç depresif olmadım. Tabi ki moral olarak düştüğünüz yerler oluyor. Beni hayata bağlayan şeyleri ve daha ilerisini düşündüm. Kanser hastalarına önerim hayattan kopmamaları gerekiyor ve yaşantılarına devam etmeliler. Yaşamaktan vazgeçmemeliler. Sağlıklı beslenmeliler" diye konuştu.   

HASTANE VE HEKİM ÇOK ÖNEMLİ
Çiçek son olarak şunları söyledi: "Tedavim Onkoloji Hastanesi’nde oldu ve başka hastaneye gerek duymadım. Hastane hekim çok önemli ve hastaneme çok güveniyorum. En başından doktoruma çok güvendim ve yanılmadım. Doktorumla sürekli iletişim halindeyiz nasıl hareket etmem gerektiğini danışarak onayları alacak şekilde hayatıma devam ediyorum. Aynı zamanda yattığım hastanede doktorlar, hemşireler çok ilgililer. Hiç bir zaman depresif hasta olmadım ama biraz izole olmamız gerektiği için hastalar ile görüşemiyorsunuz. Doktorun çok önemli olduğunu gördüm ve bu konuda çok şanslı olduğumu gördüm"

 OSMAN AKDOĞAN / HABERVAKTİM-