Başkentin AYBÜ’lü mühendisleri Türkiye’yi Avrupa’da temsil etmeye hazırlanıyor
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin Hezarfen Kulübü alanında en iyisi olmayı hedefliyor. Kulüp Başkanı Özüyağlı yaptığı açıklamada, araçlarını geliştirmeye devam ettiklerini belirterek ulusal ve uluslararası yarışmalarda boy göstereceklerini söyledi.
AYBÜ mühendislik öğrencilerinden oluşan Hezarfen Kulübü’nün 15 kişilik takımı ile öğrenciler arası düzenlenen yarışmalara katılıyor. Kulüp olarak biri otonom 3 farklı elektrikli araç geliştiren topluluğun hedefi yarışmalarda en iyi sonuçları elde etmek.
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin Hezarfen Kulübü 2018 yılında kuruldu. Kurulduğu günden beri danışman hocaların gözetiminde tamamı yerli olan birçok araç üreten takım üniversitenin mühendislik fakültesi öğrencilerinden oluşuyor. TEKNOFEST başarıları ile adından söz ettiren topluluğun hedefi uluslararası yarışmalarda Türkiye ve Ankara’yı temsil etmek. Kulüp Başkanı Ömer Faruk Özüyağlı, 3 elektrikli aracımız var. Bunlardan birisi otonom, birini hidrojenliye çeviriyoruz. Şu an buradaki otonom olan. Üzerlerinde çalışmaya devam ediyoruz. TÜBİTAK’ın yarışmalarına, uluslararası düzenlenen Formula Student’a ve tekrar bu seneki TEKNOFEST’e katılacağız” dedi.
SIKI KURALLARA SIKI ÇALIŞMA
Kulüp Başkanı Özüyağlı, Hezarfen Kulübü’nün 15 kişilik bir takımdan oluştuğu hepsinin mühendislik ve doğa bilimleri fakültesinin farklı bölümlerinden öğrencilerden oluştuğunu belirterek, “ 5 yıllık bir takımız. 2018’de ilk kurulduğundan bu yana 3 tane elektrikli aracımız var. Bunlardan birisi otonom birini hidrojenliye çeviriyoruz. Şu an buradaki otonom olan. Üzerlerinde çalışmaya devam ediyoruz. TÜBİTAK’ın yarışmalarına, uluslararası düzenlenen Formula Student’a ve tekrar bu seneki TEKNOFEST’e katılacağız. Formula Student bizim için önemli. iki kategori var. Biri İçten yanmalı motorlu araçlar için diğeri elektrikli araçlar için. Elektrikli araç kategorisinin otonom alanında katılacağız. Yaklaşık 12 Avrupa ülkesinin katıldığı sıkı kuralları olan bir yarışma. Bu araç ona katılmak için planlandı. Gerçekten sizden bir formula arabası tasarlamamız bekleniyor. Bu arabanın teknik kontrolleri çok sıkıntılı geçiyor. Sıkı çalışıyoruz. Bu araçla daha önce Gebze Bilişim Vadisi’nde ki Teknofest Robotaksi yarışması finalistlerinden olduk” dedi.
ŞEHİR SİMULASYONU
Özüyağlı, sözlerine şu şekilde devam etti; “Robotaksi yarışmasına her sene 300 takım başvuruyor. 25 takım ön elemeden geçerek Gebze’deki Bilişim Vadisi’nde tasarlanan pistte yarışmaya hak kazanıyor. Bu pist bildiğimiz aslında şehir yolları gibi dönel kavşaklar ve durak noktaları var. Bu araçlar öyle bir yerde bırakılıyor. Başlangıç noktasından bitişe kadar otonom bir şekilde hareket etmesi bekleniyor. Aracın görevi; bir durak noktasından yolcu alıp diğer noktasında indirmek. Bu noktada aracın karşısına birçok engel çıkartılıyor. Ani duruş kabiliyeti ve birçok şey ölçülüyor. Yolcusunu ve trafik işaretlerini tanımlayıp aksiyon alması bekleniyor. 2 senedir katılıyoruz bu yarışmada finalist oluyoruz. Sırada Formula Student ve diğer yarışmalar da var.”
HİDROJENLİ ARAÇ BÖYLE OLUYOR
Özüyağlı, Türkiye’de ise TUBİTAK tarafından düzenlenen elektrikli araçların verimliliğini artırmaya yönelik yarışma olduğunu ifade ederek, “ Elektromobil ve hidromobil kategorileri olan bir yarışma. Elektromobil elektrikli araç ve hidromobil de hidrojen enerjisini elektrik enerjisine dönüştürerek çalışan araçlar için var. Hidromobil araç aslında şu şekilde; bir aracın hidrojen yakıt tüpleri oluyor. Bildiğiniz buna LPG’li araç gibi hidrojen dolduruyorsunuz. Daha sonra araç üzerindeki yakıt pili denilen aksamı kullanarak bu hidrojeni yakıt elektrik enerjisine dönüşüyor ve bu araç elde ettiği enerjiyle hareket ediyor. Şu an ki çalışmalarımızda elimizde mevcut olan bir elektrikli aracımızı hidrojen enerjisiyle çalışan bir araca dönüştürüyoruz” şeklinde konuştu.
İŞTE AYBÜNÜN OTONOM ARACI
Özüyağlı aracın özelliklerini ise şu şekilde anlattı; “Araç aslında küçük çaplı bir formula aracı. Otonom araç sensörleriyle desteklediğimiz bir araç ve 200 kilogram ağırlığında. Şu anda 30 km/s hıza sahip, tabii yavaş fakat daha çalışmalar devam ediyor. Aerodinamik yapısından dolayı verimli ve 100 kilometre menzili var. Tamamı yerli diyebiliriz. Arkadaşlarımız yeri geldi sanayi sitelerinde uyudu. Elektrik bileşenlerinde ise yerlilik yüzde 80’i ve mekanikte tamamı yerli. Batarya ve motorda bir iki aksam harici tabi. Kontrolünü ise yazılımını ve panelini tamamen bizim ürettiğimiz sürüş bilgisayarından sağlıyoruz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.