Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş Bilkent Üniversitesi'nde anılacak

Bozkırın tezenesi Neşet Ertaş Bilkent Üniversitesi'nde anılacak

“Bozkırın tezenesi” Neşet Ertaş, Bilkent Üniversitesi'nde özel bir etkinlikle 13 Temmuz’da anılacak. Eserleriyle Türkiye'nin her köşesinde yüreklere dokunan halk ozanının yaşam öyküsü, sanatı ve türküleri sevenlerine aktarılacak. 

Bozkırın tezenesiNeşet Ertaş, Bilkent Üniversitesi'nde özel bir etkinlikle 13 Temmuz’da anılacak. Eserleriyle Türkiye'nin her köşesinde yüreklere dokunan halk ozanının yaşam öyküsü, sanatı ve türküleri sevenlerine aktarılacak. 

ONUN KADAR YÜKSEK SEVİYEDE TEMSİL EDEN YOK

TYB Onursal Başkanı Dr. Mehmet Doğan, büyük ozanın Ankara’da anılmasının isabetli olduğunu söyleyerek, “Neşet Ertaş türküleriyle Kırşehir'den Türkiye'nin her köşesinde yüreklere dokunan bir müzik tarzı icra etmiştir. Türk halk müziğinin büyük ustasının Ankara’da anılması güzel olur, isabetli olur. Kendi tarzının son temsilcilerinden biridir. Babasından aldığı mirası devam ettirdi. O mirası onun kadar yüksek seviyede temsil eden şu anda yok” dedi.  

Türk halk müziğinin büyük ustalarından Neşet Ertaş, Çankaya Bilkent’te özel bir etkinlikle 13 Temmuz günü saat 19.30’da anılacak. Bilkent Klasik Türk Müziği Topluluğu ve Prof. Dr. Ahmet Yavuz Oruç iş birliğiyle Mithat Çoruh Amfi’de düzenlenecek olan “Aşk biterse yorulur insan, ben ne zaman ölürsem Neşet yoruldu desinler” başlıklı etkinlikte 2012 yılında yaşamını yitiren büyük ustanın yaşam öyküsü, sanatı ve türkülerine yansıyan hayat felsefesi aktarılacak. Kırşehir’den gelen yöresel sanatçılar “Bozkırın tezenesi” Neşet Ertaş’ın herkesin kalbine dokunan eşsiz eserlerini seslendirecek. Etkinliğe girişler biletli olacak. 

bozkirin-tezenesi,-neset-ertas,-cankaya-bilkenti,-tyb-onursal-baskani-dr-mehmet-dogan,-bilkent-klasik-turk-muzigi-toplulugu,-prof-dr-ahmet-yavuz-oruc,-mithat-coruh-amfi,,.jpg

KIRŞEHİR’DEN TÜRKİYE’NİN HER KÖŞESİNE…

Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Onursal Başkanı Dr. Mehmet Doğan, “Bozkırın tezenesi”nin Ankara’da anılmasının isabetli olduğunu söyleyerek, “Neşet Ertaş türküleriyle Kırşehir'den Türkiye'nin her köşesinde yüreklere dokunan bir müzik tarzı icra etmiştir. Ankara halk kültürünün merkezidir. Türk halk müziğinin büyük ustasının Başkent Ankara’da anılması güzel olur, isabetli olur. Neşet Ertaş Ankara’da da epeyce bir zaman geçirmiştir. Kendi tarzının son temsilcilerinden biridir. Babasından aldığı mirası devam ettirdi. O mirası onun kadar yüksek seviyede temsil eden şu anda yok” dedi.  

İLK BAĞLAMASI ÇAMAŞIR TOKACI OLDU 

Türk halk ozanı Ertaş, 1938’de Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesi Abdallar köyünde dünyaya geldi. Müzik hayatına kendisi gibi saz üstadı babası Muharrem Ertaş sayesinde başlayan ozanın ilk çalgısı annesinin çamaşır tokacına tel takmak suretiyle yaptığı oyuncak bağlama oldu. Ertaş, çok küçük yaşta bağlama ve keman çalmayı öğrendi. Çocuk yaşlarda babasıyla birlikte Kırşehir ve çevre illerde düğünlerde ve eğlencelerde 8 yıl boyunca saz çaldı. 

YÜZLERCE ESERE İMZA ATTI

Neşet Ertaş, 14 yaşındayken İstanbul'a geldi ve babasının yazdığı "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül" adlı türküyle ilk plağını çıkardı. Ertaş bu eseri çok beğenildi ve geniş kitlelere ulaşmayı başardı. Zamanla herkesin tanıdığı bir halk ozanı haline gelen Ertaş, "Garip" mahlasıyla yazdığı şiirlerinde kendi hayatını anlattı. "Türkülerin Babası", "Anadolu Efsanesi" gibi lakaplarla da anılan halk ozanı, iki yıl İstanbul’da kaldıktan sonra sanat hayatını Ankara’da devam ettirdi. Uzun yıllar Ankara’da sanatını icra eden Ertaş, yaşadığı sağlık sorunları sebebiyle çok sevdiği sazını çalamaz hale geldi ve tedavi için kardeşinin yaşadığı Almanya’ya yerleşti. Ertaş, 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle sevenlerinin karşısına yıllar sonra yeniden çıktı. Yaşamı boyunca yaklaşık 400 plak, onlarca kasete ve birçok esere imza attı. 

“HERKES BU DEVLETİN SANATÇISI” DİYEREK…  

Türk halk ozanı Ertaş, Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine teklif edilen "Devlet Sanatçısı" unvanını "Herkes bu devletin sanatçısı" diyerek kabul etmedi. Abdallık kültürünün son efsanesi olarak bilinen Ertaş, hayatta olduğu dönemde "Unesco Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi" kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığınca "Yaşayan İnsan Hazinesi" ilan edildi.  Büyük ozanın bağlamadaki tavrı ve türküleri konservatuvarlarda ders olarak okutuldu. “Bozkırın tezenesi” 25 Eylül 2012'de İzmir'de prostat kanserine yenik düşerek 74 yaşında vefat etti. Büyük ozan, ölümünün ardından özel etkinlilerle anılmaya devam ediyor. 

OSMAN AKDOĞAN/ HABERVAKTİM-

Gazeteilksayfa.com

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.