Bugün, Ankara'nın başkent ilan edilişinin 95'inci yıldönümü...

Bugün, Ankara'nın başkent ilan edilişinin 95'inci yıldönümü...

Ankara Kulübü Başkanı Dr. Metin Özaslan ile Ankara'nın Başkent ilan edilişine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bugün 13 Ekim; Ankara'nın başkent ilan edilişinin 95'inci yıl dönümü...

Ankara, 95 yıl önce Cumhuriyet'in ilanından tam 16 gün önce başkent ilan edildi.

Bu hamle, Cumhuriyet'e giden yolda atılan son adımdı. Biz de bu anlamlı günü Ankara Kulübü ve Ankara Enstitüsü Vakfı Başkanı Dr. Metin Özaslan ile Yenimahalle'deki Ankara Konağı'nda bir araya gelerek konuştuk. 

13 Ekim Ankara'nın başkent ilan edilişinin 95'inci yıl dönümü. Sizin için 13 Ekim neyi ifade ediyor?


13 Ekim, Ankara'mızın başkentlikle taçlandırılışının yıl dönümü. 13 Ekim aynı zamanda Cumhuriyetimiz için de önemli bir basamak. 29 Ekim'den, Cumhuriyet'in ilanından 16 gün önce Ankara başkent ilan ediliyor. Normal koşullarda bir rejim olur daha sonra rejime uygun bir başkent seçerseniz ya da mevcut başkent ile devam edersiniz. Ama ilan edilecek bir rejim var ve onun başkenti hazırlanıyor. Yani cumhuriyet için yeni rejim için olmazsa olmaz aşamalardan biri 13 Ekim. Bunun da temel nedeni Ankara'nın öteden beri bir cumhuriyet şehri olmasıdır.

NEDEN ANKARA?


Ankara'nın başkent olmasındaki nedenler nelerdir?


1924 yılında Cumhuriyet gazetesinin sahibi gazeteci Yunus Nadi Bey'e verdiği röportajda Atatürk, Ankara'nın başkent seçilmesi için 3 neden sıralar. Birinci neden coğrafi ve stratejik önemi; 19'uncu ve 20'inci yüzyıllarda iki defa İstanbul'un sınırına kadar düşman asker yürütüyor. 1878'de Ruslar; Balkan Harbi'nde de Bulgarlar. Bu nedenle Osmanlı'nın son zamanlarında başkentin İstanbul'dan taşınması gündemi hep var. Ama neden temel gerekçe değil; coğrafi neden acısından bakıldığında Ankara'ya göre daha iyi olan Eskişehir, Kayseri ve Konya var. Oraları başkent seçmiyor. İkinci neden Ankara'nın Milli Mücadele'deki tavrıdır. İsyan bayrağını çeken ilk şehir olmasıdır. Ama Atatürk için üçüncü ve asıl neden, temel gerçekçe Ankara'nın 14. asırda Ahi Cumhuriyeti'ne başkentlik yapması.

Atatürk, aklında Ankara hep vardı diyorsunuz. Öyle mi?


Atatürk, çok genç yaşta okumaları arasında Ankara Ahi Cumhuriyeti'nin varlığını öğreniyor. Çünkü Atatürk'ün nesli Cumhuriyet fikrini savunuyor. Bu özelliği ile Ankara da Cumhuriyet kimliğine uygun bir şehirdir. Bu nedenle de Ankara; Atatürk'ün hayalidir. Aynı dönemlerde, Osmanlı devlet adamları, aydınları bir rejim tartışması içinde Ankara Ahi Cumhuriyeti'ni de tartışıyorlar. Sadece Osmanlı aydınları değil; dünya sosyalistleri de II. Enternasyonal'de Ahi Cumhuriyeti'ni tartışıyorlar.

ANKARA AHİ CUMHURİYETİ


Ahi Cumhuriyeti'ni bu kadar önemli kılan şey ne?


Ankara Ahi Devleti; paylaşımcı, temiz, ahlaklı bir üretimle çarşı pazara düzen getiren Ahilerin gün içinde kazandıklarını akşamına zaviyeye getirip, herkesin paylaşımı için birleştirdikleri bir ticaret ve ekonomi modeline sahip. Bu nedenle de o tarihlerde hem Osmanlı aydınlarının hem de dünya aydınlarının dikkatinden kaçmıyor.

O nedenle mi Ankara'yı başkent olarak seçiyor?


Ankara, Ahi geleneğinin rejim halinde barındırıldığı bir şehir. Atatürk, bahsettiğimiz mülakatında diyor ki: Ben Ankara'yı coğrafya kitaplarından değil tarihten öğrendim. Bir cumhuriyet şehri olduğunu gördüm ve Ankara'ya geldiğim ilk günde şahit oldum ki; Ankaralılar halen o cumhuriyet şehrinin geleneğini devam ettiriyorlardı.

"TÜRKÇÜLÜK AKIMININ ETKİSİ VAR"


Ankara'nın başkent ilan edilmesinin bir de tarihsel arka planı var. Aslında o çok konuşulmaz biz de. Bu konudaki görüşlerinizi de alabilir miyiz?


Bu sürecin arka planını anlamak için Yusuf Akçura'nın Üç Tarzı Siyaset adlı eserine biraz bakmakta fayda vardır. 1840'lardan 1880'lere kadar ilk önce Osmanlıcılık deneniyor. II. Abdülhamit de bunu deniyor. Osmanlı topraklarındaki farklı etnik grupları tutmak için bunu deniyor. Bu tarzı siyaset çöküyor. Osmanlı, daha sonra ikinci tarzı siyasette yöneliyor: İslam unsurlularını Arapları ve Türkleri elinde tutmak için; bu da I. Dünya Savaşı'ndan önce iflas edince geriye sadece üçüncü tarz-ı siyaset kalıyor. Ankara'nın başkent ilan edilmesinde bu sürecin de belli bir etkisi vardır.

TARİHİN BİR ZORUNLULUĞU


Ankara'nın başkent olmasını siyasetteki tartışmalarda tetikliyor mu?


Mesela İslamcılık siyasetinin güdüldüğü dönemde, Alman Mareşal Von der Golzt Paşa, Osmanlı Ordusuna danışmanlık yapıyor ve yazdığı bir raporda, başkentin Türk ve Arap nüfusunun yoğunlaştığı Halep ve Şam'a taşınmasını da öneriyor. Son tarz-ı siyasetimiz olan Türkçülük içinde başta Ziya Gökalp olmak üzere pek çok Osmanlı aydını bir Cumhuriyet'in ilan edilmesini ve başkentinde Anadolu'nun içlerinde bir yer olması yönünde fikirler beyan ediyorlar. Atatürk'te bu fikri savunanlardandır. Türkçülük akımının yükselişi ile beraber artık Ankara'nın yeni rejimin başkenti olması tarihin bir zorunluluğu zamanın ruhunun bir sonucu olarak gerçekleşmiştir.

UĞUR DUYAN/HABERVAKTİM

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.