Ercan Arslan’ın Ankara’daki ilk sergisi “İkilem ve Denge” CerModern’de açıldı

100’den fazla sergiyle Avrupa’da tanınan ressam Ercan Arslan, Ankara’daki ilk kişisel sergisiyle sanatseverlerin karşısına çıktı. Kahramanmaraş kökenli sanatçı, eserlerinde denge, ikilem ve belirsizliği minimalist çizgilerle bir araya getiriyor.

BERLİN’DEN CERMODERN’E UZANAN SANAT YOLCULUĞU

Kahramanmaraş’ta bir köyde doğan ve çocuk yaşta Berlin’e yerleşen ressam Ercan Arslan, 11 yaşından beri yurt dışında yaşıyor. 15 yaşında ressam olmaya karar veren Arslan, sanat eğitimini Berlin ve Londra’da aldı. Almanya, Hollanda, Belçika ve İngiltere başta olmak üzere 110’u aşkın sergiye imza atan sanatçının eserleri, Siemens ve Utrecht Sanat Koleksiyonu gibi prestijli kurumların yanı sıra birçok özel koleksiyonda da yer alıyor.

CerModern’de sanatseverlerle buluşan “İkilem ve Denge” adlı sergisi, 8 Aralık’a kadar gezilebilecek. Sergide, sanatçının 40 yıllık birikimiyle oluşturduğu 52 eser yer alıyor.

“MALZEME KONUYU BELİRLER”

Soyut figüratif çalışmalarıyla tanınan Arslan, yaratım sürecinde malzemeyi merkeze alıyor. Sergiye dair açıklamalarda bulunan sanatçı, “Benim eserlerimde belirli bir tema yoktur. Mürekkep, akrilik ve taş gibi malzemelerle çalışıyorum. Her malzemenin kendi yolu ve anlatımı var. Örneğin taş işlemek kırılma riski nedeniyle zordur ama taşın formu ve yapısı yönlendiricidir. Kompozisyonda denge benim için vazgeçilmezdir,” dedi.

Sanatçı, eserlerindeki belirsizlik hissinin izleyiciyi düşündürdüğünü ve yaratıcılıklarını beslediğini vurguladı: “Resimlerime bakıldığında ‘Bu kesinlikle şu’ denemez. Her izleyici, hayal gücüne göre bir anlam çıkarmalı.”

“RESİM OLMASA İNSAN OLARAK VAR OLAMAM”

Sanatın hayatındaki yerini vurgulayan Arslan, resim yapmanın kendisi için bir varoluş biçimi olduğunu ifade etti: “Eski resimlerimi görünce heyecan duymuyorum. Her zaman en yeni yaptığım eser beni mutlu ediyor. Yıllar sonra dönüp baktığımda bazen ‘Bunu ben mi yapmışım?’ diyorum. Ankara’daki bu sergim beni çok heyecanlandırdı. CerModern gibi bir mekânda eserlerimi sergilemek mutluluk verici.”

TAŞTAN ANİMASYONA

Köy yaşantısından ilhamla taş işleme ve heykel üzerine de çalışan Arslan, doğal malzemelerin kendisi için ayrı bir öneme sahip olduğunu söyledi. Bununla birlikte, geçmişte klasik yöntemlerle animasyon filmler için çizimler de yaptığını belirtti. Ancak dijital animasyonun ve yapay zekânın sanatsal heyecanını azaltabileceğini ifade eden sanatçı, “Dijital ortamda animasyon yapmak daha kolay ama benim için bir tutkusu yok,” dedi.