ASKİ Su Arıtma Dairesi Başkanı: Kaliteli bir suyumuz var

ASKİ Su Arıtma Dairesi Başkanı Nuri Kali, Ankara’da kullanılan içme suyunun tüm standart ve yönetmeliklere uygun olduğunu belirterek, “Ciddi anlamda kaliteli bir suyumuz var” dedi.

Ankara Kent Konseyi’nin düzenlediği “İçme Suyu Depoları, Havuz ve Göletlerde Alg ve Yosun Önleyici Sistemler” konulu programda gazetemize konuşan ASKİ Su Arıtma Dairesi Başkanı Nuri Kali, “Ankara’nın içme suyu Türkiye’nin en büyük su arıtma tesisi olan İvedik Su Arıtma Tesisi’nden geliyor. Su kalitesi anlamında bakıldığı zaman İnsani Tüketimi için Sular Hakkında Yönetmelik dediğimiz Türkiye’nin içme suyu mevzuatı yönünden limitlerinin çok altında, ciddi anlamda kaliteli bir suyumuz var” dedi.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SU ARITMA TESİSİ

Ankara’nın günümüz itibariyle yüzde 35 civarında baraj doluluk oranına sahip olduğunu belirten ASKİ Su Arıtma Dairesi Başkanı Kali, “Yüzde 35 doluluk oranı bizim bir yıla yakın suyumuz var demek. Bununla birlikte barajlarımızın ciddi anlamda bir su kapasitesi var.1 milyar 750 milyon metreküpe denk geliyor. Bu da Ankara’nı ihtiyacından epey büyük. Baraj kapasitemiz büyük ama yağış alanı ciddi bir yağış almadığından dolayı baraj kapasiteleri yüzde 70’lere çıkmıyor. 2022 yılında Ankara’ya 460 milyon metreküp su verdik. Suyu şehir merkezlerine getirerek işimiz bitmiyor. Suyun mutlaka dezenfekte şekilde ve mikrobiyolojik açıdan risk taşımadan kullanılabilmesi lazım. Bunu da klorlama sistemi ile sağlıyoruz. Ankara’nın içme suyu Türkiye’nin en büyük su arıtma tesisi olan İvedik Su Arıtma Tesisi’nden geliyor. Su kalitesi anlamında bakıldığı zaman İnsani Tüketimi için Sular Hakkında Yönetmelik dediğimiz Türkiye’nin içme suyu mevzuatı yönünden limitlerinin çok altında ciddi anlamda kaliteli bir suyumuz var” diye konuştu.

ŞEHRİN HER TARAFINA AYNI KALİTEDE GİDİYOR

Konuşmasına İvedik Su Arıtma Tesisi ile ilgili devam eden Daire Başkanı Kali, “ Bütün Dünya’da kullanılan dezenfeksiyon sistemi, klordur. İvedik’ten gelen klorlu dezenfekte suyun Gölbaşı’na kadar stabil olması mümkün değildi. Tesise yakın olan evler yüksek klorlu, Gölbaşı ve Mamak’ta olanlar düşük klorlu su alıyordu. Bunu sağlarken şehrin farklı bölgelerinde farklı miktarlarda klor olsun istemedik. Bu sebeple sağlık açısından risk oluşturuyordu. Bunu sağlamak amacıyla 57 ara klorlama istasyonu kurduk. Bu şekilde her bölgeye suyumuz aynı anda, aynı kalitede ve verimlilikte ulaşıyor” ifadelerini kullandı.

ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR

Kaliteli su verilmesine rağmen gelen kırmızı su şikayetlerinin bina içi tesisatlarıyla ilgili olduğunu ve bu şikayetlerin korozyon kontrol sistemi ile yüzde 90 azaldığını aktaran Kali, “Apartmanların depolarının temizliği fazla yapılmıyor. Bazen bu depolar ve tesisat uygun da görünmüyor. Fakat bizim emin olduğumuz bir konu var. Ankara’nın tamamında bugüne kadar Sağlık Bakanlığı denetimlerinde hiçbir uygunsuzluğa rastlanmadı. Çünkü bu insanların elzem ihtiyacı bunun uygunsuz olması asla düşünülemez. Bu konuda Sağlık Bakanlığı ve ASKİ Genel Müdürlüğü sürekli denetimleri yapıyor ve denetimlerde bir problem yok. Münferit depolarla ilgili şikayetler zaman zaman geliyor. Bunla ilgili incelemeler yapılıyor. Bu bina depolarıyla ilgili bir çalışma yapıldı. Mevzuat olarak ne Sağlık Bakanlığı ne ASKİ Genel Müdürlüğü depolara bakıyor. Yani ortada kalınmış gibi görünüyor. Bununla ilgili ASKİ Genel Müdürlüğü bir mevzuat çalışması yürütüyor. Bu sonuçlanırsa ve uygun görüş gelirse ilgili çalışmalar başlayacak” şeklinde konuştu.