Çürük binalar tek tek belirlendi: Bu şehirler için tehlike çanları çalıyor!

6 Şubat depremleri sonrasında eski binalarda yaşayan hane halklarının geleceği endişe yaratıyor. Karadeniz Bölgesi'ndeki şehirlerde olası deprem tehlikesi korkutuyor. Verilere göre 1980 öncesinde inşa edilen binaların en fazla bulunduğu iller sırasıyla Kastamonu, Artvin ve Rize. Türkiye’de 1980 öncesi inşa edilen binaların toplam pastadaki oranı ise yüzde 12,55.

İLK 5 ŞEHİR

Türkiye İstatistik Kurumunun verilerine göre 1980 yılından önce inşa edilen binaların en çok bulunduğu şehirler şöyle sıralandı:

1. Kastamonu: Yüzde 26,16
2. Artvin: Yüzde 23,32
3. Rize: Yüzde 23,18
4. Burdur: Yüzde 22,96
5. Bayburt: Yüzde 22,51

2001 SONRASI DAHA GÜVENLİ

Yetkilileri göre Türkiye'de 2001 yılından sonraki inşa edilen binalar, deprem riskini daha az taşıyan yapılar olarak öne çıkıyor. Bu konuda binanın güvenliği için kilit rol oynayan üç temel unsur çelik, beton ve zemin olarak kabul görüyor.

DEĞİŞİM 90’LARDA BAŞLADI

Ülkemizde 1990’lı yıllların ortasından itibaren hazır beton ve nervürlü çelik demirlerin kullanımı daha yaygın hale geldi. Bu tarihten önce birçok binada deniz kumu kullanılıyordu ve çelik demirler düzdü. Deniz kumu taneleri küçük olduğundan taşıma kapasitesini tam olarak karşılayamıyor ve içindeki tuz, çelik demirlerin paslanma riskini artırıyordu.

96 ÖNCESİ RİSKLİ

Düz çelik demirler deprem anında betona sağlam bir tutunma sağlayamıyor ve kolonların kopma riskini yükseltiyor. Türkiye’de özellikle 1996 yılından önce inşa edilen binalar deprem riski daha yüksek olan yapılar arasında kabul ediliyor.

KAT SAYISINA GÖRE DEĞİŞİYOR

Türkiye'de birinci derece deprem bölgesinde yer alan 4 ila 8 kat arası binalar, deprem yüküne daha fazla maruz kalıyor. Söz konusu binalar olası afetlere karşı ciddi hasar riski taşıyor. Deprem 1 ve 2 katlı binalar ile 20 kat ve üzeri yüksek binaları daha az etkiliyor ve bu binalarda çoğu zaman daha az hasar bırakıyor.