Çubuk basma peynirine ilgi artıyor: Geleneksel yöntemlerle yapılıyor

Çubuk yöresine ait meşhur basma peyniri, hayvancılıkla uğraşan Rukiye Sefa’nın ellerinde şekillenerek, sofralardaki yerini alıyor. Tamamen geleneksel yöntemlerle hazırlanan bu peynir, ilçe halkı tarafından yoğun taleple karşılanıyor. Doğal lezzetiyle tüketicilerin beğenisini kazanan peynir, yurt içi başta olmak üzere yurt dışından da ilgi görüyor. Kızılöz Mahallesi'nde yer alan besisinde, kendi ineklerinin sütünü kullanarak ürettiği basma peyniri ile damakları şenlendirerek, aile bütçesine katkıda bulunuyor. Sefa’nın geçim kaynağı olan basma peynir, yöresel bir lezzet olmanın ötesinde, yurt dışına kadar uzanan bir taleple Çubuk’un adını duyurmaya devam ediyor.

GELENEKSEL YÖNTEMLERLE YAPILIYOR

Büyüklerinden öğrendiği peynir yapımını, geleneksel yöntemlerle devam ettiren Rukiye Sefa, üretimin her aşamasında özen gösterilen, sofralara ulaşana kadar titizlikle işlenen peynirin yapım sürecini şu sözlerle anlattı:

“İlk önce sütümüzü, kendi beslediğimiz ineklerden sağarak elde ediyorum. Daha sonra güzelce pişiriyorum. Pişirmiş olduğum sütü mayalayıp, dinlenmeye bırakıyorum. İçerisinde her hangi bir tuz bulunmayan bu taze peyniri, iyice yoğurup, tuzluyorum. Tuzlamış olduğum peyniri, çuvallara koyuyorum. Çuvalları, taş ağırlıkların altında 4 gün kadar bekletiliyorum. Ardından bidonlara sıkıca bastırıyorum. En az 1 ay kadar karanlık ve serin bir odada bekletildikten sonra tüketime hazır hale geliyor.”

YURT DIŞINA KADAR ULAŞAN LEZZET

Sefa, binbir emekle hazırlamış olduğu peynire yalnızca Çubuk çevresinden değil, Türkiye’nin dört bir tarafından ve yurt dışından da yoğun bir talep olduğunu dile getirdi. Talepten oldukça memnun olduğunu belirten Sefa, “Talep edildiği takdirde, Türkiye’nin her yerine peynir gönderimi yapıyoruz. Özellikle, İstanbul, Bursa, İzmir şehirlerden peynir talebi çok fazla. Sadece Türkiye ile sınırlı kalmayıp, yurt dışına bile gönderiyoruz. Akrabalar aracılığıyla Avrupa’da yaşayan ailelere de ulaştırıyoruz” diyerek taleplerin geniş coğrafi yelpazesine dikkat çekti.

SOFRALARIN VAZGEÇİLMEZİ HÂLİNE GELİYOR

Peynirin sofralara gelene kadar geçtiği yollar zahmetli olsa da tam yağlı yapısı ve doğal lezzetiyle tüketicilerin damaklarını çatlatıyor. Geleneksel yöntemlerle, hiçbir katkı maddesi eklenmeden üretilen bu peynir, sofraların vazgeçilmez lezzeti hâline geliyor. “Müşterinin arzusuna göre 1,2 veya 5 kiloluk bidonlara basıyoruz” şeklinde konuşan Sefa, müşterinin ihtiyacına uygun seçenekler sunduklarını belirtti. Basma peynirin kilosunu ortalama 500 TL’den sattıklarını ifade eden Sefa, tuzsuz baş halindeki peyniri ise 350 TL’den sattıklarını dile getirdi.

YILIN HER AYINDA TÜKETMEK MÜMKÜN

Yılın tüm aylarında peynir yapımının mümkün olduğunu ifade eden Sefa, ağustostan sonraki aylarda sütün daha yağlı ve lezzetli olduğunu vurguladı. Mevsime bağlı olarak sütun kalitesinde değişiklik olduğunu aktaran Sefa, “Eylül ve ekim aylarında süt daha yağlı oluyor, bu da peynire lezzet katıyor. Tamamen doğal ve katkısız bir üretim yapıyoruz. Ürettiğimiz peynirler hem lezzetli hem de sağlıklı” şeklinde konuştu.