Engel olamıyorlar
Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, kurumların insana, hayvana, çevreye yönelik şiddet suçu ile baş edemediklerini belirterek, “Güvenilecek kurum yok. Güvenlik ve yargı şiddet suçu ile baş edemiyor. Öncelik kendimizi korumak olmalı” dedi.
Ankara Barosu ile Şiddetsiz Toplum Derneği’nin işbirliğinde insana, hayvana ve çevreye yönelik şiddet söyleşisi gerçekleştirildi. Söyleşi içerisinde Türkiye ve Dünya’da ayrım gözetmeksizin tüm kuruluşların çaba göstermesi gerektiği ön plana çıktı. Programda konuşan Şiddetsiz Toplum Derneği Başkanı Rıza Sümer, “Güvenilecek kurum yok. Güvenlik ve yargı; insana, hayvana, çevreye yönelik bu kadar şiddet suçu ile baş edemez, edemiyor. Başta kendimizi koruyarak şiddetin her türlüsünden uzak durmalıyız” diyor.
HER TÜRLÜ ŞİDDETE HAYIR
Başkan Rıza Sümer, “İnsanların artık ‘Ben ne yapabilirim?’ dediğini biliyorum. Ama durum artık benden çıktı biz haline geldi. Artık kendimize ‘Biz ne yapabiliriz?’ diye sormamız lazım. El ele verip şiddetin her türlüsüne karşı çıkmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
5 TEMEL SORUN
Sümer, ülke içerisindeki temel sorunları şu şekilde değerlendirdi; “Ülkemizin ve belki de dünyanın temel sorunlarını iletişim, örgütlenme, demokrasi, adalet ve güvenlik olduğunu söyleyebilirim.”
İDAM ÇÖZÜM DEĞİL
Sümer, açık alanlarda ve adliye önlerinde adalet arayan ailelere dikkat çekerek, “Şiddet mağdurlarının adalet diye haykırmalarını saygıyla karşılıyoruz. Ancak adalet kelimesi yerine başka bir kelime bulunmalıdır. İdama karşı olan biri olarak söylüyorum. Cezası idam olsa bile şiddetin tepkisi şiddet olmamalıdır. Çünkü hiçbir şiddet suçunda asla adalet sağlanamaz. Giden geri gelmiyor. Dökülen kan temizlenmiyor. Çekilen acılar hafiflemiyor” dedi.
ÖNCELİK KENDİMİZ
“Artık tam anlamıyla güvenilecek bir kurum yok. Güvenlik ve yargı, insana, hayvana, çevreye yönelik bu kadar şiddet suçu ile baş edemez, edemiyor da zaten” ifadelerini kullanan Sümer, “Kadınlar başta olmak üzere her birimiz örgütlü, iletişim içinde ve şiddetsiz olarak öncelikli olarak kendimizi korumayı, en önemlisi şiddetten uzak durmayı başarmalıyız. Devlet de görevlerini eksiksiz yerine getirmeli” diyerek sözü diğer konuşmacılara bıraktı.
FAİL İZLEME MERKEZLERİ
Ekonomik büyüme içerisinde denge sağlanmalı diyen Av. Ayşegül Karagöz, “Ağaçlar, çiçekler, hayvanlar, kadınlar, çocuklar hatta kaldırım taşları bile şiddete maruz kalıyor. Bunların korunması için denge kurulmalıdır. Ekonomik büyüme içerisinde canlı, cansız hiçbir varlığa şiddet uygulanmamalıdır. Bu tip şiddet durumlarının mağdurdan kaynaklı olduğunu söyleyemeyiz. Bu yüzden fail izleme merkezleri kurulmalıdır” ifadelerini kullandı.
TEMEL YURTDAŞLIK KURUMU
Dr. Gökhan Bulut şiddetin boyutlarına değinerek, “İki boyutlu bir şiddet var birincisi bireysel diğeri ise toplumsal boyut. Medya, şiddetin yükselmesine değil, önlenmesine katkı koymalıdır. Gazetecilik, temel bir yurttaşlık kurumudur. Gazeteciler şiddet nedeniyle mesleklerini yapamıyor. Şiddet olaylarına ses çıkaramamak da bir şiddettir. Gazetecilerin güvenliği, devletin garantisi altında olmalıdır” dedi.
Buket Beslen/ İlksayfa
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.