Bu aile 150 senedir aynı mesleği yapıyor: Nesiller boyu devam ediyor

Bartın yöresine ait tel sarma ve tel kırma işlemeciliği, 18. yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı Devleti’nde saray süslemelerine parıltı katmak amacıyla, Bartınlı kadınların kumaş üzerlerine gümüş ve bakır tel işlemesiyle ortaya çıkmıştır.

Çocukluğundan beri tel sarma ve tel kırma mesleğini icra ettiğini belirten Servet Çınçın, 42 senedir Amasra’da bölgenin yöresel ürünlerini ziyaretçilere tanıtıyor. Bu meslek bana dededen yadigâr diyen Çınçın, gazetemize şunları söyledi:

“Çok şükür İşlerimiz geçen sezona göre, hareketlenmeye başladı. İnsanlarımız Amasra’nın kıymetini anlamaya başladı ve en çok tercih edilen tatil bölgelerinden biri haline geldi. 42 senedir Amasra’da esnaflık yapıyorum ve bu hareketlilik esnafları mutlu ediyor.

“NESİLLER BOYU DEVAM EDEN MESLEK”

Dükkanımızda bulunan tüm tel sarma ve tel kırma ürünleri el işçiliğidir. Çeşitli motifleri gümüş ve bakır telleri ipek kumaşlar üzerine işleyerek; masa, sehpa örtüsü, şal ve başörtüsü yapıyoruz. Tel sarma ve tel kırma işlemeciliği, Osmanlı Devleti’nden günümüze kadar gelmiştir ve nesilden nesile aktarılmaya devam edecektir. Ben eşimle birlikte Amasra’dayım, çocuklarımız ise Bartın’da bu mesleği devam ettiriyor.

“297 YAŞINDA GELİNLİK”

Osmanlı Devleti’nde gelinlikler eskiden ipek kumaştanmış. İpek kumaşlar üzerine gümüş ve tel işlenirmiş ve gelinler bunları giyermiş. Beyaz gelinlikler ise şimdi moda oldu. 1726 yılında ipek atlas kumaş üzerine işlenmiş bu işçilik, zarar görmesin, dağılmasın diye günümüze kadar gelmiştir. 18. yüzyıldan günümüze kadar gelen bu göz nuru işçilik, tam 297 yaşında. Biz de antika sevenler için bu ürünümüzü dükkanımızda sergiliyoruz.”